Fenerbahçe, ilk yarının son maçında Medicana Sivasspor'u 2-1 yenip, tatile mutlu çıktı. Karşılaşmayı değerlendiren futbol otoriteleri sarı lacivertli takımın baskılı futboluna ve kaçırdığı gollere dikkat çekti.
Yazarların Fenerbahçe - Sivasspor maçı hakkındaki görüşleri;
Bir adam lazım (İlker Yasin - Hürriyet)
Fenerbahçe, hücumda Beşiktaş kadar rakibi hataya zorlayamıyor. Gol hunisinde net paslar yapamıyor. Gol vuruşundaki etkili adamları Robin van Persie ve Fernandao var ama Beşiktaş'ta iki 10 numara tipli oyuncu Jose Sosa ve Oğuzhan Özyakup, kenarlardan Quaresma-Olcay Şahan ve Gökhan Töre gibi etkili, pozisyon yaratacak, bu kalitede oyuncusu yok... F.Bahçe şampiyonluğu solda Caner, Hasan Ali, sağda Gökhan ve ön liberoda Mehmet Topal'ın çıkışlarıyla yakalayamaz. Dün galibiyet agresif futbolla gelmiştir, doğrudur. Ama Fenerbahçe'nin ligin 2. yarısında Diego'nun alternatiflerini yaratması ve bu bölgeye (Beşiktaşlı Sosa tipi) bir kreatif futbolcu bulması şart…
Lider değil ama... (Rüştü Reçber - Hürriyet)
Belki maçın sonucu tek farkla bitmiş olabilir ama rakibin tek korner kullandığını ve 3 şut atabildiğini unutmamak lazım. Buna karşılık Fenerbahçe’nin 15’ten fazla kullandığı duran top ve korner, rakip kalede yarattığı sayısız gol pozisyonunu düşünürsek, stada gelen ve televizyon başında maçı izleyenler skoru az bulmuş olabilir. Ama futbolun cazip tarafı da bu değil mi?
Caner çözdü (Mehmet Demirkol - Fanatik)
Net 5 gol kaçırdılar ancak çok daha fazlasını da üretebilirlerdi. Topal, diz sakatlığı yaşayıp biraz daha gardlı oynamaya başlayınca Sivas baskıdan çıkmaya başladı. Üretemediler belki fakat rakibin akın sürekliliğini kırdılar. Bunda Diego’nun oyundan çıkışı da etkili. Ozan’ın maalesef gelişme kaydedememesi de tabii... Onda fazlası var. Ancak psikolojik olarak çabuk kırılıp heyecanına yenilmesini tamir etmeli. Yoksa bunca eleştirdiğimiz Diego’yu kesemeyecek.
Şans, Kjaer, kısmet (Feyyaz Uçar - Sabah)
Kanarya’nın kanatları rengarenk. Verkaçlar, bindirmeler, araya adam kaçırmalar ve driplinglerin hepsi mevcut. Ofanstaki bu renkli görünüm, rakip ceza sahasına erişimi çok kolaylaştırıyor. Ancak son pas ve ortalarda topun olduğu yerde hep Sivasspor defansı var. Sebebi ceza sahası içerisindeki eksiklik. Van Persie ceza sahasında yalnız. Orta sahadan bir sürpriz destek ya da ters kanattan ceza sahasına giren kanat oyuncusu yok. Bir destek Van Persie’yi ön direğe zorlayacak. Arka direğe koşan adamla birlikte gol şansı yükselecek.
Lider kadar başarılı (Tayfun Bayındır - Volkan Demirel)
Lazar Markovic. Gerçekten çok ama çok önemli bir oyuncu. Fenerbahçe tapusunu alırsa olağanüstü bir yatırım yapmış olur. O sakatlık furyasından da kurtulduğu için son derece etkili ve bir o kadar da takımı düşünerek oynuyor. Kaçırdığı gollerle ilgili elbette eleştirilerimiz var ama Sivas savunması eğer darmadağın olduysa bunda en büyük pay Markovic’indir. Ve son söz Vitor Pereira’ya. ‘İlk yarıyı lider bitiririz’ demişti, olmadı... Ancak, en az lider kadar önemli iş becerdiğini söyleyip Portekizli’nin hakkını teslim edelim.
Coşku, baskı, enerji! (Attila Gökçe - Milliyet)
Fenerbahçe kazanmak için müthiş bir tempo ve coşku ile oynuyor. Rakibe yaptığı prese dayanmak o kadar kolay değil. 24 kez gol girişiminde bulunan takımın bu çabasına ve emeğine saygı duymak gerekir. Ne var ki bu kadar baskıya ve girişime rağmen Fenerbahçe bize zengin skorlar vaad edemiyor. Sağlam bir takım, evet! Peki üretkenliği yeterli mi? Bilmiyoruz. Bu skor düşüklüğünde Van Persie’nin henüz kendi formunun zirvesine çıkamamasının rolü olabilir.
Ne oluyor? (Gürcan Bilgiç - Sabah)
Son maçın üç puanla bitmesi, kazanma alışkanlığının devam etmesi ve lider takımın cebine "bir beraberlik" avantajı konulmaması açısından önemliydi. Bir başka noktada da Diego'nun üst adalesini işaret ederek sahadan çıkması. İki hafta önce de Alper, arka adalesini tutuyordu. Üç gün önce kaleci Ertuğrul sedyedeydi. Sanırım 20'ye yaklaştı adale sakatlığı sayısı. "Ben bakınca anlarım" diye takım çalıştırıp, sonra "Akademisyenim" havasını atana, belki "Ne oluyor?" diye soran olur.
Kartal'ın sistemine döndü! (Rıdvan Dilmen - Sabah)
Tek farklı olsa da, istekli, coşkulu oynayarak, kaliteli olmasa da kazandı. Çünkü eksiklikleri yaratıcılıktı. Fenerbahçe'nin, Fernandao ve Nani gibi silahları da yoktu bu maçta. Bence Pereira'nın Caner kararı da doğruydu. Sonuçta onun ortası ile gol oldu. Az gol atmasına rağmen Fenerbahçe'nin oyununda gelişme var. Pereira, İsmail Kartal'ın sistemine döndü ve puanlar üst üste gelmeye başladı. Geçen sene de Fenerbahçe 39 puan toplamıştı. Avrupa'da devam ediyor, kupada 2'de 2 yaptı. Pereira'nın karnesi kötü değil. Beşiktaş bugün ligi koparamadıysa bu Fenerbahçe'nin arzusunu, hedefe kitlendiğini gösteriyor.
Galatasaray'ı bitirdiler (Erman Toroğlu - Fotomaç)
Sarı-lacivertliler için yine aynı cümleyi yazacağım; "İyi oynadılar mı, hayır!" Sadece mücadele ettiler ve rakiplerini yendiler. Eğer dün sarı-lacivertliler buradan üç puanla ayrılmasalardı uzak bir ihtimal de olsa Galatasaraylıların ağzını sulandıracaklardı. Sarı-lacivertliler dünkü maçta yalnızca maçı almadılar şampiyoluk yarışında Galatasaray'ın da işini bitirdiler.
