Siyasal İletişim Uzmanı İbrahim Uslu konuk olduğu 'Bi' Karar Ver' programında seçim gündemini değerlendirdi. MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin seçimlere kendi parti logosuyla katılacağını duyurmasının ardından, Bahçeli'nin vermiş olduğu kararı yorumlayan Uslu, "BBP ve Yeniden Refah, seçime kendi logolarıyla girerken MHP'nin kendi logosuyla girmemesi MHP'ye yakışmıyordu" ifadesini kullandı.
SERKAN CAN BOZKURT
KARAR TV'de yayınlanan 'Bi' Karar Ver' programına Siyasal İletişim Uzmanı İbrahim Uslu konuk oldu. Seçimlere son 46 gün kala partilerin ve cumhurbaşkanı adaylarının kazanma şanslarını değerlendiren Uslu, Devlet Bahçeli'nin yapmış olduğu MHP'nin kendi logosuyla seçimlere gireceği açıklaması hakkında, "Yorumcuların 'MHP tek başına girerse baraj altında kalıyor' değerlendirmeleri de belli ki MHP'nin kararını etkiledi" dedi.
Aynı zamanda İbrahim Uslu, bugün yapılacak Kılıçdaroğlu ve İnce görüşmesiyle ilgili, "Sayın İnce'nin 'Doğru olan bizlerin iş birliği yapmasıdır' diyebileceğine ihtimal vermiyorum" ifadelerine yer verdi.
"MHP'NİN KENDİ İSMİYLE SEÇİME GİRMEMESİ GÜNDEME SORU İŞARETLERİNİ GETİRECEKTİ"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Genel Seçiminde, tüm seçim çevrelerinde olmak suretiyle üç hilal amblemiyle ve değerli milletvekili adaylarıyla demokratik mücadelesini yapacak, nihayetinde hak ettiği, layık olduğu, hasretle beklediği başarıya kesinlikle ulaşacaktır" ifadelerine yer vererek seçime parti logosuyla katılacaklarını belirtti.
İbrahim Uslu ise Bahçeli'nin açıklamasını şu sözlerle değerlendirdi. Uslu, "İşletmeler için müşteri sadakati ne kadar önemliyse partiler için de seçmen sadakati o kadar önemli. Siz kendi seçmeninizi başka partiye göndererek sadakat prensibini bozmuş oluyorsunuz. O yüzden partiler buna sıcak bakmıyor. BBP ve Yeniden Refah, seçime kendi logolarıyla girerken MHP'nin kendi logosuyla girmemesi MHP'ye yakışmıyordu. Kamu yardımlarından yararlanabilmek için de seçime kendi adınızla girmiş olmalısınız.
Cumhur İttifakı Protokolü'nde, 4 partinin ve genel başkanın imzası var. Bunun anlamı, 4 partinin her biri en az 41 ilde kendi listeleriyle yarışacak demek. İttifakın resmen ortağı olabilmeniz için en az 41 ilde kendi listenizi çıkarmanız gerekiyor. Yeniden Refah ve BBP kendi listeleriyle yarışa girerken, MHP'nin girmemesi soru işaretleri gündeme getirecekti. Yorumcuların 'MHP tek başına girerse baraj altında kalıyor' değerlendirmeleri de belli ki MHP'nin kararını etkiledi" dedi.
"ERDOĞAN YÜZDE 40-42 ARASINDA SIKIŞIP KALDI"
Cumhur İttifakı'nın oy oranlarını ve seçim öncesi partilerin seçmen potansiyelini değerlendiren İbrahim Uslu, "Kurumsal olarak kimliğinizi ve varlığınızı muhafaza edebilmelisiniz. Yeni partilerin hiçbirinin bir seçmeni yok. Şu an onlara oy verme niyetinde olan insanlar var. Çünkü o partilere oy verince seçmen olabiliyorsunuz.
Erdoğan ve Cumhur İttifakı son bir buçuk yıldır yüzde 40-42 arasına sıkışıp kaldı ve 42'yi aştığını biz hiç görmedik. Fakat o 42 Cumhur İttifakı'nın toplam oyu. İttifakın oyu Erdoğan'ın oyundan büyük oluyor. Niye? Çünkü MHP seçmeni milletvekilliği seçiminde kendi partisine oy veriyor fakat cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan'a oy vermiyor. Baktığımızda Kılıçdaroğlu ilk turda ipi göğüslüyor. Şayet ikinci tura kalırsa - bizde ikinci tur olmadı ama bazı ülkelerde var- araştırmalar ikinci tura en çok oyla girenin kazandığı bir istatistik mevcut" yorumunda bulundu
"İNCE 'DOĞRU OLAN BİZLERİN İŞ BİRLİĞİ YAPMASIDIR' DEMEYECEKTİR"
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Memleket Partisi Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce bugün görüşme gerçekleştirecek. Yapılacak görüşme öncesi İnce'nin oy potansiyeli hakkında konuşan Uslu, "Memleket Partisi'nin oy oranı kurulduğu günden beri yüzde 1'di. Mart ayında bir anda yüzde 5-6 arasına sıçradı. Belli ki bunun sebebi Millet İttifakı içinde yaşanan tartışma. Şimdi Millet İttifakı uzlaştı ve birlik içerisinde devam ediyor. Muharrem İnce'nin oy oranının önümüzdeki ay da devam edip etmeyeceğinden pek emin değilim.
Bir siyasetçi için siyasi gerçekliğin, sokaktaki gerçekliğin hiçbir önemi yoksa o siyasetçiden korkacaksın. Sayın İnce'nin 'Doğru olan bizlerin iş birliği yapmasıdır' diyebileceğine ihtimal vermiyorum" ifadelerini kullandı.
