(Fotoğraf: Wesley Clark - Kosovo Specialist Chambers)
General Wesley Clark, Lahey’deki Kosova Özel Dairesi’nde pazartesi günü başladığı tanıklığında, KLA’nın “örgütlü bir askeri güç olmadığını” belirtti ve Kosova eski Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi’nin sahadaki birlikler üzerinde “açıkça bir kontrolünün bulunmadığını” dile getirdi.
Thaçi ve beraberindeki Jakup Krasniqi, Rexhep Selimi ve Kadri Veseli; 1998–1999 döneminde Kosova ve Arnavutluk’taki KLA gözaltı tesislerinde tutulan mahkumlara karşı işlenen suçlardan bireysel ve komuta sorumluluğu ile suçlanıyor. İddianame, 102 cinayet dahil olmak üzere ciddi ihlaller içeriyor.

Clark mahkemeye verdiği demeçte, “Bildiğimiz kadarıyla bunlar, yıllar boyunca Sırp baskısına tepki olarak kurulmuş yerel gruplardı. Özellikle Yaşari ailesinin öldürülmesinden sonra genel bir alarm durumu oluştu ve bu nedenle insanlar giderek daha fazla yerel grup kurmaya başladı” dedi.
YAŞARİ AİLESİNE NE OLMUŞTU?
Balkan Insight’da yer alan habere göre Clark, Sırp güçlerinin 5-7 Mart 1998 tarihleri arasında KLA komutanı Adem Yaşari’nin ailesine yönelik katliamı kastediyordu. Katliam sırasında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 59 kişi ve Yaşari öldürülmüştü.
HİÇBİR ZAMAN HİÇBİR OTORİTEYE İTAAT ETMEDİLER
Clark, KLA’yı “ilkel bir organizasyon… ve topluluklarını korumak için bir araya gelen yerelleşmiş savaşçı grupları” olarak tanımladı. NATO’nun, etnik Arnavutların yıllarca süren baskıya maruz kaldığını bildiğini söyleyen Clark, bu grupların hiyerarşik bir komut zincirine sahip olmadığını, “hiçbir zaman gerçek bir otoriteye bağlanmadıklarını” ifade etti.
Clark, KLA’nın Sırp baskısına tepki olarak yerel gruplar halinde oluştuğunu, bu grupların bağımsız hareket ettiğini ve Thaçi’nin “temiz, Batılı görünümlü bir sözcü” olduğunu, “sahadaki çatışmaların gidişatından habersiz” durduğunu aktardı.
‘THAÇİ ÇATIŞMALARDAN HABERSİZDİ’
Thaçi’nin avukatı Luka Misetic’in sorularını yanıtlarken Clark, NATO müdahalesinden önce Thaçi’yle yaptığı görüşmeleri hatırladığını belirtti. Thaçi’yi “çok derli toplu ama askeri deneyim taşımayan genç bir adam” olarak nitelendiren Clark, “Onun emrinde olmadıkları çok açıktı” dedi. Thaçi’nin “sahadaki çatışmaların ne durumda olduğunu bilmediğini” de ekledi.
‘NATO UÇAKLARI YANLIŞLIKLA ARNAVUTLARI VURDU’
Emekli general mahkemede, NATO güçlerinin hava harekAtı sırasında karşılaştığı temel sorunlardan birinin, Sırp güçlerinin yerleri konusunda KLA ile işbirliği yapmaya çalışsalar da, sahada bir gözetleme yapmadıklarını söyledi.
Hava harekatı sırasında NATO’nun sahada gözlem kapasitesinin zayıf olduğunu belirten Clark, Sırp kuvvetlerinin çevrelediği bir binayı yanlışlıkla Sırp karargahı sanarak vurduklarını hatırlattı ve “Sonradan bunun Sırplarca zorla tutulmuş Arnavutlarla dolu olduğu öğrenildi… korkunç bir olaydı” dedi. Clark’ın tam olarak hangi olaya atıf yaptığı belirtilmese de ifadeler, 13 Mayıs 1999’da Prizren yakınlarındaki Korisha’da yaklaşık 100 Arnavut mültecinin öldüğü hava saldırısını akıllara getirdi.
THAÇİ VE ARKADAŞLARINA DESTEK PROTESTOSU
Clark’ın ifadesinden bir gün önce KLA Gaziler Örgütü, destekçileri ve diaspora üyeleriyle birlikte Strasbourg’daki Avrupa Konseyi önünde protesto düzenledi. Örgüt, mahkemeye 285 mektup sunarak mahkemenin şeffaf olmadığını, sanıkların beş yıldır haksız şekilde tutuklu kaldığını ve bazı görevlilerin çıkar çatışması içinde olduğunu savundu. “Ortak suç girişimi” teriminin iddianamede yer almasını da KLA’ye yönelik bir önyargı olarak eleştirdiler.
Önceki davalarda tanıklara yönelik korkutmalar yaşandığı için birçok tanığın kapalı oturumda ifade verdiği, bunun ise şeffaflık tartışmalarına yol açtığı belirtildi.
