SALİHA SULTAN
Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nün üniversite öğrencileri yaptığı bir araştırma Türk gençlerinin müzikle ilişkisine dair dikkat çekici sonuçlar sundu. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı ve sosyolog Melike Demir’in yürüttüğü, 72 üniversiteden 469 öğrenciyle gerçekleştirilen kapsamlı araştırmaya göre, her 10 gençten 9’u her gün müzik dinliyor, hatta bir kısmı günde 5 saatten fazla zamanını müziğe ayırıyor. Hiç müzik dinlemeyenlerin oranı ise yüzde 1,4’te kaldı. Araştırmaya göre, gençler müziği bir yaşam tarzı olarak benimserken, enstrüman çalmaya ve müzik üretmeye mesafeli duruyor.
Gençler, müziğe en çok cep telefonları üzerinden, kendi hazırladıkları çalma listeleriyle veya YouTube ve Spotify gibi platformlar aracılığıyla ulaşıyor. Araştırmada ayrıca, katılımcıların yüzde 66,4’ünün ders çalışırken veya farklı bir iş yaparken müzik dinlediği de ortaya çıktı. Yapılan araştırma, Türkiye’nin ve dünyanın müzik sahnesinden hem efsaneleşmiş hem de güncel isimlerin gençlerin kalbinde yer ettiğini de ortaya koydu. En çok sevilen Türk sanatçılar arasında Sezen Aksu, Cem Karaca, Barış Manço, Teoman, Mabel Matiz gibi isimler öne çıkarken; yabancı sanatçılarda ise Adele, Lana Del Rey, Rihanna, The Weeknd gibi isimlerin tercih edildiği görüldü.

FARKLI COĞRAFİ BÖLGELERDEN GENÇLERLE KONUŞULDU
Toplam 32 sorudan oluşan araştırmaya katılanların önemli bir kısmı İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerdeki devlet ve vakıf üniversitelerinde eğitim görüyor. Bunun yanı sıra İzmir, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Muş ve Rize gibi farklı coğrafi bölgelerden üniversite öğrencileri de araştırmaya dâhil edilirken, öğrencilerin yüzde 44,2’si metropolde, yüzde 38,8’i büyükşehirde ikamet ediyor. Cinsiyet dağılımı açısından değerlendirildiğinde, katılımcıların yüzde 66,2’sini kadınlar, yüzde 33,8’ini ise erkekler oluşturuyor. Araştırmayı değerlendiren ve gençlerin müzikle olan ilişkisini dinleyici pozisyonundan üretici pozisyonuna taşımanın önemine dikkat çeken Sosyolog Prof. Dr. Süleymanlı, “Sanat ve müzik kültürü yalnızca bireysel gelişimi desteklemekle kalmamakta, aynı zamanda toplumsal uyumun ve barışın inşasında da önemli bir rol üstlenmektedir” dedi.
TÜRK DÜNYASINA DA KULAK KABARTIYORLAR
Araştırma bulguları, gençlerin sadece batıya değil, Türk dünyasının zengin melodilerine de kulak verdiğini ortaya koyuyor. Öğrencilerin yüzde 44,7’si Türk Cumhuriyetlerine ait müzikleri dinlediğini belirtirken, yüzde 34,1’lik bir kesim bu müziklerle önceden karşılaştığını fakat bunun farkında olmadığını ifade ediyor. Katılımcıların yüzde 36’sı Azerbaycan kökenli sanatçıları dinlediklerini belirtirken, Kazakistan (yüzde 5,1), Özbekistan (yüzde 2,2) ve Kırgızistan (yüzde 1,6) kökenli sanatçılar daha sınırlı bir dinleyici kitlesine ulaşabiliyor. Gençlerin en çok dinledikleri sanatçılar arasında Azerbaycan’ın ünlü ses sanatçıları Raşid Behbudov ve Şevket Alekberova ile Kazakistan’dan güçlü sesiyle dünya çapında ün kazanan Dimash Kudaibergen öne çıkıyor. Araştırma kapsamında katılımcılara yöneltilen “Sizce Türk toplumunun müzik kültürü ne düzeyde?” sorusu, gençlerin bu alandaki öznel değerlendirmelerine ışık tuttu. Katılımcıların yüzde 60,7’si müzik kültürünün orta seviyede olduğunu ifade ederken, toplumun müzik kültürünü yüksek düzeyde bulanların oranı yüzde 20,9’da kaldı.
ENSTRÜMANLA TEMAS NEREDEYSE SIFIR
Araştırmadan ortaya çıkan çarpıcı bulgular şöyle:
POP, ROCK VE RAP ÖNE ÇIKTI: Katılımcıların en çok tercih ettiği Türkçe müzik türleri arasında pop, rock ve rap; yabancı müzikte ise Batı popu, rock, klasik müzik, tekno ve caz öne çıkıyor.
YÜZDE 71,3’Ü ENSTRÜMAN ÇALMIYOR: Katılımcıların yüzde 71,3’ü herhangi bir enstrüman çalmadığını, yüzde 63,7’si ise herhangi bir müzik eğitimi almadığını belirtti.
YOUTUBE VE SPOTIFY’DAN DİNLİYORLAR
Gençler, müziğe en çok cep telefonları (yüzde 40,9) üzerinden, kendi hazırladıkları çalma listeleriyle veya YouTube (yüzde 28,3) ve Spotify (yüzde 17,7) gibi platformlar aracılığıyla ulaşıyor.
HER RUH HALİNDE DİNLİYORLAR, MEKAN FARK ETMİYOR
Öğrencilerin hangi duygu durumunda müziği tercih ettiklerine ilişkin veriler, büyük çoğunluğun (yüzde 81,3) çeşitli ruh haline göre müzik dinlediğini ortaya koydu. Bunun dışında katılımcıların yüzde 8,9’u müziği özellikle rahat olduğu zamanlarda tercih ederken, daha küçük bir grup da müziği mutlu, sinirli ya da sıkkın olduğu zamanlarda dinlediğini belirtti.Araştırma kapsamında elde edilen veriler, katılımcıların yüzde 52,6’sının müzik dinlemek için özel bir ortam seçmediğini ortaya koydu.
ŞARKI SEÇİMİNDE DUYGULAR BELİRLEYİCİ
Araştırma bulguları üniversiteli gençler için müzik yalnızca bir arka plan sesi değil; duyguların dili, kimliğin aynası ve iç dünyayla kurulan en güçlü bağ olduğunu gözler önüne seriyor: Katılımcıların yüzde 35,1’i, müziği ‘duygu yoğunluğu’ ile özdeşleştiriyor. Yüzde 18,2’si ‘bir yaşam tarzı’ olarak tanımlarken, yüzde 17,1’i için ‘eğlence’ aracı. Yüzde 12,5’lik bir kesim için ‘dinlenme ve gevşeme’, Yüzde 8,4 için ise ‘huzur’ anlamına geliyor.
ENSTRÜMANLA TEMAS NEREDEYSE YOK
Araştırmaya katılanların tam yüzde 80,2’si herhangi bir enstrüman çalmadığını belirtt. Enstrüman kullananlar ise gitar (yüzde 7,6), piyano (yüzde 4,1) ve saz (yüzde 1,1) gibi enstrümanları sıraladı. Daha önce hiçbir enstrüman eğitimi almayanlar yüzde 63,7 ile daha yaygınken, eğitim kurumlarında alanlar yüzde 14,1, özel ders alanlar ise yüzde 10 olarak tespit edildi. Yüzde 7,3’lük bir kısım ise kendi emekleriyle enstrüman çalmayı öğrendiğini söyledi.
‘TÜRK MÜZİĞİ DİNLEMEM’ DİYENLER SADECE YÜZDE 3
Katılımcıların yüzde 17,1’i pop dinlemeyi tercih ederken, rock müziğini tercih edenlerin oranı yüzde 10 olarak belirlendi. Rap (yüzde 4,6), Türk sanat müziği (yüzde 4,1) ve Türk halk müziği (yüzde 3) gibi türler ise daha düşük oranda temsil edildi. Türkçe müzik dinlemediğini belirtenlerin oranı da (yüzde 3) oldukça düşük düzeyde kaldı. Yabancı müzik tercihlerinde ise Batı pop müziği yüzde 36,9 ile ilk sırada yer aldı.
AİLE İLE PAYLAŞIM DÜŞÜK
Araştırma verileri, üniversite öğrencilerinin müziği daha çok arkadaş çevresiyle paylaşırken, aile ortamında bu etkileşimin oldukça sınırlı kaldığını gösteriyor. Katılımcıların yüzde 34,4’ü arkadaşlarıyla yılda birkaç kez müzik etkinliklerine katıldığını belirtirken, bu etkinliklere sık sık gidenlerin oranı yüzde 17,3’te kaldı. Buna karşılık, ailesiyle birlikte yılda birkaç kez etkinliğe gidenlerin oranı yüzde 8,4, sık gidenlerin oranı ise yalnızca yüzde 1,9 gibi oldukça düşük bir seviyede. Öğrencilerin yüzde 32,2’i hiçbir müzik etkinliğine katılmadığını ifade etti. “Ailenizle birlikte söylediğiniz bir şarkı var mı?” sorusuna sadece yüzde 38,9’u “evet” yanıtını verirken, yüzde 59’u aile içinde böyle bir müzik paylaşımının hiç yaşanmadığını söyledi.
