Hindistan'da yaşanan bir olay dünyanın ilk vakası olarak tespit edildi. Bir hastanın boğazında bitki mantarı olduğu anlaşılırken olay ise uzmanları harekete geçirdi. Genellikle Bitkilerde görülen bir mantar enfeksiyonu olduğu belirtilen gümüş yaprak hastalığının Hindistan'da yaşayan 61 yaşındaki bir mikoloğun boğazında rastlanılması bilim dünyasında hayretle karşılandı. İşte tüm detaylar…
DÜNYA MANTARDAN GEÇEN HASTALIĞI KONUŞUYOR
2023 yılı Haziran ayında yayınlanan vaka çalışması doğrultusunda ortaya çıkan sonuç dünyada şaşkınlıkla karşılandı. Hastaneye öksürük, ses kısıklığı, yorgunluk ve yutma güçlüğü ile başvuran 61 yaşındaki hastanın yapılan incelemelerinde ortaya çıkan sonuç şaşırttı. İncelemeler doğrultusunda hastanın soluk borusunun yanında irin dolu bir apsenin olduğu tespit edildi.
CİLTTE GÖRÜLEN YAYGIN BİR SORUN
Mantar enfeksiyonlarının genel olarak ciltte ortaya çıkan yaygın bir sorun olduğunu belirten uzmanlar bu enfeksiyonun vücudun daha derin bölgelerine yerleşmiş olmasıyla şaştı kaldı. Tıp uzmanlarının nadir bir durum olarak gördüğü bu vaka ile birlikte yetkililer Dünya Sağlık Örgütü’nün mantar referans ve araştırma merkezine başvuruda bulundu.
Tehdit edilen vaka ile birlikte bitki hastalıklarının insanlara bulaşabileceği öngörüsü Onaylanmış oldu. Hastalığın Bağışıklık sisteminin normal olduğu ve herhangi bir kronik hastalığı olmayan bir vakada ortaya çıkması ile birlikte araştırmanın daha fazla inceleme gerektiği belirtildi. Çalışmanın yazarları, "Alemler arası insan patojenleri ve potansiyel bitki rezervuarları, bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkışı açısından önemli sonuçlar doğurmaktadır" açıklamalarında bulundu.
Dünyada nadir bir enfeksiyon olarak görülen bu vakanın neden ve nasıl oluştuğu ile ilgili net bir sonuç bulunmuyor. Hastanın tedavi edildiği ve herhangi bir tekrarlamanın ortaya çıkmadığı sonuçları paylaşıldı. Bitki hastalıklarının insanlara nasıl bulaşacağı ve ne tür enfeksiyonlara neden olabileceği konusu uzmanları tedirgin ediyor. Konu hakkında daha fazla araştırma yapılması gerektiği belirtilirken bilimsel çalışmaların bu alanda yoğunlaştırılması gerektiği vurgulandı.
