Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Ulusal Eğitim İstatistikleri bültenini yayımladı. Genel tabloda yükseköğretim oranlarının yükseldiği ve ortalama eğitim süresinin arttığı görülse de, ayrıntılar ciddi yapısal sorunlara işaret ediyor. Eğitimdeki eşitsizlikler, toplumsal sınıflar ve bölgeler arasında derinleşmeye devam ediyor.
TÜRKİYE HÂLÂ OECD ORTALAMASININ ALTINDA
25-34 yaş grubunda yükseköğretim mezun oranı 2024 itibarıyla %44,9’a çıktı. Ancak OECD ortalamasının (%47,4) gerisinde kalındı. Güney Kore’de bu oran %69,6 iken, Türkiye’nin hâlâ birçok gelişmiş ülkenin altında seyretmesi dikkat çekiyor.
Kadınların ortalama eğitim süresi 2024’te 8,8 yıl ile erkeklerin (10,2 yıl) gerisinde kaldı. Son yıllarda iyileşme sağlanmış olsa da cinsiyet temelli fark kapanmıyor. Bu durum, kadınların özellikle kırsal bölgelerde eğitime erişimde hâlâ çeşitli engellerle karşılaştığını gösteriyor.
DOĞU İLE BATI ARASINDA YILLARDIR KAPANMAYAN MAKAS
Ankara, İstanbul ve Eskişehir gibi illerde ortalama eğitim süresi 10 yılın üzerine çıkarken; Ağrı, Muş, Şanlıurfa ve Van gibi illerde bu süre hâlâ 8 yılın altında. Ağrı’da 25 yaş ve üzeri bireylerin ortalama eğitim süresi sadece 7,5 yıl. Veriler, bölgesel kalkınma ve eğitime erişimdeki uçurumun sürdüğünü ortaya koyuyor.
Eğitim süresindeki artış oranlarına bakıldığında, İstanbul, İzmir ve Ankara gibi şehirler son 10 yılda en az gelişme gösteren iller arasında yer aldı. Örneğin Ankara’da bu oran sadece %13,7 artarken, Şırnak gibi doğu illerinde %51,6’ya ulaştı. Ancak bu artışlar bölgesel eşitsizliği telafi etmekten hâlâ uzak.
Annesi yükseköğretim mezunu olan bireylerin %84,4’ü üniversite eğitimi alırken, annesi sadece ilkokul mezunu olanlarda bu oran %28,7’ye düşüyor.
