FED’i bırak jeopolitik risklere bak dönemi

FED’i bırak jeopolitik risklere bak dönemi

ABD’nin Suriye’yi bombalaması güvenli limana talebi artırdı, gram altın rekor kırdı. Bir süredir faizler yükselse de altında beklenen düşüşün yaşanmadığını belirten ekonomistler, küresel piyasalarda jeopolitik risklerin öncelikli hale geldiğini söyledi.

GÜVEN ADALI

ABD’nin geçtiğimiz gece Suriye’yi bombalaması küresel piyasalarda tedirginliğe neden oldu. Doların gelişmekte olan para birimlerine karşı değer kazanmasına paralel olarak Türk Lirası’nda (TL) da geri çekilme yaşandı. Güne 3,70’ten başlayan dolar 3,73’ü gördü. Belirsizlik ortamında en sert tepki ise altın fiyatlarında yaşandı.

Altının ons fiyatı 1.251’den 1.270 dolara fırladı. Hem ons hem de dolardaki fiyat artışı nedeniyle gram altın 152,43 lirayı görerek tarihi zirvesini gördü. Yaşanan gelişmelerin piyasalara etkisini değerlendiren İntegral Yatırım Menkul Değerler Danışmanı Artunç Kocabalkan, asıl tehdidin jeopolitik riskler olduğunu, Amerika Merkez Bankası’nın (FED) ise işin görünür tarafında olduğunu söyledi. “Hem yanı başımızda hem de dünyada soğuk bir savaş var. Ben buna hibrid savaş diyorum” diye konuşan Kocabalkan, önümüzdeki günlerde jeopolitik risklerin çok daha ön plana çıkacağına değindi.

“Çin ile ABD’nin arası gergin, Ukrayna’da sular durulmuş değil, göç konusu nedeniyle Türkiye ile Avrupa arasında da adeta soğuk savaş var” ifadelerini kullanan Kocabalkan,  “Bütün bunlar küresel piyasalarda FED ile birlikte jeopolitik risklerin varlığını da gösterdi. Bunun en güzel örneği altın fiyatlarıdır. Normalde FED ile birlikte tüm dünyada faiz artışı yaşanan bir ortamda altın fiyatlarının geri gitmesi gerekiyordu. Çünkü altın enflasyondan beslenir. Altında yükseliş yaşanmasından iki sonuç çıkar.

Birincisi FED enflasyonu engellemede yeterince güçlü değil. İkincisi ise jeopolitik riskleri fiyatlayacak yatırım aracı yok. O yatırım aracı da altın oluyor ve belirsizlik ortamında yukarı çıkıyor” dedi. “Bu yaşananların Türkiye’ye yansımasına baktığımızda birincisi, siyaset ön plana çıkıp ekonomi arka planda kaldığında risk primi artıyor.

İkincisi siyaseten bir belirsizlik olması fiyatlamayı zorlaştırır. Üçüncüsü ise hükümetin hem siyasetle hem de ekonomiyle uğraşması da işini zorlaştırır” yorumunu yapan Kocabalkan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye bugüne kadar jeopolitik önemi dolayısıyla ayrı bir yere kondu. Son dönemde yaşananlara baktığımızda jeopolitik önemimizin getirisinden çok götürüsü oldu.  Dolayısıyla Türkiye’nin burada yaşananları çok dikkatli ve doğru okuması, buna göre tepki vermesi oldukça önemli. Rusya ve Avrupa ile yaşananlar nedeniyle turizm ve ticarette kayıplar yaşandı. Genel olarak risk priminde bir artış olacağını söylemek yanlış olmayacaktır.”

DOLARDA KRİTİK EŞİK 3,7390

ABD saldırısının etkisiyle risk iştahında gerileme yaşandığını ve güvenli varlıklara talepte artışın görüldüğünü belirten Kapitalfx Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, “Bir yandan TRY 3,7476 seviyesini görürken, diğer yandan altında 1269 dolar, brent petrolde ise 56,06 dolar seviyeleri görüldü. Petroldeki yükseliş iyice hız kazandı, bir yandan da bu unsur bizim piyasamız açısından kötü. Direnç olarak test edilen 3,7270’in kırılmasıyla beraber momentum kazanan yukarı yönlü hareket 3,7390’ın kırılmasıyla beraber 3,79 seviyesini hedefleyebilir” dedi.

GERGİNLİK TIRMANIRSA TEPKİ GELİR

Türkiye’nin önceliği belirsizlik

Suriye ile ABD arasında yaşananların piyasaya ne oranda etki edeceğini bugünden söylemenin zor olduğuna değinen Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, “Bir seferlik bir olaysa dalgalanma burada kalır fakat sıcak çatışmaya dönüşürse daha sert tepki gelir” değerlendirmesinde bulundu. Şu anda Türkiye’nin risk primindeki en önemli etkenin iç siyasetteki belirsizlik olduğunu ifade eden Akat, sözlerini şöyle tamamladı: “İç siyasetin yanında bölgede yaşananlar da belirsizliğe neden oluyor.”

İnşaat ciro endeksi arttı

TÜİK, 2016’nın 4. çeyreğine ilişkin “İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri” verilerini açıkladı. Buna göre, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi, 2016’nın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 6,9 artış gösterdi. Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi de bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 11,5, 2016’da ise bir önceki yıla göre yüzde 10,8 arttı. İnşaat üretim endeksi geçen yılın 4. çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 1,4 azaldı.

Perakende yükselişte

TÜİK, şubat ayına ilişkin perakende satış hacim endeksini açıkladı. Buna göre, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sabit fiyatlarla perakende satış hacmi, şubatta bir önceki aya göre yüzde 1,6 yükseldi. Gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 1, gıda dışı satışlar yüzde 2,5, artış gösterdi. Gıda dışı sektörlerin bir önceki aya göre değişimi incelendiğinde elektrikli eşya ve mobilya satışları yüzde 10,6 arttı. Tıbbi ürünler ve kozmetik satışları yüzde 7,9 düştü.

 

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN