Ahmet Davutoğlu: Bu yolu birlikte yürüyeceğiz

Ahmet Davutoğlu: Bu yolu birlikte yürüyeceğiz

Davutoğlu "Seçimde bir parti depremi yaşanacak. Sağ tekrar yapılanacak" dedi. Sandık tasarısını "Taktik savaşları başladı" ifadesiyle değerlendiren Gelecek Partisi lideri, iktidarın sergilediği çabaların 6 partiyi ayrıştırmayacağını vurguladı: Bu, bütün liderlerle omuz omuza gidilecek bir süreç. Önemli olan kimin ne söylediğinden çok birlikte bir yol yürümek.

YEŞİM GÖKÇE

Bütün sorunların kaynağında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi var. Kurumların ve istişarenin önemini yitirdiği bu yapıda bir gece yarısı her şey değişebiliyor, MB Başkanı bir gece görevden alınabiliyor.

AK PARTİ’NİN TABANINDA DA YÖNETİCİLERİNDE DE ÇÖZÜLMELER VAR

AK Parti’ye oy veren ve daha önce de merkez sağa oy verenlerde, dar gelirli kesimlerde, AK Parti’nin orta düzey yöneticilerinde, teşkilatta çözülmeler var. Yaşananların gerçek boyutunu seçimde göreceğiz.

6’LI MASA KURULMASAYDI SEÇİM DÜZENLEMESİNE İHTİYAÇ DUYULMAZDI

(Seçim tasarısı) Biz altılı masada bir araya gelmeseydik onlar böyle bir ihtiyaç hissetmeyecekti. Taktik savaşları başladı. Kendine güvenen neden kanunda oynamalar yapar? Şimdi kendilerinden emin değiller.

BEŞTEPE’DE SİYASİ KAYNAK KULLANILDI, YEDİKLERİ O YEMEK HARAM

AK Partili eski vekillerin Beştepe’de yediği yemek haram. Devlet için ayrılan bir kaynaktan siyasi amaçla yemek veriyorsun. AK Parti Genel Merkezi’nde yapılmalıydı. Erdoğan devleti kendi mülkü olarak görüyor.

BU SEÇİMDE SAĞ YENİDEN YAPILANACAK

* (Altı partinin bir araya gelmesi) Hepimiz bir dereydik, şimdi bir nehre doğru akacağız ve sonra da Türkiye denizine akacağız.

* (Ekonomi eleştirisi) Türkiye’nin bütün sorunlarının kaynağı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi. Hazine ve Maliye Bakanı’nın, hazine ve maliye bilgisi de bir dükkan idare edebilecek ölçekte değil.

* (Seçim tahminleri) Önümüzdeki seçimde sağ tekrar yapılanacak. Büyük bir parti depremi yaşanacak. AK Parti ve MHP’nin güçleri azalacak. Çok net söylüyorum, onların yerini biz alacağız.

* Doğu ve Güneydoğu’daki muhafazakar kesimde kırılmalar başladı. AK Parti’nin orta düzey yöneticilerinde çözülmeler var. AK Parti’ye oy veren ve ekonomik yıkımdan etkilenen dar gelirli kesimde çözülmeler var.

Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu, KARAR TV’de Elif Çakır ve Taha Akyol’un konuğu oldu. Altı parti liderinin bir araya gelerek ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakatı’nı imzalamasına ilişkin açıklamalarda bulunan Davutoğlu, “Önemli olan bir süreci başlatmaktır. Altılı liderler süreci önce pratik bir iş birliği alanından doğdu. Benim şahsi kanaatim altı parti arasında yapısı oturmuş, karar mekanizmaları oluşturulmuş daha güçlü bir ilişki biçimi ve gerçek anlamda bir ittifak çıkmasıydı. Böyle bir süreç başladı. İkinci toplantı Sayın Babacan’la 27 Mart’ta olacak” dedi.

Türkiye’nin sorunlarının kaynağının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye’nin en yakıcı sorunun ise ekonomi olduğunu vurguladı. Davutoğlu, ekonomideki sorunların büyük bir kısmının siyasal sistem politik ağırlıklı sorunlar olduğunu ifade ederek, “Normal şartlarda Türkiye bunu yaşamayabilirdi. Yaşanmasının nedeni Erdoğan’ın ekonomi cahilliği ve zihninde yerleşmiş olan bazı bilimsel gerçeklere aykırı varsayımlar ve kurumların işlememesi. Ekonomi doğrudan sistemle ilgili bir sorun. Parlamenter sistem ile kurumların canlandırılması, insan hak ve özgürlüklerin güçlendirilmesini ve hukuk teminatını öne çıkaran güçler ayrılığı ilkesine dayalı parlamenter sistemi teklif etmemiz normal. Ekonomi konusunda da ortak bir çalışma yapacağız” diye konuştu.

Davutoğlu, Türkiye’nin dış borç yükünün “vahim halde” olduğunun altını çizerek, “Hazine ve Maliye Bakanı’na bunu sormak lazım. Millete teminat verir gibi, ‘Türk lirasının düşeceği başka yer yok’ diye konuşma yapıyor. Türk lirası yerlerde sürünüyor. Üzerinde ay yıldız var, ulusal onur var” dedi. Rusya ve Ukrayna savaşta olduğu halde Rus rublesinin yüzde 65 ve Ukrayna parasının sadece yüzde 30 değer kaybettiği bilgisini paylaşan Davutoğlu, Türk lirasının yüzde 95 değer kaybettiğini söyledi. “Hazine ve Maliye Bakanı’nın, hazine ve maliye bilgisi de bir dükkan idare edebilecek ölçekte değil” diyen Davutoğlu, “Merkez Bankası Başkanı da aynı. Merkez Bankacılığı bir kültürdür, tecrübe gerektirir. Erdoğan ile başbakanlık dönemimizde tartışma konumuzdu. O herhangi bir kişide yeterli sadakat varsa o işi yapacağını varsayar. Çünkü kendisi karar verecek. Kendisinden daha nitelikli biriyle çalışmak rahatsız eder. Gerçek lider, kendisinden daha yetenekli ve uzman kişileri etrafında toplayıp onları motive ederek kendi seviyesini yükseltir. Başta öyleydi AK Parti. Ama zamanla Erdoğan, her şeyi öğrendiğini zannetti. Merkez Bankası Hazine Müsteşarlığı’na alakasız isimleri teklif ettiği zaman başladı görüş ayrılıklarımız” ifadelerini kullandı.

Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı olmadan devletin olmayacağını belirten Davutoğlu, “Diğer bakanlıkların hepsini kapatsanız devlet yine yürür. Bu 5 kurumda sıkıntı var. Ben Adalet Bakanlığı’nda düzenlemeler yaparım. Hukukun olmadığı yerde toplum çölleşir” dedi. Davutoğlu, “Beştepe’de bazı cahil başdanışmanlar, Merkez Bankası Başkanı’na saygısızlık yaptılar zamanında. O gün takip edilen toplantıyı popülist bir takım önermelerle, daha sonra ‘damat bakan’ın onayladığı politikaları savunanlar, Cumhurbaşkanının huzurunda Merkez Bankası Başkanı’na saygısızlık yaptılar. Başdanışmanlar, bakanların işine karışamaz” dedi. Bugün bir siyasetçinin başına gelebilecek en kötü şeyin bakan olmak olduğunu söyleyen Davutoğlu, “İmza yetkiniz yok. En kolayı başdanışman olmak, en zoru bakan olmak. Bakanın altındaki bakan yardımcıları, ‘bakanın ayağı kayarsa ben bakan olurum’ diye bakıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’dı. O bakanken yardımcısı Nureddin Nebati idi. Nebati, Elvan’dan mı talimat alıyordu yoksa kuru fasulyecide buluştuğu Berat Albayrak’tan mı? Böyle bir devlet olmaz. Bakanın bir kimliği yok artık” şeklinde konuştu.

Davutoğlu, Berat Albayrak’ın “görünmeyen bir başbakan” olduğunu belirterek, “Neden? Çünkü o damat. Sonra siyasi bakanlar, sonra bürokrat bakanlar var. Hiyerarşi böyleydi. Şimdi yeni bir kategori çıktı. Bahçeli’ye bağlı bakanlar: İçişleri Bakanı” dedi. Bahçeli’nin her açıklamasında ‘İçişleri Bakanı benim himayemdedir’ dediğini hatırlatan Davutoğlu, “Sedat Peker açıklamalar yaptığında Erdoğan, bakanına sahip çıkmadı. Süleyman Soylu, Sedat Peker’den yumruk üstüne yumruk yedi. O zaman söyledik, Sedat Peker’in iddiaları doğruysa Soylu’yu görevden al. Eğer yanlışsa bakanının arkasında dur. 1 aya yakın hiç sesini çıkarmadı. Bir liderin yapmaması gereken bir şey. Bahçeli çıkıp Süleyman Soylu’yu savundu ertesi gün Erdoğan da bakanını sahiplenmek zorunda kaldı” ifadelerini kullandı.

Adana’da Furkan Vakfı’nın yürüyüşüne polisin orantısız müdahelesini değerlendiren Davutoğlu, “O vakfın yöneticileri benim için ağır eleştiride bulundular ama sokak ortasında işkenceye kimse dayanamaz. Yerdeki kadının kafasına copla vurmak hiç doğru değil. Muhalefetten bir belediyede çalışan bir zabıta, başörtülü bir kadına yan baksa Erdoğan bir hafta gürlerdi. Benim bir tweetim üzerine Süleyman Soylu ‘orantısız güç yapıldı’ dedi. Ertesi gün AK Parti’den açıklama geldi. Cumhurbaşkanı teyit etsin diye bekledik. Ama susuyor. Bahçeli çıktı, ‘Türk polisi yaptırım uyguladı, alnından öperim o polisi’ dedi. Kimse yere düşmüş bir kadına copla vuramaz. Çarşamba günü Erdoğan, grup toplantısı yapacaktı ama sesi kısılmış. Bugün NATO’da dinledik, sesi iyiydi. Çünkü Bahçeli dedi ki İçişleri Bakanlığı bana bağlı. Erdoğan bu konuda konuşmalı. Belki de onlar Erdoğan’a oy verdi. 28 Şubat’tan sonra ilk kez böyle bir olay yaşandı” dedi.

İki kitlesel blokta kırılmalar başladığının altını çizen Davutoğlu, “Doğu ve Güneydoğu’daki muhafazakar kesimde kırılmalar başladı. AK Parti’ye oy veren ve ekonomik yıkımdan etkilenen dar gelirli kesimlerde çözülmeler var. AK Parti’nin orta düzey yöneticilerinde çözülmeler var. Tabanda ise AK Parti teşkilatı deklare etmeden çözülüyor. Bu çözülmenin gerçek boyutlarını seçimde göreceğiz” dedi. Türk siyasi tarihinde 3 büyük siyasi parti depremi yaşadığını söyleyen Davutoğlu, “Bunlar hep sağda yaşandı. Sağ partilerde sürekli bir yapılanma vardır. Bunun nedeni de liderlere ayarlı bir parti olmalarıdır. Önümüzdeki seçimde sağ tekrar yapılanacak. Büyük bir parti depremi yaşanacak. AK Parti ve MHP’nin güçleri azalacak. Çok açık ve net söylüyorum onların yerini biz alacağız” diye konuştu.

BEŞTEPE'DE YEDİKLERİ YEMEK HARAMDIR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti eski milletvekillerini Beştepe’de ağırlamasını “çözülme” olarak nitelendiren Davutoğlu, “Ama Beştepe’de yedikleri yemek haramdır. Devlet için ayrılan bir kaynaktan siyasi bir amaçla yemek veriyorsun. AK Parti Genel Merkezi’nde yapılmalıydı bu yemek. Artık öyle bir ayrım kalmadı. Erdoğan, devleti kendi mülkü olarak görüyor. Bunu neden yapıyor Erdoğan? Çünkü telaşlandı, panikledi. Oraya gelenlerin çoğunun kalbi Erdoğan’a kırıktır. Erdoğan’ı rahatsız eden bir diğer husus da Bahçeli ile baş başa kalmasıdır. Perinçek’i masaya oturtamıyor, Destici’yi oturtsa yetki vermesi gerekiyor. 2 parti de az geliyor. Çiller konusu da buradan açıldı. Buradan bir çıkış yolu bulması çok zor” şeklinde konuştu.

26-mart-2022.jpg

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN