İmamoğlu’nun soruşturmaya konu diplomasıyla ilgili tartışma sürüyor. Başsavcılık, İstanbul Üniversitesi’ne gönderdiği yazıda ‘ileride telafisi mümkün olmayan zararlar oluşacağından, geri alınma işlemi dahil tüm idari tedbirlerin alınması’nı istedi. Açıklama ‘diploma iptal talebi’ olarak yorumlanınca ‘üniversiteye idari yönden gereğini yapması için yazı gönderildiği, iptal konusunda savcılığın yetkisi olmadığı’ bildirildi.
İBB Başkanı İmamoğlu’na ‘sahte diploma’ soruşturması siyasette yeni tartışma başlattı. İstanbul Üniversitesi’nin CİMER’e 2020’de yapılan şikayet sonrası inceleme yaparak ‘Usulsüzlük yok’ kararı vermesine rağmen İstanbul Başsavcılığı YÖK’ten rapor istedi. Savcılığın da ‘iptal’ talebinde bulunduğu iddia edildi. İmamoğlu’nun danışmanı ise olayı yalanladı. Ancak muhalefet cephesinin de iktidara yönelik benzer iddiaları gündeme taşıması sonu belli olmayan kavganın fitilini ateşledi.
DİPLOMA KULLANILAMAZ UYARISI
İBB Başkanı İmamoğlu hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan açılan soruşturma kapsamında, İstanbul Başsavcılığı, İstanbul Üniversitesi’ne yazı göndermişti. Yazıda, diplomanın dayanak gösterilerek kurulacak iş ve işlemlerin hukuka aykırı olması nedeniyle telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunulmuştu. Üniversiteden İmamoğlu’na ait tüm belgeler, yatay geçişin kabulüne ilişkin iş ve işlemleri yapanların açık kimlikleri, aynı tarihlerde benzer yatay geçiş işlemlerinin yapılıp yapılmadığı konularında acil yanıt istenmişti.
AMAÇ ‘İDARİ YÖNDEN GEREĞİNİN YAPILMASI’
Başsavcılığın açıklaması ‘Diploma iptal talebi’ olarak yorumlanırken, İmamoğlu’nun hukukçu ekibi ‘sadece belge istendi’ bilgisini verdi. Farklı yorumlar üzerine başsavcılık açıklamasını güncelleyerek, diploma verilmesi işlemini yapan idarenin İstanbul Üniversitesi olduğunu, “geri alma işlemini’’ de yine üniversitenin yapacağını vurguladı. YÖK’ün usulsüzlük tespiti yapması üzerine ‘idari yönden gereğini yapması’ için üniversiteye yazı gönderildiği ve bilgi talep edildiği de belirtilerek ‘savcılık adli soruşturmaları yürütmekle görevlidir” denildi.
BİLİRKİŞİYE DİSİPLİN SORUŞTURMASI
İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu, İmamoğlu’nun her davaya aynı bilirkişinin atanması şikayeti üzerine bilirkişi S. B. hakkında disiplin soruşturması başlattı.
SİYASETTE 'SAHTE' DİPLOMA KAVGASI
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmalar siyasetin son dönemde en çok konuşulan konusu haline geldi. İmamoğlu’nun 23 Mart’ta yapılacak CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek ön seçimi için adaylığını açıkladığı imzadan sonra hakkında ‘Üniversitesite diploması sahte’ soruşturmasının açılması tansiyonu daha da alevlendirdi. 2020’de CİMER ihbarıyla gündeme gelen konunu o denem İstanbul Üniversitesi’ne iletildi. Üniversite yaptığı incelemede İmamoğlu gibi aynı dönemde geçiş yapan 51 kişinin geçişlerinde ve diplomalarında usulsüzlük olmadığına karar verdi. Ancak buna rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yüksek Öğretim Kurumu’ndan (YÖK) konuya ilişkin rapor istediği ortaya çıktı.
İPTAL DEĞİL BİLGİ TALEBİ VAR: Raporun başsavcılığa iletilmesiyle konuya ilişkin tartışmalar tekrardan alevlendi. Raporda İmamoğlu’nun Kıbrıs’taki Girne Amerikan Üniversitesi’nden 1990’da geçiş yaptığı sırada usulsüzlük yaptığı belirtildiği iddia edildi. Ve akabinde İmamoğlu 5 Mart’ta ifade vermesi için savcılığa çağırıldı. İBB Başkanı’nın ifade vermeden savcılığın ‘diplomanın iptali’ni istediği iddia edildi. Ancak İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun, savcılığın böyle bir talepte bulunmadığını, sadece konuyla ilgili belgeleri üniversiteden istediğini açıkladı. Ongun, yaptığı açıklamada “Savcılığın, İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptalini istediği iddiası doğru değildir. Savcılık, yalnızca konuyla ilgili belgeleri üniversiteden talep etmiştir” dedi.
DİĞER KİŞİLERİN BİLGİSİ DE İSTENDİ: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğüne gönderdiği yazıda, İstanbul Büyükşehir belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversitede gördüğü öğrenime ilişkin tüm belgeler, yatay geçişin kabulüne ilişkin iş ve işlemleri yapanların açık kimlikleri, aynı tarihlerde benzer yatay geçiş işlemlerinin yapılıp yapılmadığı konularında acil yanıt istendi. Başsavcılık kaynakları ‘diplomanın iptali istendi’ şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Öte yandan Başsavcılık kaynakları da ‘diplomanın iptali istendi’ şeklinde bazı basın yayın organlarında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Başsavcılık kaynakları ‘’İstanbul Üniversitesine idari yönden gereğinin takdir ve ifası için yazı gönderilmiştir’’ dedi.
HER ŞEY USULÜNE GÖRE YAPILMIŞ: Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer, İmamoğlu’nun sahte olduğu ileri sürülen diplomasına ilişkin yapılan işlemin ceza hukukuyla hiç bir ilgisi olmadığını söyledi. Sözüer o dönemdeki yönetmeliğe göre karar verildiğini vurgulayarak “34 yıl sonra bir konu gündeme gelirse o zamanki yönetmeliğe bakılır. O yönetmeliğe göre işler doğru mu yapılmış, yapılmamış mı. Peki burada nedense soruşturulan Ekrem İmamoğlu. Bu yönetmeliğe bakıp acaba Ekrem İmamoğlu bu yönetmeliğe aykırı bir iş mi yapmış mı diye ona bakarız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden Türkiye’ye geçiş yapıyor. Burada bir sorun yok. O zamanki mevzuata göre çalışkan öğrenciler için bu imkanlar, hani bir ÖSS puanına da gerek yok. O da tamam 1990 yılında ne başka bir kurum hani biz bunu üniversite olarak görmüyoruz diye bir yazısı da yok. İstenen yeterlilikleri karşılayarak geçiş yapmış. Daha sonra fakülteye başlamış. Derslere devam etmiş. Sınavları başarıyla geçmiş. Diplomasını almış. Yüksek lisansını almış. O zaman bu nasıl oluyor da Ekrem İmamoğlu bakımından bir ceza soruşturması, savcılık soruşturması haline geliyor” dedi.
