ÜRÜN DİRİER, [email protected]
İstanbul’da tarihi camilerin önünden geçerken, avlunun yola bakan tarafında, hemen herkesin eski zamanlarda sebil olduklarını sandığı yapılar vardır. Bir kısmı kafe, restaurant, büfe ya da diyanet yayınlarının satıldığı kitapçılar olarak kullanılıyor bugün. Bir kısmı ise o kadar bile şanslı değil. Yıkık, dökük, unutulmuş ve harabe bir halde gün sayıyorlar. Tıpkı eski zamanlarda yaptıkları gibi… Çünkü aslında onlar, mekanik saatlerin henüz icat edilmediği tarihlerde zamanı ayarlama ve ‘eşref saati’ belirleme merkezi olarak çalışıyorlardı.