Asgari ücrette sürpriz gelişme: Yılda dört kez mi belirlenecek? Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiriyor

Asgari ücrette sürpriz gelişme: Yılda dört kez mi belirlenecek? Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiriyor

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2024 yılında geçerli olacak asgari ücretin miktarını belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor. Asgari ücrete son iki yıldır yılda iki kez zam yapılırken 2024 yılında kaç kez zam yapılacağı tartışma konusu oldu. İktidar, asgari ücrete yılda bir kez zam yapmak isterken durum tam tersi olabilir. İşte detaylar...

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), asgari ücrete dair taleplerini sıraladı.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu imzalı açıklamada, asgari ücretin yüksek enflasyon koşullarında yılda dört kez belirlenmesi gerektiği belirtildi. DİSK ayrıca, asgari ücret artışında resmi enflasyon/hedeflenen enflasyon değil, kişi başına GSYH artışının esas alınması gerektiğini belirtti.

"YOKSULLUK SINIRI DİKKATE ALINMALIDIR"

Yapılan açıklamada, DİSK/Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi BİSAM'ın 2023 Kasım ayında yayımlanan 2023 Ekim dönemine ait Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması verilerinde açlık sınırının 13 bin TL, yoksulluk sınırı ise 45 bin TL olduğu anımsatılarak, "Asgari ücret artışında yoksulluk sınırı bir kriter olarak dikkate alınmalı ve bir evde iki kişi çalıştığında yoksulluk sınırını aşan bir gelir elde etmeleri güvence altına alınmalıdır" ifadeleri kullanıldı.

"EKONOMİK BÜYÜMEYE GÖRE HAREKET EDİLMELİ"

Politik Yol'da her alan habere göre, DİSK, 13 maddede atılması gereken adımları sıralarken 2024 asgari ücretine dair görüşlerini, "Gelirde adalet, vergide adalet, insanca yaşanabilir ücret" şeklinde şöyle açıkladı:

* Asgari ücret değil toplu pazarlık kapsamı genişletilmelidir. Asıl mesele asgari ücretle çalışanlarının kapsamını daraltmak ve ücret düzeylerini toplu pazarlıkla belirlemektir. Milyonların asgari ücrete mahkûm edilmemesi için sendikal hakların kullanımının önündeki tüm engeller ve barajlar kaldırılmalı, toplu pazarlık kapsamı genişletilmelidir. 6356 sayılı Yasa'da yer alan teşmil mekanizması işletilmeli, toplu iş sözleşmeleri sendikasız işyerlerine de uygulanmalıdır.

* Asgari ücretin ülkemizde ortalama ücret haline geldiği dikkate alınarak asgari ücret tespit edilmelidir.

* Asgari ücret artışında resmi enflasyon/hedeflenen enflasyon değil, kişi başına GSYH artışı esas alınmalıdır. Asgari ücret baskılanmış ve güdümlü resmi enflasyona göre değil geçim şartlarına ve ekonomik büyümeye göre saptanmalıdır. Hele de iktidar sözcülerinin sıkça dile getirdiği hedeflenen enflasyon doğrultusunda ücret artışı' kabul edilemez. Ülkeyi yönetenler enflasyon hedeflerini hiçbir zaman tutturamıyorken, üstelik açıklanan enflasyon bile gerçeği yansıtmazken, hedeflenen enflasyona göre ücret artışı yapmak, milyonları daha da yoksullaştırmak anlamına gelecektir. Asgari ücret artışında dar gelirlilerin gıda enflasyonu ile kişi başına ekonomik büyüme esas alınmalıdır.

"ASGARİ ÜCRET YILDA 4 KEZ BELİRLENMELİ"

* Asgari ücret yüksek enflasyon koşullarında yıl dört kez belirlenmelidir. Yüksek enflasyon koşullarında yılda bir kez asgari ücret belirlenmesi çalışanları açlığa, yoksulluğa mahkûm etmektir. Aralık 2023'te belirlenecek asgari ücretin 2024 yılı boyunca geçerli olacağına dair açıklamalar asla kabul edilemez. Enflasyon tek haneli rakamlara düşünceye kadar asgari ücretin, değil iki kez yılda dört kez güncellenmesi zorunludur.

* Asgari ücret artışında yoksulluk sınırı bir kriter olarak dikkate alınmalı ve bir evde iki kişi çalıştığında yoksulluk sınırını aşan bir gelir elde etmeleri güvence altına alınmalıdır.

* Türkiye’de asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uyulmuyor. Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Avrupa Konseyi standartları dikkate alınmıyor; ailesi hesaba katılmadan tek bir işçi üzerinden asgari ücret hesaplanıyor. Asgari ücret tespitine ilişkin 131 sayılı ILO Sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı'na asgari ücretle ilgili konan çekince kaldırılmalıdır. Asgari ücret, uluslararası standartlara uygun şekilde, işçinin ailesi ile birlikte geçinebileceği bir ücret olmalıdır.

"VERGİ DİLİMİ YENİDEN DEĞERLENDİRİLMELİ"

* Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimine uygulanacak oran yüzde 10'a düşürülmelidir.

* Gelir vergisi tarife dilimleri, asgari ücret artışından az olmamak kaydıyla, yeniden değerleme oranında artırılmalıdır.

* Verdiğimiz uzun mücadelelerin sonucu olarak ücret gelirlerinin asgari ücret kadar kısmı gelir vergisinden istisna edilmiş olmasına rağmen istisna uygulamasının matrahtan indirim yerine vergiden indirim yoluyla yapılması nedeniyle ücretli çalışanlar asgari ücret vergi istisnasından gerektiği gibi yararlanamıyor. Asgari ücret vergi istisnası, vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır.

"ÇAĞ DIŞI DAMGA VERGİSİ KALDIRILMALI"

* 2008 yılından beri işverenlere verilen 5 puanlık SGK prim desteği işçilere de verilmelidir.

* Çağ dışı damga vergisi kaldırılmalıdır.

* 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı Yasa'dan önce asgari ücretten düşük emekli aylığı söz konusu değildi. En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine yükseltilmelidir.

* Devletin özel sektördeki işçilerle kamu işçileri ve kamu görevlileri arasında ayrım yapması Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırıdır. Asgari ücret en düşük kamu işçisi ücreti ve en düşük memur maaşı dikkate alınarak hesaplanmalıdır.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN