Türkiye'nin yaşlanan nüfusu, bir yandan temel gıda ürünlerine ucuza ulaşmak için uzun kuyruklarda mücadele ederken, diğer yandan da hayatlarını sürdürebilecekleri barınma ve temel ihtiyaç kriziyle karşı karşıya kalıyor. Zorlu ekonomik şartlara karşı direnmekte zorlanan yaşlılar çareyi huzurevlerinde buluyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan gelen son veriler, yaşanan büyük krizi ve "huzurevi bekleme listesi" gerçeğini gün yüzüne çıkardı.
BEKLEYEN YAŞLI SAYISI 11 BİNİ GEÇTİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Bekir Başevirgen’in CİMER üzerinden yaptığı bilgi edinme başvurusuna Bakanlığın verdiği yanıt, tablonun vahametini gözler önüne serdi. Resmi kayıtlara göre, Haziran 2025 itibarıyla Türkiye genelinde huzurevlerine yerleşmek için sıra bekleyen yaşlı vatandaşların sayısı tam 11 bin 57’ye ulaştı. Bu rakam, barınma krizinin boyutunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
KAPASİTE YETERSİZ KALIYOR
CHP'li Başevirgen'in açıklamasına göre, Türkiye genelinde faaliyette olan 171 kamu huzurevinin toplam kapasitesi 18 bin civarındadır. Ancak deprem gibi çeşitli nedenlerle boşaltılan ve tadilatı süren kurumlar nedeniyle bu kapasitenin tamamı kullanılamıyor. Huzurevlerinin yaklaşık yüzde 83'ü aktif hizmet verebiliyor. Başevirgen, başvuru sayılarındaki yıllık artışa da dikkat çekerek, 2024 yılında 10 binden fazla başvuru yapılırken, 2025 yılının ilk altı ayında bu sayının şimdiden 5 bini aştığını ve bekleme listesinin 11 bine ulaştığını vurguladı. Bu durumun, modern bir sosyal devlet anlayışıyla kesinlikle bağdaşmadığını belirtti.
BAŞVURANLAR KRİZİN ACİLİYETİNİ GÖSTERİYOR
Huzurevlerine başvuruda bulunan yaşlı vatandaşların yaş ortalamasının 77 olması, sorunun sadece sayısal bir yetersizlikten ibaret olmadığını, aynı zamanda ivedi bir insani kriz olduğunu gösteriyor. Bu yaş grubundaki insanların barınma ve bakım gibi temel ihtiyaçlarının hızla karşılanması hayati önem taşıyor.
Milletvekili Başevirgen, yaşlıların bu kararı tamamen gönüllü ve keyfi bir tercih olarak yapmadığını öne sürdü. Başevirgen, esas nedenin, ülkedeki ekonomik koşullar ve iktidarın sosyal politikalardaki yetersizliği olduğunu belirtti. Açlık sınırının altında kalan yetersiz emekli maaşları ve hızla artan fahiş kira bedelleri nedeniyle emeklilerin barınma kriziyle boğuştuklarını ifade etti.
KİRASINI ÖDEYEMİYOR
Kirasını dahi ödeyemeyen, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan yaşlıların son çareyi huzurevlerinde aradığını vurguladı. Başevirgen, devletin temel görevinin yaşlıların ihtiyaçlarına uygun, modern ve yeterli kapasitede huzurevleri inşa ederek onurlu bir yaşam sunmak olduğunu hatırlattı.
