SP'li Necmettin Çalışkan, TBMM'de yaptığı konuşmada Siber Güvenlik Yasası başta olmak üzere son dönemde çıkarılan düzenlemelerin Türkiye'yi otoriter bir yönetime sürüklediğini savundu. Çalışkan, bu yasaların hukuk devleti ilkelerini ihlal ettiğini ve bireysel özgürlükleri tehdit ettiğini belirterek sert tepki gösterdi.
Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, hükümetin çıkardığı yeni düzenlemelere dikkat çekerek, Siber Güvenlik Yasası, Devlet Denetleme Kurumu (DDK) yetkileri, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) düzenlemeleri ve etki ajanlığı yasasını sert bir dille eleştirdi. Çalışkan, bu düzenlemelerin Türkiye’yi hukuk devleti normlarından uzaklaştırarak otoriter bir rejime doğru sürüklediğini savundu.
“SİBER GÜVENLİK YASASI’NIN YETKİLERİ SINIRSIZ”
TBMM Genel Kurulu’nda konuşan Çalışkan, Siber Güvenlik Yasası’nın henüz Meclis’te görüşülmeden Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle fiilen hayata geçirildiğini belirtti. Siber Güvenlik Başkanlığı’nın kuruluşunun tamamlandığını ve yetkililerin atanmaya başladığını vurgulayan Çalışkan, bu durumun TBMM’nin yasama yetkisinin yok sayıldığını gösterdiğini söyledi.
"YARGI DEVRE DIŞI, HUKUK RAFLARDA"
Çalışkan, konuşmasında hükümetin son dönemde çıkardığı yasaların hukuk devleti ilkelerini ihlal ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
Devlet Denetleme Kurumu’na (DDK) geniş yetkiler verilerek müfettişlerin herhangi bir memuru görevden alma, ihraç etme ve kamu yönetimine müdahale etme yetkisi sağlandı.
TMSF’ye verilen yetkilerle şirketlere kayyım atanmasının önü açıldı ve şirket varlıkları üzerinde sınırsız tasarruf yetkisi verildi.
Etki ajanlığı düzenlemesiyle, düşüncelerini ifade eden bireyler hedef haline getirildi.
Siber Güvenlik Yasası’yla, dijital ortamda güvenlik sağlamak yerine bireylerin daha fazla kontrol altına alınmasını amaçlayan bir sistem kuruldu.
Çalışkan, bu düzenlemelerin mevcut hukuk sistemini fiilen devre dışı bıraktığını belirterek, bürokrasinin yargının yerine geçtiğini vurguladı.
"TÜRKİYE ANORMAL BİR REJİME DOĞRU GİDİYOR"
Çalışkan, çıkarılan yasalarla bireysel özgürlüklerin, hukukun üstünlüğünün ve anayasal güvencelerin ortadan kaldırıldığını ifade ederek şu uyarıyı yaptı:
“Milletvekilleri hakkında fezlekeler hazırlanırken, kayyım olarak atanan memurlar dokunulmazlık zırhıyla olağanüstü yetkilerle donatılıyor. Siber güvenlik yasası, dijital ortamda güvenliği sağlamak yerine vatandaşları daha fazla baskı altına almayı amaçlayan bir sistem haline dönüştürülmüş durumda. Bu yasa, hukuku tamamen rafa kaldırıyor, hakimi ve yargıyı devre dışı bırakıyor. İnsan haklarına aykırı olan ve Anayasa’ya birçok açıdan muhalif olan bu düzenlemenin derhal geri çekilmesini talep ediyoruz.”
Çalışkan’ın açıklamaları, hükümetin son dönemde çıkardığı yasaların otoriterleşmeye yönelik bir adım olup olmadığı yönündeki tartışmaları yeniden alevlendirdi.
