Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Abdi, Şam yönetiminin lideri Ahmet eş-Şara ile gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu. Abdi, Şara ile özellikle ordu konusunda anlaşmaya vardıklarını belirterek, “Bazı çevrelerin ihlallerde bulunduğunu duyuyoruz. Bu ihlaller Suriye bölgelerinin istikrarını bozuyor. Ekonomik durum kötü ve daha da kötü oluyor. Suriye halen kuşatma altında. Ülke üzerindeki ekonomik abluka halen kalkmış değil” ifadelerini kullandı.
Uluslararası güçlerin, Suriye üzerindeki ekonomik ablukanın kaldırılması konusunda net bir görüşe sahip olmadığını belirten Abdi, “Nedeni ise ülkenin şimdiye kadar gereken yeni yönetim formuna kavuşmamış olması. Öte yandan sorumlu güçler bu yönetimin uygun olup olmadığı konusunda hâlâ net bir tutuma varabilmiş değil” dedi. Abdi, bu yaklaşımın Suriye’nin siyasi geleceği açısından da endişe yarattığını belirterek, “Başlıca endişe Suriye topraklarına yönelik saldırıların devam etmesi olasılığı” ifadelerini kullandı.
‘ATEŞKES VE BARIŞ İÇİN ÖNERİLERİMİZ VAR’
SDG Komutanı, özellikle Kobanê’ye yönelik saldırıların durdurulması için öneriler sunduklarını vurgulayarak, “Şimdi de Tişrîn Barajı ve Qereqozaq bölgesine saldırıların durması için önerilerimiz var. Özellikle ABD aracılığıyla bu konuda çalışıyoruz. Bazı kesimler saldırıların durması için olumlu yaklaşım sergiliyor, biz de saldırıların durması için gelen tüm önerilere olumlu yaklaşıyoruz” dedi.
‘SALDIRILARI DURDURMAK YENİ YÖNETİMİN GÖREVİ’
Yeni yönetimin kendisini tüm Suriye’den sorumlu gördüğünü ifade eden Abdi, “Suriye’nin geleceği konusunda ortak çalışma ve diyalog için bizimle görüşüyor. Haliyle bu saldırıları durdurmak yeni yönetimin görevidir. Söz konusu saldırılar, Suriye krizinin çözüme kavuşması için yapılan iç ve dış girişimlere karşıdır” dedi.
Minbic’ten çekilme konusunda anlaşma sağladıklarını belirten Abdi, “Türk ordusunun Süleyman Şah Türbesi’ne kadar gelmesine yol açtık. Anlaşmamıza göre Tişrîn Barajı, ‘Milli Ordu’nun ulaşamayacağı bölgedeydi. Anlaşma, Minbic’in kırsal bölgelerine kadardı. Fakat onlar Kobanê’yi ablukaya almak için Tişrîn Barajı ve Qereqozaq Köprüsü’ne saldırdı, Fırat’ın doğusuna ulaşma girişiminde bulundu” dedi.
Abdi, saldırıların devam etmemesi için belirli tavizler verdiklerini ifade ederek, “Eğer ki amaçları Süleyman Şah Türbesi’ni geri almaksa buna yol verebiliriz. Ama bu çabalar bölgede yeni bir savaşın başlangıcı için ise, hiç şüphe yok ki buna yol vermeyiz” şeklinde konuştu.
‘AYRILIKÇILIK GİBİ BİR NİYETİMİZ YOK’
Şam yönetimiyle yapılan görüşmelerin içeriğine dair bilgi veren Abdi, “Bizler esasen ve stratejik olarak genel bir Suriye üzerinde düşünüyoruz. Birlik halinde bir Suriye istiyoruz, ayrılıkçılık gibi bir niyetimiz yok” dedi. SDG’nin iki ordu oluşturmak ya da devlet içinde devlet kurmak gibi bir amacı olmadığını vurgulayan Abdi, “Böyle bir niyetimiz hiçbir şekilde yoktur. Temel noktalarda iki taraf arasında farklılık bulunmamaktadır” ifadesini kullandı.
SDG’nin Suriye ordusunun bir parçası olması konusunda anlaştıklarını belirten Abdi, “Fakat mekanizmasının ne olacağı, nasıl yürütüleceği gibi konularda görüşmeler devam ediyor. SDG 10 yıldır var ve Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm bileşenlerinden oluşan bir güç” dedi.
Tişrîn Barajı’nda devam eden çatışmalara değinen Abdi, “Bu baraj ulusal bir kurumdur ve genel Suriye’yi alakadar ediyor. Dolayısıyla sorun, Şam yönetimi aracılığıyla çözülmelidir. Aramızda bir çelişki yok ve en önemlisi de şu ki her iki tarafta da diyalog niyeti var” ifadelerini kullandı.
‘ŞAM YÖNETİMİYLE DOĞRUDAN GÖRÜŞÜYORUZ’
SDG lideri, geçici yönetimden bazı isimlerin yaptığı açıklamalara ilişkin ise, “Bizim için en önemlisi HTŞ yöneticisi Sayın Ahmet El-Şara’nın açıklamalarıdır. HTŞ ve Şam yönetimi ile doğrudan görüşmeler var. Aramızda bazılarımızın gidiş gelişleri oluyor. İlişkilerimiz üst düzeydedir. Diyalog ve diyalogların devam etmesi konusunda aramızda çelişki olduğunu düşünmüyorum” dedi.

