Gazeteci ve yazar Şamil Tayyar, Halk TV'de katıldığı televizyon programında AK Parti içindeki son gelişmeleri, seçim sisteminin getirdiği zorlukları ve medya yönetimindeki atama süreçlerini eleştirel bir dille ele aldı. Tayyar, mevcut siyasi atmosferde geçmişe kıyasla seçim kazanmanın zorlaştığını ve bu durumun parti içinde bir yüzleşmeyi beraberinde getirdiğini belirtti.
YÜZDE 50 ARTI 1 REALİTESİ VE İÇ MUHASEBE
Tayyar, seçim sisteminin getirdiği matematiksel zorunlulukların siyasetin doğasını değiştirdiğini vurguladı. Yüzde 50 artı 1 oy oranının geçmişteki gibi kolay elde edilemeyeceği gerçeğinin artık netleştiğini belirten Tayyar, "Artık gelinen noktada, yüzde 50 artı 1'in geçmişteki gibi çok kolay alınamayacağı realitesi de ortaya çıktı" dedi.
Bu durumun parti içinde sorunların tartışılmasına zemin hazırladığını ifade eden Tayyar, sürecin bir muhakeme ve muhasebeleşme dönemi olduğunu belirterek, "Tüm sorunlar masaya yatmaya başladı" değerlendirmesinde bulundu.
HAVUZ MEDYASI VE LİYAKAT SORUNU
Konuşmasında liyakat tartışmalarına da değinen Tayyar, bu sorunun özellikle medya alanındaki yansımalarına dikkat çekti. Habertürk örneği üzerinden bir değerlendirme yapan Tayyar, kanalın başına hala bir ismin atanamadığını öne sürdü.
Tayyar, iktidara yakın medya havuzunda insan kaynağı sıkıntısı yaşandığını savunarak şu ifadeleri kullandı:
"Sizin uzunca süredir oluşturduğunuz havuzda, buranın başına getirebileceğiniz güçlü 3-5 seçenek çıkmıyor. Demek ki burada bir liyakat problemi var."
'KİŞİSEL İLİŞKİLER DUVARA TOSLADI'
Eleştirilerini siyasi nüfuz kullanımı ve kişisel ilişkiler üzerinden sürdüren Şamil Tayyar, liyakat yerine yakınlık ilişkilerinin esas alınmasının sistemi tıkadığını belirtti. Cumhurbaşkanı'nın uçağına kadar ulaşan ilişkilerin, liyakat esaslı değil, kişisel ikbal veya iktidar hesabına göre kullanılmasının sürdürülebilir olmadığını ifade etti.
Tayyar, bu tarz yaklaşımların "bir yere kadar gelip duvara tosladığını" belirterek, mevcut tablonun bu durumun bir sonucu olduğunu sözlerine ekledi.
