Arşivde Ara

Kasım enflasyonu yüzde 0,87 ile beklentilerin altında kaldı. Gıdadaki yüzde 0,69’luk düşüşle desteklenen düşük veri, Merkez Bankası’na faiz indirimi alanı mı yaratılıyor tartışmasını başlattı. ENAG verisiyle fark yüzde 25’i aşarken, “resmi veri ile hissedilen arasında uçurum büyüyor” eleştirileri yükseldi. Açıklanan düşük oran, maaş zamlarının sınırlı kalabileceği endişesini de beraberinde getirdi.

Ekonomi yönetiminin enflasyondaki başarısızlığı vatandaşı dört cepheden vurdu. TÜFE endeksli tahviller nedeniyle Ocak ayında şimdiden 268 milyar liralık ek ödeme oluştu. Uzmanlar, dövize endeksli tahvillerde de benzer risklerin olduğuna dikkat çekerek, “Bu faizi ödemenin tek yolu vatandaşa daha az zam yapıp vergileri arttırmak. 2026’da da dar gelirli çok birşey beklemesin” dedi.

Türkiye bankacılık sektörü 2025 yılında adeta kâr patlaması yaşadı. Bankaların 9 aylık net kârı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 45,5 artarak 670 milyar liraya dayandı. Akademisyen Prof Dr. Soner Gökten, bankaların müşterinin her işleminden kırpıntı toplamaya başladığını söyledi. Gökten, “EFT’den POS’a, kart ücretlerinden tahsislere bankalar faizden değil, vatandaşın cebinden besleniyor” dedi.

Merkez Bankası, 2025 enflasyon tahminini yüzde 31,9’a yükseltip 2026 hedefini yüzde 16’da sabit tuttu. Burcu Aydın, sabit hedefin ücret artışlarının gündemde olduğu dönemde sabit gelirli için olumsuz olduğunu vurguladı. Hakan Kara ise “Talep zayıflayacak, enflasyon hedefe inecek” söyleminin üç yıldır tekrarlandığını ama hiç gerçekleşmediğini belirtti. Prof. Dr. Şenol Babuşcu ise, “Sadece beş puan için miydi bu eziyet?” diyerek politikaları eleştirdi.

OECD’ye göre Eylül 2025’te yıllık enflasyon %4,2 olurken, Türkiye %33,3’le yine açık ara zirvede yer aldı. Gıda fiyatları yüzde 36,1, enerji fiyatları yüzde 29,7 arttı. Türkiye’de fiyatlar Aralık 2019’dan bu yana %664,4 yükseldi. Türkiye hâlâ dünyanın en yüksek enflasyonuna sahip ülkeler arasında diyen Prof. Dr. Şenol Babuşcu ise , "Gerçekçi olalım: Bu tablo başarı değil, sadece düşük görünümlü yüksek enflasyon." değerlendirmesini yaptı.

TÜİK’e göre TÜFE aylık yüzde 2,55, yıllık yüzde 32,87 oldu. Veriler piyasa beklentisinin altında gelse de uzmanlar 2026 hedefinin zora girdiğini vurguluyor. Burcu Aydın, “Yıl sonunda enflasyonun yüzde 30’un altına düşmeyeceği net şekilde ortaya koydu” ifadesini kullandı. İris Cibre, “Vatandaşın ana problemi gıda ve kira. Bu konuda TCMB’nin elinden hiçbir şey gelmez” dedi. Tunç Şatıroğlu ise “Son TÜİK verisinden sonra faiz indirimi için alan açılmış oldu” yorumunu yaptı.

Ekonomide kamu harcamalarının en hızlı büyüyen kalemlerinden biri olan faiz ödemeleri, 2026 yılı bütçesinde tarihi bir eşiğe ulaşmak üzere. Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu’nun değerlendirmelerine göre, gelecek yıl devletin topladığı her 100 TL verginin yaklaşık 20 TL’si sadece borç faizine gidecek. Bu oran, son 16 yılın en yüksek seviyesine işaret ederken; artan faiz yükü, bütçe açığından çok daha ciddi bir tehdit haline geliyor.

TÜİK’e göre eylülde enflasyon aylık %3,23, yıllık %33,29 oldu. Mahfi Eğilmez yıl sonu tahminlerinin boşa çıktığını belirtirken, ekonomistler faiz indirimi için artık alan kalmadığını vurguladı. İris Cibre “bu enflasyonla faiz indirilemez” derken, Timothy Ash faiz indiriminin erken ve agresif yapıldığını, bunun TCMB’nin güvenilirliğini zedelediğini söyledi.

Yatırımcıların gözdesi olan gümüşte fiyatlar resmen uçuşa geçti, altın fiyatlarını geride bıraktı! Uzman isim Prof. Dr. Babuşçu ise "Düğün takıları bile değişiyor" diyerek açıkladı.

İş dünyasında alarm zilleri çalıyor! Ünlü Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşçu’nun paylaştığı verilere göre, adli tatilin olduğu süreçte bile konkordato patlaması yaşandı. İşte, Babuşçu’nun paylaştığı veriler ve Türkiye’deki son durum…

Merkez Bankası politika faizini 250 baz puan indirerek yüzde 40,5’e çekti. Gecelik vadede borç verme oranı yüzde 46’dan 43,5’e, borçlanma oranı ise yüzde 41,5’ten 39’a indirildi. Merkez’in yeni hamlesiyle gözler mevduat ve kredi faizlerine çevrildi. Uzmanlar mevduat faizlerinin hemen düşürüleceğini ancak kredide faiz düşüşünün zaman alacağını dile getirdi.

Ağustos’ta enflasyon %32,95’e yükselirken, ekonomistler faiz indiriminin zemininin kalmadığını belirtti. Hakan Kara, “300 baz puan indirme olasılığı çok azaldı” dedi. Güldem Atabay, PPK’dan indirim çıkmaması gerektiğini söyledi. Şenol Babuşcu, TÜİK ile ENAG verileri arasındaki farkın yıllıkta iki kata yaklaştığını vurguladı. İris Cibre, “Merkez hedefe ulaşamayacağını bilerek nasıl faiz indirecek?” değerlendirmesini yaptı.

Dünyanın en büyük bankasından flaş Türkiye kararı! Türkiye'de bulunan şubelerini birer birer kapatıyor! Artık şube sayısı 19'a düşecek. İşte ayrıntılar...

2025’te ekonomik baskıya dayanamayan şirketler konkordatoya yöneldi. 2025’in ilk yedi ayında konkordato talebinde bulunan şirket sayısı, bir önceki yılın tamamına yaklaştı. Temmuzda başvuran 698 şirketle birlikte toplam sayı 3 bin 474’e ulaştı. Prof. Dr. Babuşcu’ya göre konkordato süreçleri alacaklı firmaları olumsuz etkiliyor; ticari güveni zedeliyor, nakit akışlarını ve sürdürülebilirliği tehdit ediyor.

Bankaların en çok güvendiği 5 ilde takipte kredi oranı sıfır çıktı. Prof. Dr. Şenol Babuşçu’nun BDDK verilerinden derlediği tablo, Türkiye'nin kredi ödeme alışkanlıklarını ortaya koydu. İşte borcuna en sadık iller ve en çok takibe düşülen şehirler…

TÜİK, temmuz enflasyonunu %2,06 olarak açıkladı, yıllık TÜFE %33,52’ye geriledi. ENAG’a göre ise temmuzda fiyatlar %3,75 arttı, yıllık artış %65,15’e ulaştı. Yedi aylık fark TÜİK ile ENAG arasında 15,5 puanı buldu. Şenol Babuşcu, ENAG’ın TÜİK’i ikiye katladığını belirtti. Mahfi Eğilmez, vergi artışlarını hatırlatarak “Hükümet kendi inanmadığı ve desteklemediği enflasyon düşüşüne başkalarının inanmasını ve ona göre davranmasını nasıl bekler?” diye sordu.

İnşaat güven endeksi Temmuz’da %2,2 artışla 88,8’e yükseldi. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, bu artışı “önemli” bulsa da endeksin 100’ün altında kalmasını, sektörün hâlâ kötümserlik sınırında olduğunu gösteren bir işaret olarak değerlendirdi. Siparişlerdeki düşüşün üretimde zorluklara işaret ettiğini belirten Babuşcu, istihdam beklentisindeki artışa dikkat çekerek firmaların önümüzdeki döneme iyimser yaklaştığını vurguladı.

Kredi kartı borcunu yapılandırmak isteyenleri koruyan yeni düzenleme Resmî Gazete’de yayımlandı. Prof. Dr. Şenol Babuşçu'nun paylaştığı detaya göre, bankalar artık yapılandırma faizini Merkez Bankası'nın referans oranından daha yüksek tutamayacak.

Haziran 2025’te konkordato başvurusunda bulunan firma sayısı 541’e ulaştı. Yılın ilk 6 ayında toplam başvuru sayısı 2 bin 776’ya yükselerek 2024 toplamının yüzde 79,4’üne yaklaştı. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, başvurulardaki artışa dikkat çekti ve “Konkordato süreleri özellikle alacaklı konumdaki firmalar için çok ciddi sorunlara yol açıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin konkordato raporu gün yüzüne çıktı! İflas riski en yüksek sektör ve iller açıklandı! İşte o rapor...

Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu, TCMB'nin son makroihtiyati tedbirlerini değerlendirdi. Babuşcu, Kur Korumalı Mevduat'a (KKM) zorunlu karşılığın artırılmasının KKM'yi bitirme, yabancı para mevduatlarına yönelik indirimin ise dövizin sistemden kaçışını önleme amacı taşıdığını belirtti.

Bankalara borcu olup ödeyemeyenler kervanına inşaat sektörü de dahil oldu. Yeni proje üretemeyen ve inşaatı devam eden konutlarda satış yapamayan müteahhit bankaların takip listesine girdi. Tıpkı tekstilde olduğu gibi bu sektörde de konkordato ve iflasın ayak sesleri duyulur oldu. Borcunu ödeyemeyenlerin oranı geçen yılın mayıs ayna göre yüzde 43,3 arttı. Toplam borçlu sayısı 4 milyonu geçti. Sektör bazında ise en yüksek takip oranı yüzde 4,9 ile inşaatçılarda gözlendi.

Bireysel kredi veya kredi kartı borcunu ödeyemediği için yasal takibe düşen kişi sayısı, 2025 yılı Mayıs itibarıyla 863 bine ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 43,3 artış yaşandı. Aynı dönemde borcu devam eden toplam kişi sayısı 4 milyonu aştı. En yüksek takip oranı yüzde 4,9 ile inşaat sektöründe gerçekleşirken, bireysel kredilerde bu oran yüzde 4,1 seviyesinde kaydedildi.

Türkiye’de konkordato depremi devam ediyor. Birçok şirket gibi ekonomik sıkıntıya giren dev inşaat şirketi de zorda. Mahkeme şirkete 3 ay mühlet verirken, o sektörü Prof. Dr. Babuşçu uyardı…

TÜİK’in enflasyon beklentilerinin çok altında açıkladığı mayıs verisi yüzde 1,53 oldu. ‘Emekli ve memura düşük zam ve faiz indirimi’ hesabına dayandığı iddia edilen rakam için ekonomi uzmanları, “Merkez’e faizi düşürme alanı açmak için TÜİK şapkadan fil çıkardı” yorumu yaptı.

TÜİK’e göre mayısta aylık enflasyon %1,53, yıllık enflasyon %35,41 oldu. Verinin beklentilerin altında kalması, faiz indirimi olasılığını öne çıkardı. Şenol Babuşcu “faiz indirimi için ayarlama” ifadesini kullandı. Hakan Kara, açıklanan oranın TCMB tahminiyle uyumlu olduğunu belirtti. İnan Mutlu ise verinin düşük açıklanmasını “TÜİK şapkadan fil çıkardı” sözleriyle eleştirdi.

BDDK verilerini değerlendiren Prof. Dr. Şenol Babuşcu, 2025’in başından 9 Mayıs’a kadar toplam kredi hacminin yüzde 15,8, takipteki kredilerin ise yüzde 36,9 yükseldiğini belirtti. Bireysel kredi kartlarında takip oranı yüzde 4,07’ye, ihtiyaç kredilerinde ise yüzde 4,98’e ulaştı. Ticari kredilerdeki takip artışı da yüzde 28,5 oldu. Babuşcu, “Kredilerde takibe düşen tutardaki artış, kredi hacmindeki artıştan fazla olduğu için takip oranı artmaya devam ediyor” açıklamasını yaptı.

Ekonomist Şenol Babuşcu’nun paylaştığı göre, 19 Mart’tan bu yana yaşanan gelişmeler kredi ve mevduat faizlerini rekor seviyelere taşıdı. TCMB verilerine göre ihtiyaç kredisi faizi yüzde 73,09’a, ticari kredi faizi yüzde 62,63’e, 3 ay vadeli mevduat faizi ise yüzde 56,58’e yükseldi. Aynı dönemde tüketicilerin yüzde 72,76’sı enflasyonun artacağını düşünüyor. Babuşcu, “Artış yönlü beklenti kalıcı hale geldi” değerlendirmesinde bulundu.

TÜİK, Nisan ayı enflasyonunu aylık yüzde 3, yıllık yüzde 37,86 olarak açıkladı. IMF verilerine göre Türkiye’nin dünyada en yüksek 6. enflasyona sahip ülke olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Hakan Kara, “Gidecek çok yolumuz var” değerlendirmesinde bulundu. Enflasyonun beklentinin biraz altında geldiğini belirten İris Cibre ise, "Don ve maliyet artışları Mayıs'a kalmış görünüyor" dedi. Şenol Babuşcu, ENAG ile TÜİK arasındaki yıllık farkın yüzde 36’ya ulaştığını kaydetti.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu, 200 TL’nin artık alım gücünü yitirdiğini belirterek “5.000 TL’lik banknot mu gerekiyor?” sorusunu gündeme taşıdı. 2009’da 130 dolar alınabilen 200 TL ile bugün aynı miktar döviz için 4.987 TL gerektiğine dikkat çeken Babuşcu, TL’deki değer kaybının dramatik boyutlara ulaştığını vurguladı.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu’nun paylaştığı verilere göre TCMB’nin swap hariç net rezervleri, 19 Mart sonrası beş haftada 44,9 milyar dolar azaldı. 14 Mart haftasında 65,3 milyar dolar olan rezerv, 18 Nisan itibarıyla 20,4 milyar dolara düştü.

Dışarıda güç kaybeden dolar, iç piyasada siyasi belirsizlik ve yüksek enflasyona karşı birikimini korumak isteyenlerin talebiyle yükseliyor. Bankacılık sektöründe döviz cinsinden mevduatlar son 1.5 ayda yaklaşık 18 milyar dolar artmış durumda. TL’nin dolar ve euro karşısındaki kaybı ise güncel fiyatlarla 18 Mart’tan bu yana sırasıyla yüzde 4 ve yüzde 10 olarak dikkat çekiyor.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu, ihtiyaç kredisi, ticari kredi ve mevduat faizlerinde görülen artışın nedenini “19 Mart operasyonu” olarak tanımladı. TCMB verilerine göre ihtiyaç kredisi faizleri yaklaşık yüzde 70’e, ticari kredi faizleri yüzde 60’a, 3 aya kadar vadeli mevduat faizleri ise yüzde 55’e yükseldi.

Şubat 2025’te kredi kartı, kredili mevduat ve tüketici kredilerinde ilk kez kullananların sayısı dikkat çekti. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “192 bin kişi ilk kez kredi kartı, 204 bin kişi ilk kez kredili mevduat hesabı kullandı” dedi. İlk kez tüketici kredisi kullananların sayısı 130 bin olurken, taşıt ve konut kredilerinde sayı sırasıyla 15 bin ve 13 bin oldu. Bireysel kredi kullananların toplam sayısı ise 42 milyona ulaştı.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu, sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla Türkiye'deki konut ve ihtiyaç kredilerinin maliyetlerini gözler önüne serdi. Bankalar arasındaki faiz oranı farkları, toplam geri ödeme tutarlarında milyonlarca liralık değişikliklere yol açabiliyor.

OECD’ye göre Türkiye’de kira fiyatları son 3 yılda %409 arttı. Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “OECD ortalamasını 18,6’ya katladık” diyerek verileri paylaştı. İstanbul’da ortalama kira gelirin üstüne çıktı.

2025’in ilk iki ayında bireysel kredi veya kredi kartı borcunu ödeyemeyen 259 bin kişi yasal takibe alındı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 44 oranında artış yaşandı. Şenol Babuşcu’nun paylaştığı verilere göre, kredi kartı kaynaklı takip sayısı 345 bine yükselirken, borcunu hâlâ ödeyemeyen toplam kişi sayısı 4 milyona yaklaştı. En yüksek takip oranı ihtiyaç kredilerinde, en düşük oran ise konut kredilerinde kaydedildi.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu'nun TCMB verileriyle ortaya koyduğu tablo, Türkiye’deki enflasyonun etkisini çarpıcı biçimde gözler önüne serdi. 200 TL'lik banknotlar piyasaya egemen olurken, 50 TL ve altındaki kağıt paralar adeta silinme noktasına geldi. Küçük banknotlar artık dolaşımda yok denecek kadar az.

TÜİK’e göre Mart 2025’te yıllık enflasyon yüzde 38,10 oldu. ENAG ise aynı dönemde oranı yüzde 75,20 olarak açıkladı. 19 Mart sonrası olayların bu ayki enflasyona yansımasının düşük olduğunu belirten İris Cibre “Nisanda bir çuval incirin berbat edildiğini göreceğiz” dedi. Cibre, Merkez’in yıl sonu beklentisini revize etmesi gerekeceğini de söyledi. Şenol Babuşcu ise “ENAG ile TÜİK arasındaki fark yıllıkta 2 katına ulaştı” sözleriyle veri uyuşmazlığına dikkat çekti.

2025 yılı başından bugüne kredi hacmi sınırlı artarken, geri ödemede zorlananların sayısı hızla yükseldi. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “Bireysel kredilerde 2025 yılı başından bugüne değişim yüzde 6,8 iken, takipteki bireysel kredilerdeki artış yüzde 32,3 oldu” dedi. Toplam kredi artışı yüzde 8,5’te kalırken, takipteki kredi oranı yüzde 1,81’den 1,98’e çıktı.

Son dönemde dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz tüm sektörleri olumsuz yönde etkilemiş durumda. Peş peşe iflas haberleri gelmeye devam ederken son olarak ünlü ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu, sosyal medya hesabından Türkiye ekonomisi ile ilgili dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. Bu iki sektöre para yatıran batar! En çok konkordato ilan eden sektörler açıklandı. İşte Şenol Babuşcu'nun dikkat çeken paylaşımı...

BDDK verilerine göre, bireysel kredili mevduat hesabı (KMH) kullanımı Haziran 2023’ten bu yana hızla arttı. Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu’nun paylaştığı verilere göre, 14 Mart 2025 itibarıyla bireylerin kullandığı KMH 498 milyar TL’ye ulaştı. Aynı dönemde firmaların kullandığı KMH 170 milyar TL oldu. Böylece tüketicilerin kullandığı KMH, firmalarınkini 2,93 kat aştı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından ekonomide işler iyice kötüye gitmiş durumda. Dolar ve Euro'nun artışı hızla devam ederken gözler ekonomistlere çevrilmiş durumda. Prof. Dr. Şenol Babuşçu'dan gelen son dakika uyarısı ise vatandaşları korkuttu. Dolarınızı altınınızı orada sakın bozdurmayın! Makas çok açıldı. Rakamları görünce ağzınız açık kalacak. İşte Şenol Babuşçu'nun dikkat çeken açıklamaları...

22 Mart 2025’te bankaların dolar alış-satış kurları arasındaki fark dikkat çekti. Prof. Dr. Şenol Babuşcu’nun paylaştığı verilere göre kamu bankalarında makas 3 TL’yi aşarken, özel bankalarda 2 TL civarında.

Türkiye İstatistik Kurumu il bazında işsizlik oranlarını açıkladı. En yüksek işsizlik oranına sahip il belli olurken, İstanbul, Ankara ve İzmir’deki oranların Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görüldü. İşte detaylar...

Ünlü Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşçu'nun paylaştığı verilere göre, Türkiye'deki konut satışlarının %26,5'i sadece 25 ilçede gerçekleşiyor. İstanbul Esenyurt, zirvedeki yerini korurken, listede Ankara ve Antalya'dan da dikkat çeken ilçeler var.

TÜİK verilerine göre, son yıllarda bazı harcama kalemlerindeki fiyat artışları dikkat çekici seviyelere ulaştı. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “10 yıllık dönemde Şubat 2025 itibarıyla fiyatı birikimli olarak en çok artan harcama kalemi mücevherat, saat ve kol saati oldu” dedi. Son 5 yılda en çok zamlanan hizmet ise fotoğrafçılık oldu. Kreş ücretlerinde yaşanan “artış anne babaların bütçelerini zorluyor” diyen Babuşcu, ulaşım maliyetlerindeki yükselişin de ciddi boyutlara ulaştığını vurguladı.

Türkiye’de kiralar son üç yılda enflasyonun iki katından fazla arttı. TÜİK verilerine göre, 2021’den bu yana TÜFE yüzde 261 artarken, resmi kira artış oranı yüzde 587’ye ulaştı. Prof. Dr. Şenol Babuşcu, 'TÜFE’nin son 3 yıldaki birikimli artışı %261 iken kiradaki birikimli artış resmi verilere göre %587. Artışın en önemli nedeni NAS Ekonomi Uygulaması döneminde getirilen kira artışı tavan uygulamasıdır' ifadelerini kullandı.