Asya’nın en büyük, dünyanın ise en sert çöllerinden biri olarak bilinen Taklamakan Çölü, yıllardır kuraklık, kum fırtınaları ve ekolojik bozulmanın simgesi haline gelmiştir. Ancak Çin hükümetinin 20 yılı aşkın süredir sürdürdüğü yeşillendirme projeleri, bu çölü yeniden hayata döndürmek için önemli bir adım niteliği taşıyor.
TAKLAMAKAN ÇÖLÜ’NÜ YEŞİLLENDİRME PROJESİ NASIL BAŞLADI?
Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi sınırları içinde yer alan Taklamakan Çölü, 337 bin kilometrekarelik alanıyla “girilirse çıkılamaz” anlamına gelen ismine uygun şekilde, yaşama elverişsiz bir bölge olarak biliniyordu. Ancak 2003 yılında başlatılan “Yeşil Bariyer” projesi, çölleşmenin yayılmasını önlemek, tarım alanlarını ve yerleşimleri korumak amacıyla hayata geçirildi.

YEŞİL SETLER ÇEKİLDİ
Çalışmaların odak noktası, çölün sınırlarında geniş çaplı ağaçlandırma ve çalı ekimi oldu. Yerli iklim koşullarına dayanıklı saksaul, kavak, huş ve çölde yetişebilen tuz toleranslı türler tercih edildi. Bitkiler, damlama sulama sistemleri ve su tasarruflu teknolojilerle desteklendi.
Ayrıca çöl rüzgarlarını yavaşlatmak amacıyla kare tel örgü şeklinde çöl bariyerleri kuruldu. Bu yapay ızgaraların içine ekilen bitkiler, zamanla hem toprağı tutmaya hem de yerel iklimi nemlendirmeye başladı.
NE KADAR ALAN YEŞERDİ?
Resmî kaynaklara göre, son 20 yılda Taklamakan’ın çevresinde yaklaşık 33 bin kilometrekarelik bir alan ormanlaştırıldı. Yıllık ortalama 1.000 km² civarında bir alana ağaç ve çalı dikimi gerçekleştiriliyor. Sadece 2023 yılında yaklaşık 2 milyon ağaç dikildiği bildirildi.

PROJENİN AMACI NEDİR?
Projeyle hedeflenen yalnızca çölleşmenin durdurulması değil, aynı zamanda bölgedeki toz fırtınalarının azaltılması, iklim düzeninin iyileştirilmesi, yerel tarım alanlarının korunması ve biyolojik çeşitliliğin yeniden kazanılmasıdır.
Özellikle Taklamakan Çölü’nün eteklerinde bulunan Tarım Havzası ve Kaşgar Ovası, bu çalışmalarla birlikte kum istilasından korunmaya başlandı. Kum fırtınalarının sıklığında %25’lik bir düşüş gözlemlendi.
