Milyonlarca çalışanın gelecekteki emekli maaşını doğrudan etkileyen ve ilk bakışta anlaşılması zor bir durum, sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun tarafından gözler önüne serildi. Erdursun, SGK'ya ödenen prim tavanı artarken, bu yüksek primin emekli maaşına olan katkısının düştüğünü belirterek, çalışanların "daha çok ödeyip daha az alacağı" bir döneme girildiğini ifade etti.
RAKAMLARLA ŞAŞIRTAN GERÇEK: TAVAN ARTTI, MAAŞ KATKISI DÜŞTÜ

Özgür Erdursun, bu çelişkili durumu somut rakamlarla açıkladı:
- 2024 yılında, SGK tavanı olan 150.000 TL üzerinden prim ödeyen bir çalışanın emekli aylığına bunun katkısı aylık yaklaşık 450-500 TL artış sağlıyordu.
- 2025 yılında ise, SGK tavanı 195.000 TL'ye yükselmesine rağmen, bu tavandan prim ödeyen bir çalışanın emekli aylığına katkısı aylık yaklaşık 350 TL'ye düştü.
Yani, çalışanlar daha yüksek bir tavan üzerinden daha fazla prim ödemesine rağmen, emekli maaşlarına yansıyacak olan artış miktarı azalmış oldu.
PEKİ BU NASIL OLUYOR? İŞTE SİSTEMİN DÖRT ANA SORUNU

Erdursun, bu "ters köşe" durumun nedenlerini 2008 sonrası değiştirilen emeklilik sistemindeki sorunlara bağladı:
- Düşük Aylık Bağlama Oranı (ABO): Yeni sistemde aylık bağlama oranları çok düşük tutulduğu için, ödenen yüksek primler emekli maaşına aynı oranda yansımıyor.
- Yetersiz Güncelleme Katsayısı: Geçmiş yıllardaki kazançların bugünkü değere taşınmasını sağlayan güncelleme katsayısı, gerçek enflasyonu yansıtmadığı için eski primlerin değeri düşüyor.
- Taban Aylık Uygulaması: En düşük emekli aylığını belirli bir seviyeye tamamlama sistemi, yüksekten prim ödeyenlerin alacağı farkı törpülüyor.
- Tavan-Taban Farkının Eriyesi: Sonuç olarak, en yüksekten prim ödeyen ile en düşükten prim ödeyen arasındaki makas, emekli maaşlarına yeterince yansıtılamıyor.
Özgür Erdursun, bu durumu, "Yüksek kazanç → Yüksek prim → Düşük katkı → Düşük motivasyon" şeklinde özetleyerek, sistemin yüksek prim ödemeyi teşvik etmediğini ve adaletsiz bir yapı oluşturduğunu belirtti.
