Emekli büyükelçi Namık Tan, İsrail-İran çatışmasının Türkiye’ye etkilerine dikkat çekerek, “Bu savaşın, iktidarın başladığını ve yaz bitmeden sonuçlanacağını iddia ettiği PKK'nın silah bırakma sürecini de etkileyeceğini, hatta durduracağını öngörmek aklın gereğidir” dedi. Tan, İran’ın hava savunma zaafına ve Netanyahu’nun saldırılarının İsrail toplumunda geniş destek bulduğuna da işaret etti.
Emekli büyükelçi ve CHP 28. Dönem Milletvekili Namık Tan, İsrail ile İran arasında artan çatışmalara ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Tan, sivil ölümlerin İsrail’deki siyasal etkisinin İran’a kıyasla çok daha büyük olduğunu belirtirken, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun İran’a saldırılarının yalnızca destekçileri tarafından değil, toplumun geniş kesimlerince olumlu karşılandığını ifade etti.
"İRAN'IN SAVUNMA KAPASİTESİ NEREDEYSE SIFIRLANDI"
Tan, İsrail’in, İran’daki son saldırılarında Devrim Muhafızları Ordusu İstihbarat Şefi’nin yardımcısını öldürmesinin ardından “İran’ın istihbarata karşı koyma ve hava savunma yeteneklerinin neredeyse sıfırlandığı” yorumunu yaptı. Saldırılarda nükleer kapasitenin doğrudan hedef alındığını belirten Tan, Natanz tesisinin devre dışı kaldığını, Fordo’ya yönelik saldırı için ise İsrail’in ABD’den destek istediğini aktardı.
“İsrail’in envanterinde ne ABD yapımı sığınak delici mühimmat ne de bunları taşıyacak ağır bombardıman uçağı var” diyen Tan, İsrail’in bu nedenle Washington’u doğrudan sürece dahil etmeye çalıştığını vurguladı.
"TRUMP İRAN'I ROMA BARIŞI’NA ZORLUYOR"
Tan, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’daki lider kadronun hedef alınmasına karşı çıkmasını ise şu sözlerle değerlendirdi: “ABD’nin İran’ı halen kol bükerek İran’ı nükleer kapasiteden tümüyle vazgeçtiğini ilan etmeye ve bir tür ‘Roma Barışı’na razı gelmeye zorlaması.” Tan, bu amaç doğrultusunda Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i devreye soktuğunu, ancak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bu sürece karşı çıktığını, Fransa’ya bu yönde bir talep gelmediğini açıkladığını belirtti.
Tan’a göre Macron’un tavrı, “Avrupalıların küresel siyasette ne denli etkisiz kaldıklarının” bir göstergesi.
"İRAN YALNIZLAŞTI, HİZBULLAH DESTEĞİNİ ÇEKTİ"
Tan, İran’ın uzun süredir yürüttüğü diplomasi yöntemlerinin başarısız olduğunu savundu ve şu değerlendirmeyi yaptı: “İran’ın ‘müzakere için müzakere’, ‘zaman kazanmak için müzakere’, ‘ipe un serme’ olarak görülebilecek diplomasi yaklaşımının stratejik olarak nasıl yanlış çıktığı da anlaşıldı.”
Hizbullah’ın da bu süreçte İran’la mesafeli durduğunu kaydeden Tan, “Şimdi Hizbullah da -deyim yerindeyse- İran’ın telefonlarına çıkmıyor” dedi. Tan, İran’ın Irak’taki hava sahasını kullanma çabalarının da Irak’ın teknik kapasitesi ve siyasal irade eksikliği nedeniyle sonuçsuz kaldığını ifade etti.
“Görülebilir gelecekte İran’da rejim değişikliği gerçekleşmeyeceğine ve ABD’nin İsrail’e desteği kesilmeyeceğine göre İsrail’in İran’a saldırısı genişleyerek süreceğe benziyor” diyen Tan, çatışmanın yalnızca İran’ın nükleer faaliyetleriyle sınırlı kalmayacağını, bölgesel düzeyde daha büyük yansımaları olacağını vurguladı.
"PKK SÜRECİ DE BU SAVAŞIN GÖLGESİNDE KALABİLİR"
Değerlendirmesinin sonunda Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren bir noktaya işaret eden Tan, çatışmanın yalnızca bölgesel değil, yerel siyasal süreçleri de etkileyeceğini ifade etti: “Bu savaşın iktidarın başladığını ve yaz bitmeden sonuçlanacağını iddia ettiği PKK'nın silah bırakma sürecini de etkileyeceğini hatta durduracağını da öngörmek aklın gereğidir.”
İSRAİL SALDIRISINA İLİŞKİN GÜNCEL DEĞERLENDİRME
— Namık Tan (@NamikTan) June 16, 2025
İsrail'in en zayıf tarafı kendi nüfusu 10M'dan azken, İran'ınkinin 90M'dan fazla olması. Siyasal sistemi de İran'dan çok farklı olduğu için sivil can kayıpları görece az gözükse de siyasal etkisinin çok daha büyük olması…