Son yıllarda internet alışverişlerinin artmasıyla birlikte tüketiciler, üreticiler ve taşıyıcı firmalar arasında birçok anlaşmazlık yaşanıyor. Avukat Dr. Ali Önal, konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak, vatandaşların haklarını aramaları gerektiğini vurguladı. Önal, tüketicilerin yeterli bilgiye sahip olmadığı için hukuk yoluyla çözüm aramaktan çekindiklerini belirtti. Ancak tüketicilerin, yasaların kendilerini koruduğunu unutmaması gerektiğini ifade etti.
ÜRÜN İADESİ VE DAVA AÇMA HAKKI
Önal, kargo şirketleri aracılığıyla teslim alınan ürünlerin kontrol edilmesinin önemine dikkat çekti. Ayıplı veya yanlış ürünlerin geldiği durumlarda, ürünü şerh düşerek almanın önemli olduğunu söyledi. Bu sayede tüketicilerin, ürünü iade etme veya dava yoluna başvurma hakkına sahip olduğunu belirtti.

Avukat Dr. Ali Önal, internet alışverişi yaptıktan sonra mağdur olan tüketicilerin hak iddia edebileceklerini söyledi. Kanunların tüketiciyi koruduğunu ve müteselsil sorumluluk ilkesi gereği tüketiciye zarar veren tüm kurumların sorumlu tutulabileceğini ifade etti. Önal, tüketiciye ürünleri satan internet sitelerine, ürünü üreten firmalara ve ürünleri teslim eden kargo şirketlerine başvurmanın mümkün olduğunu belirtti.
“ÜRÜNLER TESLİM ALINDIKTAN SONRA KONTROL EDİLMELİ”
Üretici firmalar ve aracı şirketlerin sorumluluğu olduğu gibi tüketicilerin de sorumlulukları olduğunu ifade eden Avukat Dr. Ali Önal, tüketicinin asıl sorumluluğunun ürünü kontrol etmesi olduğunu söyledi. Ürün teslim alınır alınmaz kontrol etmenin yasal zeminde net bir avantaj olduğunu belirten Önal şu açıklamalarda bulundu:
“Yargıtay’ın 2021 yılında Hukuk Genel Kurulu’nun vermiş olduğu bir karar var. Bu kararda der ki, ‘Tüketici, ürünü teslim aldıktan sonra kargo şirketinden derhal muayene etmelidir.’ Eğer muayene etmesi sonrasında bir hasar görmüş ise bunu ihtirazı kayıt dediğimiz, kargo şirketinin temsilcisine şerh düşmek şartıyla; yani ‘bu ürün hatalı geldi, kırık geldi, dava hakkı saklıdır’ gibi bir şerh düşmek şartıyla ürünü teslim alabilir. Bu ürünü teslim aldıktan sonra tüketici dilerse doğrudan dava yoluna başvurabilir, dilerse de kargo şirketine bunu iade edebilir. Bu noktada Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da tüketicinin hakkının baki olduğunu, ihtirazı kayıt düşmek şartıyla belirtmektedir. Ayrıca zaten bu durum bizim Türk Ticaret Kanunu 889’uncu maddesinde de yine taşıyıcının yükümlülüklerini belirtmiş. Yani bu taşıyıcı kargo şirketinin yükümlülüklerini belirtmiş.
Orada der ki; ‘tüketici derhal bunu ürünü kontrol edip açık bir ayıp varsa bunu belirtir. 7 gün içerisinde yine iade edebilir ancak nihayet ayıplı bir ürün varsa, kargo şirketinin sorumluluk açısından 21 güne kadar tüketicinin bildirim yükümlüğü vardır.’ Tabii ki asıl tavsiyemiz ürünler kontrol edilmeli. Teslim alındıktan sonra derhal kontrol edilmeli. Kırık hata vesaire var ya istediğim ürünü bu derhal ilgili temsilciye veya kargo şeklinde belirtilmeli ki burada süreler çok önemli. Süreler geçtiği zaman tüketicinin bütün bildirim hakları ortadan kalkıyor. Bir de son olarak şunu ekleyeceğim, geçtiğimiz sene Eylül ayında mesafeli satış yönetmeliği Yürürlüğe girdi. Bu yönetmelikte tüketicinin 14 gün içerisinde kayıtsız şartsız cayma hakkının da olduğu da belirtilmişti.”
“GEÇERSİZ İHTİRAZI KAYITLARDIR"
Vatandaşların bireysel gönderimlerdeki haklarından da bahseden Avukat Dr. Ali Önal, son dönemlerde birçok vatandaşın, kargo şirketlerinin sorumluluk kabul etmemek için imza attırdıkları iddiaları üzerine de konuştu. Böyle bir uygulamanın olmaması gerektiğini dike getiren Önal, “Kargo şirketlerinin sorumluluk kabul etmiyorum şeklindeki söylemleri geçersiz ihtirazı kayıtlardır. Bunların her şekilde tüketicinin lehine olacak şekilde yorumlanan Yargıtay kararları mevcuttur. Vatandaşların, imza atmaması mümkündür. Alıcılar ise ürünü tam olarak kontrol etmeden teslim aldığını belirten bir şekilde imza atması yerinde bir uygulama olacaktır” şeklinde konuştu.
