İstanbul’da meydana gelen 6.2’lik depremi öncesinde tahmin eden uzman isimden şimdi de yeni açıklamalar geldi. Bu sefer de Ege ve Akdeniz’i sallayan depreme ilişkin yorum yaptı. İşte konuya ilişkin detaylar…
ZEYNEP ORHAN
Daha önce 23 Nisan'da İstanbul'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremi önceden nokta atışı yaparak bilen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu sabaha karşı Ege ve Akdeniz'i sarsan 6,0 büyüklüğündeki depremle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Ünlü jeolog, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Bugün Güney Ege'de gerçekleşen 6 büyüklüğündeki deprem hakkında. (Açıklama görsellerde?)" ifadelerini kullanarak, depremin kaynağı ve mekanizmasına dair teknik analizlerini içeren harita ve şemalar paylaştı.
DEPREM HANGİ FAY HATTINDA VE NASIL OLUŞTU?
Prof. Dr. Üşümezsoy'un paylaştığı görsellerdeki açıklamalara göre, Akdeniz'de Rodos-Karpathos hattı boyunca uzanan makaslama fay zonunda 6 büyüklüğünde bir yanal atımlı deprem meydana geldi. Bu deprem, bölgedeki aktif kuşağın Girit'in güneyinden gelerek kuzeydoğuya doğru uzanan bir makaslama zonunda gerçekleşti.
Üşümezsoy, bu makaslama zonunun güneyde Strabo ve Pliny makaslama zonlarıyla tanımlandığını belirtiyor. Girit'in güneyindeki makaslama zonu olan Ptolemeus'un iken, bu depremin olduğu son Pliny zonuna denk düştüğünü vurguluyor.
BÖLGESEL TEKTONİK VE FAY MEKANİZMASI
Bölgenin Akdeniz'in tektoniğine ve verilere dayalı sismik kesitlere göre, Akdeniz ortasında Akdeniz ridgeni (sırtı) olarak güneyde Libya kıyısına doğru bindiren, kuzeyde ise kuzeye doğru bir bindirme kuşağı içinde Akdeniz tabanındaki tabakaların iki yönlü bir yükselme yaptığını ifade ediyor. Buna karşılık Rodos'un güneyinde Rodos çukuru, Fethiye çukuruna doğru giden yanal atımlı bir sistem oluşturduğunu belirten Üşümezsoy, bu depremin de bu yanal atımlı sistem üzerinde, Pliny makaslama zonu diye tanımladığı Karpathos ile Rodos arasındaki yanal atımlı fayda oluşan bir deprem olduğunu açıklıyor.
Depremin merkez üssünün Karpathos adasının güneyinde yer aldığını ve yapı olarak bu bölgede faylanmanın bir Karpathos kuzeye doğru giden bir kuşakla, diğeri ise Rodos'un güneyinden Fethiye Körfezi'ne doğru giden bir fay hattı olduğunu belirtiyor.
EGE'NİN KARMAŞIK FAY SİSTEMİ VE DÖNME HAREKETİ
Prof. Dr. Üşümezsoy, paylaştığı bir diğer harita üzerinde Pliny hattı, Rodos-Karpathos güneyi ve kuzeye doğru Karpathos hattı, Bodrum-Gökova fayı ve Kos fayı gibi yapıların birlikte görüldüğünü, kuzeyinde ise Sisam ve İkarya fayının yer aldığını işaret ediyor. Bu durumun, Ege'nin adalarının saatin tersi yönünde dönmesiyle ortaya çıkan bir olgu olduğunu vurguluyor. Bu dönme hareketinin en güneyinde ise Rodos çukurluğu makaslama zonunun bulunduğunu, Akdeniz yitiminin (subdüksiyon) güneye doğru gerilemesiyle açılan Rodos çukurluğunun daha sonra bu makaslama zonuyla kesilerek bugünkü aktif fayları oluşturduğunu ifade ediyor.
Son olarak, fay çözümüne dair paylaştığı bir şemada, yaklaşık Doğu-Batı yönlü sıkıştırma ve Doğu-Kuzeydoğu doğrultulu bir yanal atımlı fay sistemi geliştiğini belirtiyor.
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'un bu detaylı analizleri, bölgedeki sismik aktivitenin karmaşıklığını ve devam eden tektonik hareketleri bir kez daha gözler önüne seriyor. Vatandaşların deprem bilinciyle hareket etmesi ve yetkililerin uyarılarını dikkate alması büyük önem taşıyor.