BÜŞRA AKDAŞ
Atıl işgücü oranı Nisan 2025’te %32,2’ye çıkarak rekor kırdı. TÜİK verileri, klasik işsizlik oranının ötesinde derinleşen yapısal sorunlara ve istihdam piyasasındaki kırılganlığa işaret ediyor. Özellikle kadınlar ve gençlerde tablo endişe verici.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Nisan 2025'e ilişkin mevsim etkisinden arındırılmış işgücü verilerini yayımladı. Veriler, şu ana dek paylaşılan atıl işgücü oranları içinde en çarpıcı seviyelerden birine işaret ediyor.
İŞSİZLİK ORANI %8,6’YA YÜKSELDİ
Nisan 2025 itibariyle işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,6 puan artışla %8,6 seviyesine yükseldi. Aynı ayda işsize dahil edilen kişi sayısı 203 bin artarak 3 milyon 63 bine ulaştı. Cinsiyete göre incelendiğinde, erkeklerde işsizlik oranı %7,1 iken kadınlarda %11,5 seviyesinde gerçekleşti. Genç işgücü piyasasında da tablo endişe verici: 15-24 yaş grubunda işsizlik oranı %15,7’ye yükseldi. Kadın gençlerde bu oran %23,7 ile dikkat çekiyor.

İSTİHDAM 316 BİN KİŞİ AZALDI
Aynı ayda istihdam edilenlerin sayısı 316 bin kişi azalarak 32 milyon 359 bin oldu. Bu gerileme ile istihdam oranı %48,8’e düştü. Erkeklerde bu oran %65,8, kadınlarda ise %32,2 olarak gerçekleşti. Veriler, istihdam piyasasında cinsiyet temelli yapısal farklılıkların korunduğuna işaret ediyor.
ATIL İŞGÜCÜ ORANI %32,2 İLE REKOR KIRDI
TÜİK’in yayımladığı verilerde en dikkat çekici başlık ise çeşitli bileşenlerden oluşan "atıl işgücü oranı" oldu. Zamana bağlı eksik istihdam, iş aramayan ama çalışmaya hazır olan potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan bu oran, Nisan 2025 itibariyle %32,2’ye yükseldi. Sadece klasik işsizlik oranına odaklanmak yerine bu daha kapsamlı göstergeye bakmak, iş piyasasındaki gerçek tabloyu görebilmek adına kritik önem taşıyor.

KADINLAR İÇİN HEM KATILIM HEM İSTİHDAM GERİLİYOR
Veriler, kadın işgücü piyasasındaki sorunları da gözler önüne seriyor. Kadınların işgücüne katılma oranı %36,4, istihdam oranı ise yalnızca %32,2. Erkeklerde bu oranlar sırasıyla %70,9 ve %65,8 ile çok daha yüksek seviyelerde. Bu durum, kadınlar için nitelikli iş olanaklarına erişimdeki yapısal sorunları ve cinsiyet temelli ayrışmanın sürekliliğini ortaya koyuyor.

HAFTALIK ÇALIŞMA SÜRELERİNDE BELİRGİN DÜŞÜŞ
Referans döneminde işbaşında olanların haftalık ortalama fiili çalışma süreleri bir önceki aya göre 1,2 saat azalarak 42,2 saate düştü. Bu düşüş, özellikle zamana bağlı eksik istihdamın yaygınlaştığının bir göstergesi olarak yorumlanabilir.

Nisan 2025 verileri, istihdam piyasasında hem niteliksel hem niceliksel sorunların derinleştiğini ortaya koyuyor. Atıl işgücü oranındaki sıçrama, işsizliğin klasik tanımının ötesinde daha yapısal bir krizle karşı karşıya olunduğuna işaret ediyor. Kadınlar, gencişi piyasası ve çalışma süreleri verileri ise ekonomideki daralmanın sosyal yansımalarını gözler önüne seriyor.
PANDEMİDE BİLE BU RAKAMLAR GÖRÜLMEDİ
Ekonomist İnan Mutlu ise sosyal medya hesabı X'ten yeni verileri değerlendirdi. Pandemide bile bu oranın görülmediğini söyleyen Mutlu, "Tarihimizin en yüksek atıl işgücü oranına sahibiz" şeklinde konuştu.
Mutlu'nun konuyla ilgili açıklamaları şu şekilde:
"Alın size rasyonel politikalar... Tarihimizin en yüksek atıl işgücü oranına sahibiz. Pandemi de bile yüzde 32 oran görülmemişti. Şimşek döneminde neredeyse 10 puanlık artış var... İnsanların umutları dahi tükendi..."
Alın size rasyonel politikalar...
— inan mutlu (@inanmutlu1) May 30, 2025
Tarihimizin en yüksek atıl işgücü oranına sahibiz.
Pandemi de bile yüzde 32 oran görülmemişti.
Şimşek döneminde neredeyse 10 puanlık artış var...
İnsanların umutları dahi tükendi... pic.twitter.com/Bq6CgwyDE8
