Kanserin üç savaşçısı: Zerdeçal, brokoli ve oruç

Kanserin üç savaşçısı: Zerdeçal, brokoli ve oruç

Her hastalık için bitkisel içerikli tavsiyeler veren Prof. Dr. Canfeza Sezgin, zerdeçal ve brokolinin her kanser türüne karşı önemli bir etkiye sahip olduğunu söylüyor. Özelikle Almanya’da çok yaygın olan oruç tedavisi ise vücuttan zararlı birikintileri atıyor.

[Karar]
ÜRÜN DİRİER
İç hastalıkları ve tıbbi onkoloji uzmanı Prof. Dr. Canfeza Sezgin, dünyanın dört bir tarafındaki bilimsel çalışmalardan binlerce yayın taradı. Fitoterapi (bitkilerle tedavi) konusunda da uzman olan Sezgin kendi tecrübeleriyle dünyadaki çalışmaları bir araya getirerek bin sayfalık bir şifa kitabı yazdı. Her hastalığın mekanizmasını, neden oluştuğunu ve nasıl tedavi edilmesi gerektiğini açıkladığı ‘Tam Şifa’ kitabı geçtiğimiz günlerde raflardaki yerini aldı. Her bir hastalık için besin takviyelerine ve bitkisel içerikli tavsiyeler sunan Prof. Dr. Sezgin, Karar’a kanser türlerine yönelik tedaviler için özel ipuçları verdi.

MEME KANSERİ

Zerdeçal: İçerdiği kurkumin bileşeninin çeşitli kanser türlerini olduğu gibi meme kanseri hücrelerini de öldürdüğü artık bilimsel olarak da kabul ediliyor. Laboratuvar çalışmalarında zerdeçal, karabiber, tarçın karışımları içeren ekstratın meme kanseri hücrelerini belirgin ölçüde yok ettiği tespit edilmiştir.

Kahverengi deniz yosunu: İçeriğindeki doğal bileşenler, sitotoksik T lenfositleri ve doğal öldürücü hücrelerin aktivite ve sayılarını arttırıyor. Böylece kansere karşı savunma ve yok etme sistemini güçlendirmeye yardımcı oluyor. 

Reishi mantarı: 2 bin yıldır kullanılan bu mantar türünün son yıllarda bağışıklık sistemini düzenleyici, antiviral, antibakteriyel, antioksidan, karaciğer koruyucu ve kanser karşıtı yararı artık biliniyor. En saldırgan olan iltihabi meme kanseri hücrelerini bile öldürüyor.

AKCİĞER KANSERİ

Panaks ginseng: Çin’de yapılan çalışmalarda akciğer kanseri hastalarında sağ kalımı arttırdığı ispatlanmış. Dentritik hücre aşısı olan hastalarda aşının etkisini de güçlendirdiği gösterilmiş.

Su teresi: Günde 75 gram su teresi akciğer kanser hücrelerini öldürücü etkiye sahip.

Çin geveni: Karaciğer ve böbrek fonksiyonlarına yardımcı olarak Çin tıbbında yüzyıllardır kullanılmakta olan bitki, ileri evre akciğer kanseri hastalarına platin bazlı tedavi ile beraber verildiğinde, kemoterapinin daha etkili olduğu görülmüştür.

MİDE KANSERİ

Probiyotikler: Kanser tedavisi için başlanan kemoterapi ile beraber dört hafta süresince yararlı bakteriler içeren probiyotik destek verilmesi, kemoterapiye bağlı kabızlık yakınmalarını azaltıyor. Probiyotik yoğurdun tedavinin etkisini arttırdığı da biliniyor.

Omega 3 yağ asitleri: Midedeki iltihabın ve hücre tabakasına yaptığı hasarın giderilmesini sağlar. Mide kanseri ameliyatlarından sonra görülen iltihabi süreçleri azaltır, iyileşmeyi hızlandırır. Günde 2-3 gram balık yağı tüketilmesi tavsiye edilir.

Kore veya panax ginsengi: Mide kanserine bağlı enfeksiyonların neden olduğu iltihabın engellenmesine yardım eder.

Kızılcık: Günde 2 defa 250’şer ml kızılcık suyunu 90 gün kullananlarda kansere bağlı mide enfeksiyonu yok olmuştur.

Brokoli filizi: Sülforafandan zengin brokoli filizinin 2 ay süre günde 70 gram tüketilmesi, H. Pylori kaynaklı mide enfeksiyonunu yok eder.

YUMURTALIK KANSERİ

Zencefil: Yumurtalık kanseri hücrelerini öldürür, kemoterapiye bağlı bulantı ve kusmaya karşı 5 gün birer gram tüketilmesi yeterli.

Ginkgo biloba: Yumurtalıık kanseri riskini yüzde 60 oranında düşürdüğü tespit edilmiştir. Genetik yumurtalık kanseri riskine karşı da önleyici.

Soya: Araştırmalarda, Çin’de günden 120 gr soya tüketen kadınlarda kanser riskinin yüzde 70 azaldığı tespit edilmiş. Ancak soya söz konusu olduğunda mutlaka GDO’suz olmasına dikkat edilmelidir. Ülkemizde GDO’suz soya bulmak biraz zor.

Ayrıca kemoterapilere yanıt vermeyen yumurtalık kanserleri tedavisinde egzersiz, keten tohumu yağı, kafein ve oruç da faydalıdır.

KALIN BAĞIRSAK KANSERİ

Öncelikle salam sucuk gibi işlenmiş etten ve mandal döner gibi yanık etten uzak durulmalı, kırmızı et azaltılmalı. Zerdeçal, ahududu, böğürtlen, karnıyarık otu tohumu ve keten tohumu beslenmeye dahil edilmeli. Lifli gıdalardan zengin beslenilmeli.

PANKREAS KANSERİ

En öldürücü kanser türüdür. Sigara ve işlenmiş et tamamen hastanın hayatından çıkarılmalıdır. Beslenmesinde bolca brokoli, brokoli filizi ve elma bulundurulmalıdır.

AĞIR METAL BİRİKMESİNE KARŞI DETOKS

Fesleğen: Özellikle günümüzde artan endüstriyel kirlilik, ağır metal, doku oksijeninin azalması ve ağır fiziksel aktiviteye bağlı streste doku ve organların korunmasını sağlar.

Sarımsak: Ağır metalleri bağlayarak neden oldukları oksidatif hasardan korur. Yüzde 7 oranında sarımsakla beslenen deney hayvanlarının bir hafta sonra karaciğerlerinde kurşun, kadmiyum ve cıva belirgin olarak azaldığı görülmüştür. Sarımsak metallerin neden olduğu karaciğer hasarını da azaltır. Mesleğe bağlı kurşun zehirlenmelerinde yan etkisiz bir tedavidir.

Kişniş: Kirlenmiş sulardaki cıvayı emerek etkisiz hale getirir. Kurşun birikmesine bağlı böbrek ve testis hasarlarını azaltır.

Meşe: Bakır ve kurşun tuzları gibi ağır metallerin kana geçmesini önler.

BIÇAKSIZ AMELİYAT ORUÇ

Manevi şifası bir yana orucun biyolojik şifası da artık bilim insanları tarafından kabul edilen bir gerçek. En kolay ifadesiyle oruç, bedende detoks etkisi yaparak hastalıkları uzaklaştırıyor, bedeni temizliyor. Aç kaldığımızda daralan damarlar sayesinde kanın debisi artarak, etrafındaki tüm zararlı birikintileri sel suları gibi önüne katıp atıyor. 100 yıl önce Alman profesör Otto Buchinger’in dediği gibi “Oruç bıçaksız ameliyattır!” Bugün Batı’da tedavi amaçlı kurulan çok sayıda oruç kliniği bulunuyor. Bunlardan en ünlüleri Otto Buchinger’in Almanya ve İspanya’daki Oruç Klinikleri. 1900’lerin başında oruçla sağlıklı yaşam ekolünü başlatan Prof. Dr. Arnold Ehret anısına ABD’de açılan sağlık kulübü de en bilinenler arasında.

“Her hastalık bir tıkanmadır” diyen Prof. Ehret’in tıp felsefesini şu sözler özetliyor: “Doğa sadece oruç metoduyla her hastalığı iyileştiriyor. İşte bu doğanın sadece bir metodu tanıdığını ve her vücutta en önemli faktörün atık, yabancı madde olduğunu kanıtlıyor.”

Oruç kliniklerine daha çok kilo vermek isteyenler başvuruyor. Ancak  romatizma, astım, migren, mide ve bağırsak rahatsızlıkları, varis, böbrek taşı, dolaşım bozuklukları, tansiyon, kalp hastalıkları, kanser tedavisi için de gidenlerin sayısı yüksek. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN