Bizim 'Yağmur Adam' hikayemiz

Bizim 'Yağmur Adam' hikayemiz

Otizmli kızını kabullenemeyen kocası ve oğluyla beraber yaşayan bir annenin bakış açısından anlatılan ‘Tut Yüreğimden Anne’ 16 Mart’ta gösterime giriyor. Filmde otizmin detaylarına inilirken bu rahatsızlığa sahip çocukların ve ailelerinin sorunları beyazperdeye yansıyor.

ERKUT TEZERDİ/İSTANBUL

Bir gelişim bozukluğu olan otizm teşhisi konulan kişilerin iletişimleri ve sosyal becerileri zayıf, davranışları tekrara dayanıyor, ilgi alanları ise kısıtlı. Ömür boyu süren rahatsızlığın belirtileri yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkıyor. Peki çocuğunuza uzmanlar tarafından otizm teşhisi konulsaydı ona karşı yaklaşımınız nasıl olurdu veya olması gerekirdi? Ya da ailenizin diğer üyeleri bu çocuğa karşı duygusuzca davransaydı ne yapardınız? 16 Mart’ta vizyona girecek ‘Tut Yüreğimden Anne’ filminde bu soruların yanıtları detaylarıyla izleyiciye aktarılıyor. Filmde otizmli bir çocuk ile ailesinin günlük hayatta karşılaştığı hem aile içi hem de toplumsal sorunlar dramatik bir hikâyeyle anlatılıyor.

18-03/14/cropped_content_tut-yuregimden-anne-16-martta-sinemalarda_liszt29nhbhc8mn.jpeg

Başrollerini Naz Elmas, Sermiyan Midyat, Janberk Nak ve Ela Şen’in paylaştıkları filmin oyuncu kadrosunda ayrıca Levent İnanır, Cem Sultan Karabulut, Barış Küçükgüler, Melda Arat da yer alıyor. Yönetmenliğini Burçin Aydın ile Bülent Aydoğan’ın yaptığı, senaryosu Gökhan Alan tarafından yazılan ‘Tut Yüreğimden Anne’nin yapımcılığı Yasemin Nak’a ait. Önceki akşam Cinemaximum Kanyon’da galası yapılan filmde evli çift Sibel ile Okan kızlarına otizm teşhişi konulunca adeta yıkılıyor. Ancak Sibel zaman içinde kızıyla olması gerektiği gibi ilgilenip her anında onun yakında olurken Okan durumu kabullenemiyor. Ergenlik çağındaki oğulları Yaman da kız kardeşine karşı çok sert davranıyor. Bazen onu sandalyeye bağlıyor, gitar çalmaya devam ediyor. Bu durum küçük kızın gelişimine zarar verdiği gibi ailenin bağlarını da yıpratıyor. Sibel ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrendikten sonra ise ailenin tüm kuralları daha da altüst oluyor. Büyük mücadele asıl o vakit başlıyor. ‘Tut Yüreğimden Anne’ zor koşullar altında aile olabilmenin öyküsü. Filmde Okan karakterini canlandıran Midyat, otizmle ilgili yıllar önce duyduğu bir sorunun kendisini çok etkilediğini belirterek “Şöyle bir soruydu: ‘Hepsinin engelleri farklı fakat hiçbiri sağlıklı olmayan sekiz çocuğa sahip bir kadın dokuzuncu çocuğuna hamile kalınca sizce ne yapmalı?’ Bu soruya verilen cevapların büyük bir kısmı kadının çocuğu aldırması yönündeydi. Oysa bu kadının dokuzuncu çocuğu Ludwig van Beethoven’dı. Beethoven diğer kardeşleri gibi bir otistikti. Bu hikâyeyi öğrendiğimden beri otistiklere dair toplumsal yaşantının zorlukları için hep bir şey yapılması gerektiğine inandım. Beethoven, Einstein, Mozart, Nietzsche, Tesla gibi bilinen birçok otistik deha var. Ancak ne üzücüdür ki otistik çocuğu olan aileler bu çocukların asosyal oluşlarından ötürü onlardan utanıyorlar. İlginçtir; özellikle de gelir ve eğitim seviyesi yüksek ailelerin, çocuklarının otistik olması halinde bu utancı daha çok yaşıyor ve yaşatıyor olması ise anlaşılmaz. Çünkü en büyük engel aklımızın bize oynadıkları ve toplumsal algılardır” diyor.

 

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN