Polonya, Romanya, Danimarka ve Almanya gibi ülkeleri alarma geçiren İHA paniği bu kez Ankara semalarında yaşandı. Karadeniz’den yola çıkan bir hava aracı Türk hava savunma sistemini aşarak başkente kadar ulaştı. Esenboğa uçuşlara kapatıldı. Uçak rotaları değiştirildi. MSB, Karadeniz’de kontrolden çıktığı tespit edilen İHA’nın F 16’lar tarafından bir olumsuzluğa mahal vermemek adına, meskun mahal dışında vurulduğunu açıkladı. Kamuoyundan ‘İHA’yı vurmak için neden Ankara’ya kadar gelmesinin beklendiği’ eleştirisi yükseldi.
GİZEMLİ İHA MECLİS GÜNDEMİNDE
Düşürülen İHA parçalarına henüz ulaşılamazken, İHA’nın hangi ülkeye ait olduğuna dair çalışmaların sürdürüldüğü kaydedildi. CHP, hava savunma zafiyeti yaratan olayı TBMM’ye taşıdı. CHP’li Zeynel Emre, verdiği önergede, “Kontrolden çıktı” denilen aracın hangi ülkeye ait olduğunu sordu. “Erken tespit ve müdahale zafiyeti var mı?” diyerek olayın provokasyon boyutuna dikkat çekti ve başkentin güvenliği açısından kritik soru işaretleri barındırdığına vurgu yaptı. CHP’li Yankı Bağcıoğlu da MSB yetkililerini şeffaf olmaya çağırdı.

TÜRKİYE HAVA SAHASINDA RADARIN GÖRMEDİĞİ KİMLİKSİZ İHA KRİZİ: ANKARA’NIN DİBİNE KADAR NASIL GELDİ
Ukrayna ile Rusya’nın çatışma sahası haline gelen ve Türk gemilerinin vurulduğu Karadeniz’den Ankara’ya kadar gelen kimliği belirsiz İHA ‘Türkiye hava savunmasında zafiyet mi var?’ tartışması başlattı. F-16’lar tarafından vurulan İHA’nın radarlara takılmadan egemenliği ihlal ederek ROKETSAN tesislerine taş atımı uzaklığa kadar geldiği ifade edildi. Konuyu Meclis gündemine CHP’li vekiller ‘Ankara’ya kadar nasıl geldi? Tespiti nasıl yapılmadı? Şeffaf şekilde
açıklansın’ dedi.
Millî Savunma Bakanlığı 15 Aralık tarihinde akşam saatlerinde sosyal medya hesabından yayımladığı açıklamasında “Karadeniz üzerinden hava sahamıza yaklaşan bir hava izi tespit edilmiş ve rutin prosedürler kapsamında takibe alınmıştır. Hava sahası güvenliğinin sağlanması amacıyla, NATO ve millî kontroldeki F-16’larımıza alarm reaksiyon görevi verilmiştir. Söz konusu hava izinin kontrolden çıktığı anlaşılan bir insansız hava aracı olduğu belirlenmiş, herhangi bir olumsuzluğa mahal vermemek adına, meskûn mahal dışında emniyetli bir bölgede vurularak düşürülmüştür” ifadelerini kullandı.
EGEMENLİK SINIRLARI İHLAL EDİLDİ
Resmi açıklamada ifade edilmese de Türkiye’nin egemenlik sınırlarını aşarak Türkiye’ye giren kimliği belirsiz İHA’nın Çankırı semalarında meskun mahalin dışında ‘NATO ve milli kontroldeki F-16’lar ile’ vurularak düşürüldüğü belirtiliyor. İHA’nın ‘NATO ve milli kontroldeki F-16’lar’ ile havada füze ile vurulup düşürülmesi sonucunda İHA parçalara ayrılarak farklı noktalara enkaz bıraktı. Enkazın parçalarının tam olarak toplanmaması nedeni ile kimin İHA’sı olduğu ve diğer detaylar şu an için belirsiz durumda. Ancak son günlerde Karadeniz’de üst üste vurulan Türk gemileri ve yıllar geçmesine rağmen hala zaman zaman şiddetlenen Rusya-Ukrayna savaşı nedeni ile İHA’nın sahibinin ya Rusya ya da Ukrayna olduğu sık yapılan değerlendirmeler arasında. Ancak konu hakkında hala bir açıklama yok.
HAVADA GÜVENLİK KAYGISI ARTTI
Türkiye’yi F-35 programından eden Rus S-400 ve Çelik Kubbe’ye rağmen İHA’nın Ankara’nın dibine kadar gelmesi güvenlik kaygılarını da beraberinde getirdi. Uzmanlar ülke sınırlarından İHA’ların bu kadar içeri giremeyeceğini belirtiyor. Ankara’nın dibine kadar gelmesinin nedeninin ise ‘uzun süre fark edilmemiş olabilir’ şeklinde yorumluyor.
UÇAKLAR KONYA’YA YÖNLENDİRİLDİ
İHA’nın Çankırı’ya kadar ilerlemesi, sivil havacılığı da etkiledi. Yolcu uçakları müdahale için İHA’nın yerleşim birimlerinden uzak bir noktaya ilerlemesini bekledi. İnsansız hava aracının düşürüldüğü dakikalarda Ankara Esenboğa Havalimanı’na yaklaşan 4 yolcu uçağı da Konya havaalanına yönlendirildi. İHA nedeni ile zorunlu olarak Konya’ya yönlendirilen uçaklardan birisinde CHP’li milletvekili Aylin Nazlıaka ve Namık Tan da vardı. Tan da yaptığı açıklamada Konya’ya indirildiklerini sonrasında ise durumun MSB açıklamasında ortaya çıktığını kaydetti. MSB’nin açıklamasında İHA’nın meskun mahal dışında düşürüldüğü ifade edilmişti.
ROKETSAN’IN DİBİNE KADAR GELDİ
Tan ise yaptığı açıklamada meskun mahal denen yerin ROKETSAN tesislerine taş atımı uzaklıktaki Karacahasan köyü dolayları olduğunu ifade etti: “Manisa’daki cenazemiz dönüşü İzmir’den Ankara’ya giderken uçağımız Konya’ya indirilerek iki saat bekletildi. Daha sonra İstanbul’dan gelen uçakların benzer biçimde Konya’ya indiğini öğrendik. Nihayet MSB açıklamasından ise Karadeniz (!) üzerinden hava sahamıza yaklaşan bir iz tespit edildiği ve F-16’larımızca meskun mahal dışında düşürüldüğü anlaşıldı. Meskun mahal dışında denilen yerin ise ROKETSAN tesislerine neredeyse taş atımı uzaklıktaki Karacahasan köyü dolayları olduğu şimdi görülüyor. Böylece pek çok soru, olasılık ve ders çıkarılması gereken sonuç ortaya çıkıyor”
NAMIK TAN’DAN İHA HAKKINDA 7 SORU?
Tan, İHA’nın bu kadar içeri girebilmesinin ardından radar sistemlerinin mi, yoksa o bölgede çok fazla İHA uçurulduğu için kimin kim olduğunun bilinmediğini mi sordu: “Radar sistemimiz hava sahamızı ihlâl ederek devletin kalbi başkent semalarına ve kritik önemdeki tüm savunma sanayii tesislerimizin üzerine dek gelebilen bir İHA’yı zamanlıca saptamakta yetersiz mi? O bölgede çeşitli kurumlar (S)İHA uçuruyor ve hava trafiği yoğun da bunların arasından deyim yerindeyse kimin kim olduğu belirsiz mi? Çelik Kubbe vb. denilerek kuzeyimizde neredeyse dört yıldır süren bir savaş, güneyimizde Suriye, doğumuzda nükleer silâh üretme eşiğinde olup elinde balistik füzeler ile SİHA’lar bulunan İran varken halkımız tatlı hikayelerle, Beştepe emrindeki İletişim Başkanlığı propagandalarıyla uyutuluyor mu?”
OTONOM SİSTEMLERE KARŞI SAVUNMA YETERSİZ
CHP Genel Başkan Yardımcısı emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu da düşürülen İHA’nın ardından Türkiye’nin hava savunma sistemindeki gecikmeye dikkat çekti. Konu hakkında yazılı açıklama yapan Bağcıoğlu, İHA ve Karadeniz’de Rus denizaltısına insansız sualtı araçları ile yapılan saldırılardan ders alınması gerektiğini ifade etti. Bağcıoğlu ‘Çelik Kubbe’ ile hava savunma gemilerine çok acil ihtiyaç olunduğunun altını çizdi. Bağcıoğlu ayrıca Çelik Kubbe Sistemi çalışmalarına ve TF-2000 hava savunma muhribi inşasına 2024’te başlanmasının da bir zafiyet olduğunu kaydetti. İHA mevcudiyeti nedeniyle uçuşların durdurulmasıyla sivil havacılığın bu tip tehditlere karşı ne kadar hassas olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Benzer tehditler dünya genelinde havalimanlarını da etkilerken, geleneksel radar sistemleri, İHA’ları tespit etmekte zorlanabiliyor; bu da askeri üsler, havalimanları ve kritik tesislerde ciddi riskler yaratıyor. Türkiye için uyarı niteliğinde. Kritik altyapı ve tesisleri, askeri üsleri, limanları, havalimanlarını doğrudan etkileyen bu gelişmeler, savunma stratejisinde köklü değişiklik gerektiriyor. Türkiye, her alanda gerekli tedbirleri almalıdır.
‘DÜŞÜRÜLEN İHA’NIN HANGİ ÜLKEYE AİT OLDUĞU TESPİT EDİLDİ Mİ?’
CHP Sözcüsü Zeynel Emre de düşürülen İHA’ya ilişkin Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. İHA’nın ilk tespit edildiği andan etkisiz hâle getirildiği aşamaya kadar geçen süreci ve erken müdahale kapasitesini, hangi ülke veya kuruma ait olduğunun tespit edilip edilmediğini, olayın ardından başkent hava sahası ve kritik tesislerin korunmasına yönelik hava savunma ve karşı-İHA tedbirleri kapsamında bir değerlendirme veya sonuç raporu hazırlanıp hazırlanmadığını sordu.
