Antalya’nın gözde tatil beldelerinden Kemer’de yer alan Patara Plajı, doğal yapısı ve el değmemiş görüntüsüyle her yaz binlerce yerli ve yabancı turisti kendine çekiyor. Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olma özelliği taşıyan Patara, sadece bir deniz keyfi değil, aynı zamanda doğa ve tarih tutkunları için de benzersiz bir rota.

TARİHLE DOĞANIN KESİŞTİĞİ NOKTA: PATARA
Likya uygarlığının önemli kentlerinden biri olan Patara, antik kalıntılarıyla tarihseverlerin ilgisini çekerken, kıyı boyunca uzanan 12 kilometrelik sahiliyle de doğa harikası bir atmosfer sunuyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan bölge, geçmişin izleriyle günümüzün huzurunu bir arada yaşatıyor.
ALTIN SARISI KUMSAL VE MASMAVİ DENİZ
Patara Plajı’nı özel kılan en önemli unsurlardan biri incecik altın rengi kumlara sahip sahil şeridi. Dalga seslerinin eşlik ettiği yürüyüşler, gün batımında büyüleyici fotoğraflar ve serin sularında unutulmaz bir yüzme deneyimi bu plajı vazgeçilmez kılıyor. Deniz kaplumbağalarının (Caretta caretta) da üreme alanı olan bu plaj, aynı zamanda çevresel açıdan koruma altında.

KALABALIKTAN UZAK, HUZURLU BİR KAÇAMAK
Antalya’nın popüler sahilleri arasında yer almasına rağmen, Patara Plajı hala sakinliğini koruyan nadir yerlerden biri. Gözlerden uzak, kalabalıktan uzak bir tatil arayanlar için ideal bir alternatif sunuyor. Plaj çevresinde bulunan yürüyüş yolları ve kamp alanları da doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenlere hitap ediyor.
NASIL GİDİLİR?
Kemer merkezine yaklaşık 25 kilometre mesafede yer alan Patara Plajı’na özel araçla ya da bölgedeki minibüs seferleriyle ulaşmak mümkün. Yaz aylarında düzenlenen günlük turlar da bölgeyi ziyaret etmek isteyenler için kolaylık sağlıyor.

SONUÇ: PATARA, YAZIN EN HUZURLU ROTASI
Patara Plajı, Antalya’nın sadece deniz-kum-güneş üçlüsünden ibaret olmadığını kanıtlayan eşsiz bir destinasyon. Tarih, doğa ve huzuru bir arada yaşamak isteyenler için bu yaz rotanızı Patara’ya çevirmekte fayda var.
