TİHEK kararına konu olan olayda, bir vatandaş arkadaşıyla birlikte günübirlik havuz ve aquapark hizmetlerinden yararlanmak üzere bir otele başvurdu. Ancak başvurucuya, işletmenin “erkek müşterileri tek başına kabul etmediği” gerekçesiyle hizmet verilmeyeceği bildirildi. Bunun üzerine vatandaş, cinsiyet temelinde ayrımcılığa uğradığı iddiasıyla TİHEK’e başvuruda bulundu.
OTELİN SAVUNMASI: SADECE AİLE KABUL EDİLİYOR
İnceleme kapsamında görüşü alınan otel yönetimi, tesisin dış katılım kuralları gereği yalnızca aile olarak girişlere izin verildiğini savundu. Özel bir işletme olduklarını vurgulayan otel yetkilileri, hizmet şartlarını belirleme haklarının bulunduğunu, bu kuralın tüm müşterilere istisnasız uygulandığını ve tabelalarla da duyurulduğunu belirtti.
Savunmada ayrıca, havuz ve aquapark alanlarının yalnızca ailelere açılmasının, otelde konaklayan misafirlerin talepleri doğrultusunda huzurlu bir ortamın korunması amacıyla benimsendiği ifade edildi. Başvurucuya da bu kuralların telefon görüşmesi sırasında aktarıldığı kaydedildi.
TİHEK: OBJEKTİF VE MAKUL GEREKÇE YOK
TİHEK, yaptığı değerlendirmede, tek başına gelen erkek müşterilere yönelik uygulamanın objektif ve makul bir temele dayanmadığı sonucuna vardı. Kurul, başvurucuya farklı muamele yapılmasının cinsiyet temelli kalıp yargılara dayandığını ve bu durumun ayrımcılık yasağını ihlal ettiğini tespit etti.
Bu kapsamda, işletmenin uygulamasının cinsiyet temelinde doğrudan ayrımcılık oluşturduğuna hükmedilerek, otele üst sınırdan 204 bin 285 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi.
KARARIN GEREKÇESİ
Karar gerekçesinde, 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nun 3’üncü maddesinde ayrımcılık temelleri arasında cinsiyetin açıkça yer aldığı hatırlatıldı. Bir kişinin, hukuken tanınmış hak ve özgürlüklerden cinsiyeti nedeniyle eşit şekilde yararlanmasının engellenmesinin doğrudan ayrımcılık sayıldığı vurgulandı.
Kurul, otelin “yalnız erkek müşterilerin rahatsız edici davranışlar sergilediği” yönündeki iddiasının genellemeye dayandığını belirtti. Gerekçede, geçmişteki bireysel davranışlardan hareketle tüm erkek müşterilerin potansiyel sorun kaynağı olarak değerlendirilmesinin cinsiyet temelli ön yargı oluşturduğu ifade edildi.
Sonuç olarak TİHEK, işletmenin ayrımcılık yapılmadığını ispatlayamadığına ve söz konusu uygulamanın ayrımcılık yasağını ihlal ettiğine hükmetti.
