Türkiye'nin son yıllarda atılım yaptığı savunma sanayii, havacılık, otomotiv ve rüzgar enerjisi gibi yüksek teknoloji gerektiren alanların ortak bir sorunu var: Kompozit malzeme ve kalıp teknolojilerinde uzmanlaşmış nitelikli tekniker eksikliği. Bu kritik ihtiyaca cevap vermek üzere Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) onayıyla Yalova Üniversitesi'nde başlatılan bu yeni program, tam da bu açığı kapatmayı hedefliyor. Program, aynı zamanda Türkiye'nin tekne ve yat üretim merkezlerinden biri olan Yalova'daki yerel sanayinin de en büyük sorununa çözüm olacak.

EĞİTİM MODELİ: 3 DÖNEM OKUL, 1 DÖNEM MAAŞLI STAJ
Çınarcık Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İzzet İsmail Dur, programın ezber bozan bir eğitim modeline sahip olduğunu belirtiyor. "3+1 eğitim modeli" olarak adlandırılan sisteme göre, programa kabul edilen 30 öğrenci, üç dönem boyunca modern üretim tekniklerini donanımlı atölyelerde birebir uygulayarak öğrenecek. Son bir dönemde ise öğrenciler, anlaşmalı firmalarda tam zamanlı ve maaşlı staj yaparak doğrudan sektörün içinde pişecekler. Dr. Dur, "Bu program yüzde 100 istihdam garantili. Üç artı bir eğitim modeline dayalı bir program. Öğrenciler üç dönem eğitim, bir dönem sadece staj görüyor. Bu staj esnasında tabi bir ücret geliri de elde ediyor. Fiber tekne ve kompozit kalıp olmak üzere iki bölüm. Çınarcık fiber tekne üretiminde Türkiye'nin önde gelen ilçelerinden biri. Buna bağlı olarak burada bir sanayi ekosistemi var. Biz bu ekosistemi geliştirmek, büyütmek, onları hızlandırmak, teknolojik olarak ileriye taşımak istiyoruz. Aynı zamanda kompozit teknolojisinde de ilçeye yeni yatırımların alınması noktasında da bir etkimizin olmasını istiyoruz." diyerek mezunların işsiz kalma ihtimalinin olmadığını vurguladı.
SANAYİCİLER UMUTLU: "PERSONEL EKSİĞİ İHRACATI ENGELLİYORDU"
Programın açılması, en çok da bölgedeki tekne ve yat üreticilerini sevindirdiğini belirten Dur şöyle konuştu:
"Savunma sanayisinden uçak teknolojilerine, hava savunmadan rüzgar türbinleri gibi aklınıza gelebilecek her alanda kompozit kalıp teknolojileri iş yapıyor. Bu noktada biz bu istihdam açığına mümkün olduğu kadar katkı sunmak istiyoruz. Hem milli gelir hem eleman istihdamı noktasında destek olma hedefimiz var. Şu an zaten sektörde ciddi bir istihdam açığı var. Üreticilerle bire bir ilişki içerisindeyiz. Eğitim planımız masa başında alınmış bir plan değil, sektörün ihtiyacı doğrultusunda belirlendi. Yine hoca istihdamımız da bu doğrultuda oluyor. Dolayısıyla sektörün neye ihtiyacı varsa o insan kaynağına katkı sağlayacağız. Denizcilik sektöründe 10 milyar dolar ihracat 6 milyar dolara iniyor. Zaten üreticilerle konuştuğumuz zaman ihracata yetişememelerinin sebebi personel eksikliği. Biz buradaki personel eksikliğini giderdiğimiz zaman daha fazla ihracat kalemi olacak. Şu an Türkiye'nin ilk ve tek programı bu."

10 yıldır tekne üreten Şehmus Güzelyıldız, personel kalitesinin artmasıyla ihracatlarının da artacağını söylerken, 1940'tan beri sektörde olan bir firmanın temsilcisi Alper Koç ise, "Açıkçası biz bölümün açılmasına çok sevindik. Sektör olarak kalifiye personel sıkıntısı yaşıyoruz. Bu bölümün bize artıları olacak. Sonuçta öğrencilerimiz burada staj görecek ve biz finalde eğitimini tamamlamış kalifiye personellerle daha iyi hizmet vereceğimize inanıyoruz." dedi.
