Aydınlık bir gelecek hayaliyle yola çıkan Şerife Yurdakul’un hikâyesi, yalnızca üretimin değil, aynı zamanda direncin de simgesi. Kayseri’nin Hacılar ilçesinde yaşayan Yurdakul, çocuklarına destek olabilmek için başladığı arıcılık serüveninde hem hastalığıyla mücadele etti hem de kadın olmanın getirdiği sosyal engelleri aşmaya çalıştı.
ARICILIĞA ÇOCUKLARI İÇİN BAŞLADI
Yaklaşık 6 yıl önce çocuklarının sağlıklı beslenmesi ve üniversite okuyan kızına destek olabilmek amacıyla 5 kovan arı ile yola çıkan Şerife Yurdakul, bugün 50 kovana ulaşan bir üretici haline geldi. Arıcılığa önce evinin bahçesinde başlayan Yurdakul, çevresel kaygılar nedeniyle faaliyetini ormanlık bir alana taşıdı. Gerekli izinleri alarak daha doğal bir ortamda üretime devam eden Yurdakul, bu süreçte birçok zorlukla yüzleşti.

LENF KANSERİYLE MÜCADELE ETTİ, PES ETMEDİ
Geçtiğimiz yıl üçüncü evre lenf kanseri teşhisi konan Yurdakul, hem tedavi sürecini hem de üretimini aynı anda yürüttü. Arıların ve doğanın iyileştirici gücüne inandığını söyleyen Yurdakul, “Evde oturmak yerine üretmeye devam ettim. Arılarla uğraşmak beni hayata bağladı” diyerek duygularını dile getirdi. Kemoterapi sürecinde tükettiği polenli bal ve doğal ürünlerin sağlığına katkı sağladığını da ifade etti.
RESMİ BELGELERİ OLMASINA RAĞMEN ENGELLERLE KARŞILAŞTI
Arıcılığını tüm yasal belgeleriyle sürdüren Şerife Yurdakul, üretim sahasını taşıdıktan sonra bazı çevrelerden gelen eleştiriler ve şikâyetlerle karşılaştı. Kadın olması nedeniyle dışlandığını belirten Yurdakul, "Resmi izinlerim olmasına rağmen hakkımda tutanak tutuldu, ihbarlar yapıldı. Suçum olmamasına rağmen kurumlarla mücadele etmek zorunda kaldım” dedi.

“ÜRETMEK İÇİN ÜNİVERSİTE ŞART DEĞİL”
Kadınlara ve özellikle annelere üretim çağrısında bulunan Yurdakul, “Eğitim elbette önemli ama üretmek için illa üniversite bitirmek gerekmiyor. Evde oturmak yerine çocuklarınız için bir şeyler yapın. Ben hem hastalığımla hem hayatla mücadele ediyorum. Ayaktayım, çünkü pes etmedim” diyerek herkesi azimle çalışmaya davet etti.
