Gençlerle buluşan Erdoğan'dan 'Terörsüz Türkiye' mesajı: Mağaralar boşaldı, silahlar yakıldı, yakılıyor

Gençlerle buluşan Erdoğan'dan 'Terörsüz Türkiye' mesajı: Mağaralar boşaldı, silahlar yakıldı, yakılıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gençlik Buluşmaları kapsamında 81 ilden 207 üniversite öğrencisinin katıldığı "AK Parti Gençlik Buluşmaları Kampüs Programı"nda gençlerle bir araya geldi. Erdoğan, tutuklanmasına neden olan Asker Duası şiirini tekrar okurken 'Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin de önemli mesajlar verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü'nde düzenlenen "AK Parti Gençlik Buluşmaları Kampüs Programı" kapsamında üniversite öğrencileriyle bir araya geldi. Programda gençlere hitap eden Erdoğan, 23 yıllık iktidarları boyunca gençlerle birlikte yürüdüklerini vurgulayarak, “Bugün de gençlerin en çok teveccüh gösterdiği, gençlere en çok teveccüh gösteren siyasi hareket biziz” dedi.

AK Parti’nin gençlerin enerjisini siyasete taşıyan bir hareket olduğunu vurgulayan Erdoğan, gençlerin Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek en büyük güç olduğunu da söyleyerek "Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz" dedi.

GENÇLİK BULUŞMALARINA YENİDEN ‘BİSMİLLAH’

Ahmet Kaya'nın seslendirdiği "Şiire Gazele" türküsünü dinleyen ve kendisi için hazırlanan videoyu izleyen Erdoğan, programa katılan gençleri selamladı.

Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin pırıl pırıl yüzlü üniversiteli gençleriyle birlikte olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

"Gençlik buluşmaları" programını Türk siyasetine kendilerinin kazandırdıkları, kendileriyle sembolleşen özgün çalışmalardan biri olduğunu belirterek, "Şimdiye kadar Konya'dan Bursa'ya, Samsun'dan Şanlıurfa'ya, Mardin'den Muğla'ya birçok ilimizde gençlerimizle bir araya geldik, hasbihal ettik. Farklı konularda ufuk turu yaptık. Bu buluşmaların şahsen benim de ufkumu açtığını ifade etmek isterim. Gençlerin kalbinde yer edinmeye, gençlerle yoldaşlık etmeye, işte bugün burada olduğu gibi gençlerle ruberu sohbet etmeye siyaset yolculuğumda hep özel önem veriyorum."

"GENÇLERE EN ÇOK TEVECCÜH GÖSTEREN SİYASİ HAREKETİZ"

AK Parti Gençlik Kollarını tebrik eden Erdoğan, "Gençler, bakınız. Biz genç dimağların enerjisini ve heyecanını siyasete katarak yola çıkmış bir hareketiz. 23 yıllık iktidarlarımız boyunca da hep gençlerle omuz omuza yürüdük. Siyasetten bürokrasiye ve iş dünyasına her alanda gençlerin önünü açarak yürüdük. Bugün de gençlerin en çok teveccüh gösterdiği, gençlere en çok teveccüh gösteren siyasi hareket biziz. Çünkü biz bu ülkenin en büyük gücünün misyon olarak öz güven ve ideal sahibi bir gençlik olduğuna inanıyoruz. Ve bugüne kadar da yanılmadık, aynı şekilde bu yola devam ediyoruz. Köklerinden güç alan ama gözünü ufka diken, dünyanın dönüşümünü okuyabilen iddialı, şuurlu, ahlaklı ve nitelikli bir gençlik aradık ve bunu bulduk. AK Gençlik, işte böyle bir sorumluluğu omuzlarında taşıyor. Biz, onca imkansızlıklara rağmen surda gedik açmayı başardık. Şimdi o gediği büyüterek zaferi kucaklayacak olan sizlersiniz. Sizlere inanıyorum, sizlere güveniyorum ve bu yolda birlikte emin adımlarla yürümekte kararlıyız. 21. yüzyılı, Türkiye'nin asrına çevirecek gemiyi menzile ulaştıracak ve küresel liderliğini kabul ettirecek bir Türkiye'ye ben sizlerle birlikte kavuşacağımıza da inanıyorum." dedi.

res2-001.jpg

"TÜRKİYE YÜZYILI'NI BİRLİKTE İNŞA EDECEĞİZ"

Gençleri sosyal medya üzerinden yapılan provokasyonlara karşı uyaran Erdoğan, Türkiye’nin küresel liderliğini gençlerle birlikte inşa edeceklerine inandığını belirterek, “Rabbim ömür verirse sizlerle birlikte daha nice başarılara, nice zaferlere imza atacağız” ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de gençlere hep 'Elde var bir' mantığıyla bakanlar olmuştur. Bunları 27 Mayıs'tan 12 Mart ve 12 Eylül'e kadar Türkiye'nin demokrasi yolculuğunu kesen tüm darbeciler ve darbelerde görürsünüz. Ama biz böyle bakmadık. Biz, gençlere inandık ve gençlerle yol yürümenin faziletine inandık ve bu gençleri sağcı, solcu, Alevi, Sünni diye kışkırtıp sokaklarımızı alev topuna çevirirken görürsünüz. Bunları Gezi olaylarında ağaç bahanesiyle hükümeti devirmeye çalışırken görürsünüz. Bunları halkın parasını yağmalayan, suç örgütlerini yargıdan kaçırma teşebbüslerinde görürsünüz. Bunları şimdi de sosyal medyada farklı maskeler altında provokatörlük yaparken görürsünüz. Gençlerimizden bu istismarcılara, bu millet düşmanlarına karşı dikkatli olmalarını özellikle rica ediyorum. Sakın bunlara aldanmayın. Kendiniz için, mürüvvetinizi görmek isteyen anne babalarınız için, bu milletin, bu ülkenin aydınlık geleceği için lütfen gençler bunlara fırsat vermeyin. Kendi geleceğinize de ülkemizin geleceğine de sahip çıkın. Allah'ın izniyle daha önümüzde birlikte yürüyeceğimiz uzun bir yol var. Rabbim ömür verirse, sizlerle birlikte daha nice başarılara, nice zaferlere imza atacağız. Bunun hayalini kuruyor, bu güzel ideal için her birinize güveniyorum. Sizlere hayat adına belirlediğiniz hedeflerde başarılar diliyorum."

"KENDİ YAĞIMIZLA BÜYÜYEREK KENDİ GELECEĞİMİZE YÜRÜDÜK"

Programda gençlere tavsiyelerde de bulunan Erdoğan, "Her şeyden önce kendimize inanacağız ve yolculuğumuzu kendimiz olarak yürüyeceğiz. Hiçbir zaman şaklabanlığa prim vermeyeceğiz. Biz olacağız ve biz olarak yolumuza devam edeceğiz. Çocukluğumdan, gençliğimden bu yana hep bu anlayışla büyüdüm. Kimseye prim vermeden, her şeyden önce kendi yağımızla, kendimiz gibi büyüyerek geleceğe yürüdük. Tabii kimlerden hangi terbiyeyi aldık bu çok çok önemli. Hep beni şiirlerimde, yazdığım değil, okuduğum şiirlerimde tanıyanlar, bilenler de 'Erdoğan hep Akif'i okur...' Doğru, hep Akif'i okurum, hep Necip Fazıl'ı okurum. Çünkü onlarla yetiştim, onlarla büyüdüm. Ben bunun aksini inkar edemem ki. İşte 'Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum/ Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum/ Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim/ Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim/ Adam aldırma da geç git diyemem aldırırım/ Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım/ Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu.' Böyle yetiştim." dedi.

res1.jpg

"GENÇLERE BIRAKILCAK EN BÜYÜK MİRAS TERÖRSÜZ TÜRKİYE'DİR"

Etkinlikte gençlerin sorularını da yanıtlayan Erdoğan, terörle mücadele ve savunma sanayiindeki gelişmelere ilişkin önemli mesajlar verdi.

"Bu terör öyle sirayet etti ki üniversitelerimizin içinde, başta sizin üniversiteniz de olmak üzere, buralarda gençlerimiz sağlıklı bir şekilde okuma imkanı bulamadılar. Tabii halka baktığımız zaman Güneydoğu, Doğu Anadolu, buralarda terör acayip şekilde kan götürdü ve birçok insanımızı buralarda kaybettik. Dedik ki bu işi aşmamız lazım. Oturduk askerimizle, polisimizle, hepsiyle bu işin değerlendirmesini yaptık ve terörsüz bir Türkiye'yi nasıl inşa edeceğiz dedik. Yapar mıyız bunu? Bütün arkadaşlarımız, 'Yaparız' dediler. Bütün istihbarat teşkilatımız, bunun yanında hükümetimiz, kabinemiz hiç hafife almadan adım atacağız dedik, süratle Terörsüz Türkiye'nin adımını atalım dedik ve attık."

Şu an itibarıyla gerek Güneydoğu, gerek Doğu Anadolu'da belki birkaç mağara kaldığını ama bütün bunların dışında her yeri temizlediklerini vurgulayarak, bu temizlik harekatının devam ettiğini söyleyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Parlamentodaki arkadaşlar da bu 'Terörsüz Türkiye' ile ilgili görevlerini üstlendiler ve bu çalışmaları süratlendirdik. Bu şekilde devam ediyor. Mağaralar boşaldı, silahlar yakıldı, yakılıyor ve şuan itibarıyla da Güneydoğu'ya Doğu'ya artık bir sulh-u sükun gelmiş vaziyette. Güvenimiz var, eminiz ve artık yaylalara, dağlara herkes rahatlıkla çıkıyor. Çobanlar koyunlarını, kuzularını rahatlıkla otlatabiliyor."

ressoru-001.jpg

“KIZILELMA İLE HAVADA HEDEF VURMA NOKTASINA GELDİK”

Başka bir üniversite öğrencisinin savunma sanayisine ilişkin yönelttiği soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek Akıncı'nın gerek KIZILELMA'nın şu anda kendi füzesini havada ateşleyerek vurma noktasına geldiğini belirtti.

Erdoğan, bunun Türkiye için çok önemli bir adım olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

"Bugünleri gördük, Allah'a hamdolsun. Kendi KIZILELMA'mızla, kendi füzemizle havada atışları yapmak suretiyle bununla netice alma konumuna geldik. Bunun için de tabii özellikle Baykar grubuna şahsım, milletim adına çok çok teşekkür ediyorum. Hakikaten nasıl bir heyecan içerisinde olduklarını kendilerinden dinledikçe, gördükçe ben de daha çok heyecanlanıyorum. Bununla birlikte de demek ki bu millet istediği zaman yapar. Yapar mı yapar ama bizim çok daha önemli işlerimiz de var, onu da söyleyeyim. Hafif değil, yapacağımız çok işlerimiz var. Bununla ilgili gerek silahlı kuvvetlerimiz gerek özel sektör, başta Baykar olmak üzere birçok adımları atıyoruz. Yatırımlarımıza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Tabii burada özellikle de İsrail'in yaptığı ihanetleri bir kenara koymak mümkün değil. Ama bu ihanetlerin karşısında en büyük güç kimdir, neresidir derseniz, burası. Bunu birlikte yapacağız. Dedim ya sizin gözlerinizde ben o inancı, o güveni görüyorum."

TUTUKLANDIĞI ŞİİRİ TEKRAR OKUDU

Başka bir gencin Erdoğan'ın 28 yıl önce cezaevine girmesine sebep olan şiiri tekrar okumasını rica etmesi üzerine "Şimdi tabii bu genci kıramayız." diyen Erdoğan, Ziya Gökalp'in "Asker Duası" adlı şiirini okudu.

Erdoğan, bunun Ziya Gökalp'le eş anlamlı da söylenen bir şiir olduğuna dikkati çekerek, "Ama buna rağmen, ne olursa olsun kimin okuduğu önemli. Oradan yaklaşılarak hemen dava açıldı. Hayırlısıyla biz de cezaevine gittik ama bak oradan çıktık. Fazla sürmedi, 15 ay sonra siyasette kapılar bize farklı bir şekilde açıldı. Yeni bir dünya kuruldu ve Türkiye'de hamdolsun yeni bir dönemin kapıları açıldı." ifadelerini kullandı.

"İNŞALLAH RUTTE DE AYNEN STOLTENBERG GİBİ BU SÜRECİ DEVAM ETTİRİR"

Bir diğer üniversiteli gencin, eski NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in yazdığı kitabında yer alan "Erdoğan'ın Stoltenberg'e mısır ikram etmesi"yle ilgili anıyı sorması üzerine Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

"Stoltenberg'in İstanbul Dolmabahçe'de bir ziyareti olmuştu. Mısırla kestanenin de mevsimiydi. 'Mısırla tanışır mısın?' dedim. Baktım biraz zor tanışıyor, 'Ben çok severim. Sana da ikram edeyim.' dedim. Mısır kestanesiz olmaz. Arkadaşlara dedim ki 'Hemen mısır aldırın.' Kestaneyle beraber o gün orada bir mısır yedik fakat böyle hatıratına bunları zikredeceğini, oraya koyacağını nereden bileyim? Sağ olsun, var olsun. İyi bir insandı, hoş bir insandı. Onunla uzun yıllar beraber çalıştık ve temenni ederim ki inşallah Rutte de aynen Stoltenberg gibi bu süreci devam ettirir."

"CHP BUNLAR YAPAMAZ DEDİ, YAPTIK"

"Şu an itibarıyla 350 bine yakın konutu Malatya'da ayağa kaldırdık. Sağ olsun, ilgili bakanım ve ekibi çalışmalarını burada kararlılıkla yürütüyor." diyen Erdoğan, sadece konutlar değil, bunun yanında deprem konutlarıyla beraber köy evlerini de yaptıklarını anlattı.

Köy evleriyle de buralarda çok farklı bir hava estirdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Yani özellikle CHP'nin 'Bunlar bunu yapamaz, yetiştiremez.' dedikleri bu yerlerde biz hem deprem konutlarını yaptık hem köy konutlarını yaptık. Buralara da artık vatandaşlarım yerleşir hale geldi. Bir taraftan inşa ediyoruz, bir taraftan açılış ve deprem konut teslim törenlerini de yapıyoruz. Şimdi önümüzde de inşallah aynı şekilde Adıyaman'la ilgili adımlarımız olacak ve oradaki konutları da yavaş yavaş teslim etmeye başlayacağız.

"GERİ ADIM ATARSAK GAZZE'YE HESABINI VEREMEYİZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerine düşen görevin esbaba tevessül olduğunu, gerisinin Allah'a kaldığını dile getirerek, "Biz, her türlü adımı atıyoruz. Az önce gördünüz, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda bu konuşmayı yaparken karşımdaki masalarda İsrailli delegeler vardı. Onların yüzlerine baka baka o konuşmayı yaptım. Korkaklarla savaşa gidilmez. Biz, korkak değiliz. Hüküm var ya, 'Allah'a dayan, saye sarıl, hikmete ram ol/Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.' Biz böyle çıktık bu yola. Hamdolsun bunun neticesini de aldık." ifadelerini kullandı.

Burada yaptığı konuşmaların özellikle Gazze'yi daha çok dayanma gücüne eriştirdiğinin altını çizen Erdoğan, "Yine BM Genel Kurulunda, Trump'la beraber yaptığımız toplantıda da yine dar kapsamlı olarak özellikle Müslüman ülkeler, orada mesajımızı verdik. Ama burada Türkiye olarak bizim söylediklerimiz Trump'ın yanında iz bıraktı. Bundan sonraki süreçte de aynı şekilde kararlılıkla biz yolumuza devam edeceğiz. Bundan geri adım atmak yok. Geri adım atarsak Allah'a da Gazze'ye de bunun hesabını veremeyiz." dedi.

"NATO LİDERLER ZİRVESİ TOPLANTISI'NI ANKARA'DA YAPACAĞIZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan da Türkiye'nin dünyada farklı bir yere ve konuma sahip olduğunu aktararak, şunları söyledi:

"Hem liderler noktasında hem de şu an itibarıyla NATO Zirvesi'ne Türkiye ev sahipliği yapmak suretiyle ona hazırlanıyor. Ankara'da NATO Liderler Zirvesi Toplantısı'nı yapacağız. Daha önce İstanbul'da yapmıştık, şimdi de Ankara'da bu zirveyi yapacağız. Tabii biz Ankara'da bir 'ay-yıldız konsepti' hazırlıyoruz. Bu ay-yıldız konseptinde bütün Türk Silahlı Kuvvetlerinin ayrı ayrı kuvvet komutanlıklarını aynı yerde inşallah topluyoruz, toplayacağız ve NATO Liderler Zirvesi'nde de bu yapmakta olduğumuz kompleksi inşallah gelecek misafirlerimiz için, oralarda kendilerini misafir edeceğiz. Güzel bir kompleks hazırlıyoruz. Bunu NATO Liderler Zirvesi'ne de yetiştirmenin hesabı içerisindeyiz. Çünkü liderlere de bu yakışır. İşte bizim külliyemizin biliyorsunuz, özellikleri var. Gerek Millet Kütüphanemiz gerek oradaki Millet Kütüphanemizle birlikte bütün gelen misafirleri ağırladığımız yerler, onların farklı hatıralarla ayrılmasına da vesile oluyor. Şimdi ay-yıldız kompleksiyle de buna yeni bir güç katıyoruz. Yeni bir inşallah kompleksle dünyaya mesajımızı vereceğiz."

"14-15 YIL FUTBOL OYNADIM"

"İmam hatip okulunda eğitim öğretim, öbür tarafta amatör futbol ve üniversiteye başlayana kadar bu süreç devam etti. Üniversiteye başladığımda da bu defa İETT'ye bir transfer yaptım. Oradan nasibimizi de aldık. Hem evliliğimiz hem İETT'den aldığımız transferle birlikte yeni bir süreç amatör küme de benim için başladı. Fena değildik, başarılı bir futbolda sürecimiz oldu. Yaklaşık 14-15 sene futbola devam ettim. Bu 14-15 senelik futbol hayatımda siyasete hiçbir zaman ara vermedim. Siyaseti de aynen onunla beraber devam ettirdim. Şimdi artık futbol bizim için mazi oldu. Ama şimdi de haftanın 2-3 günü basketbol oynamak suretiyle yolumuza devam ediyoruz. Gençlik ve Spor Bakanı da benim takımda. İbrahim Kalın Bey karşı takımda. Başarımız iyi. Bazıları diyorlar, 'Size torpil filan.' 'Yok.' dedim. Benim torpille filan alakam yok. Ama basketbolda iyiyiz ve şu anda onu da başarıyla sürdürüyoruz. Şu anda basketbolda milli takımımız, biliyorsunuz iyi gidiyor. Dünya kupasına da gidecek gibi bir havamız var. Önümüzde Sırbistan maçı var. Bu üçüncü maçımızda da inşallah Sırbistan'ı da yenersek önümüz daha da açılacak."

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN