Burdur’un 56 yaşındaki esnafı Üzeyir Çetin, 40 yıldır sürdürdüğü çaycılık mesleğine, alışılmışın dışında bir anlam katıyor. 2007 yılında başlayan ve iş yerinin ön cephesini adeta bir sanat eserine çeviren bu sıra dışı koleksiyon, görenlerin ilgisini çekiyor. Müşterilerinin hangi markanın çayını içtiğini net olarak görmesi amacıyla başladığı yolculuk, 15 bin pakete ulaşan devasa bir tutkuya dönüştü. Çetin, Türkiye’de benzeri olmayan bu hobisiyle adından söz ettiriyor.
HOBİ OLARAK BAŞLADI 40 YILI DEVİRDİ
Çay ocağı işletmeciliğine 1985 yılında, sadece üç gün çalışıp çıkma düşüncesiyle bir hobi olarak başladığını belirten Üzeyir Çetin, bu işin kendisi için bir meslekten öte bir yaşam biçimi haline geldiğini anlatıyor. 40 yıldır severek yaptığı mesleğinde, 2007 yılında yeni bir heyecan arayışına girdi. İşletmesinde kullandığı çay paketlerini biriktirerek bir görsellik oluşturmayı düşünen Çetin, amacının en başta müşterilerin içtiği ürünün orijinalliğini görmesini sağlamak olduğunu ifade etti.

15 BİN PAKETLİK DEV KOLEKSİYON
Çetin’in 18 yıl boyunca gösterdiği sabır ve titizlikle oluşturduğu koleksiyonu, bugün itibarıyla yaklaşık 15 bin farklı çay paketine ulaştı. Sadece tek bir markanın çay poşetlerini biriktirdiğini belirten Çetin, koleksiyona başladığı günden bu yana tek bir paketi bile dışarı atmadığını vurguladı. İşletmesinin cephesinde sergilenen bu paketler, hem müşteriler için dikkat çekici bir dekorasyon hem de bir güven oluşturuyor.
KOLEKSİYONA GELEN TEKLİFLERE DİRENİYOR
Üzeyir Çetin’in bu eşsiz koleksiyonu, doğal olarak meraklıların ve koleksiyonerlerin dikkatini çekiyor. Çetin, zaman zaman paketleri satın almak isteyenlerin dahi kapısını çaldığını belirtti. Ancak usta çaycı, bu teklifleri kesinlikle reddettiğini söyledi. Çetin, red gerekçesini açıklarken, art niyetli kişilerin bu paketleri kullanarak piyasada kaçak çay üretme potansiyelini düşündüğünü, bu nedenle koleksiyonunun güvenliğini korumak için satış yapmadığını ifade etti.

TÜRKİYE'DE BAŞKA YAPAN YOK
Çetin, çay paketi koleksiyonu gibi spesifik bir hobiye sahip başka birini tanımadığını belirterek, koleksiyonunun Türkiye’de bir ilk olabileceğini düşünüyor. Koleksiyonu görenlerin genelde şaşkınlık ve ilgiyle yaklaştığını, bunun bir görsellik ve güzellik kattığını ifade eden Çetin, mesleğine devam ettiği sürece koleksiyonunu büyütmeye devam edeceğini ve bu tutkusunu asla bırakmayacağını dile getirdi.
