Konya'nın Kulu ilçesi yakınlarında, Tuz Gölü Kırık Kuşağı üzerinde 15 Mayıs 2025 tarihinde meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki deprem, başkent Ankara dahil geniş bir alanda hissedilerek paniğe neden oldu. Deprem sonrası gözler, fay hatları ve deprem haritalarına çevrilirken, deprem bilimci ve jeofizik yüksek mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan'ın yıllar önce yaptığı uyarı ve paylaştığı harita gündeme bomba gibi düştü.
Prof. Dr. Ercan, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı çarpıcı paylaşımda, 5.2'lik depremin meydana geldiği Tuz Gölü Kırığı'nın mevcut resmi deprem haritalarında yeterince vurgulanmadığını belirterek, bu durumun halk arasında haklı bir tedirginlik ve sorgulamaya yol açtığını ifade etti.
"HALK HAKLI OLARAK YAKINMAKTA VE SORGULAMAKTA!"
Ercan, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "M5,2’lik depremin olduğu Tuz Gölü Kırığı, son deprem haritası üzerinde görünmemesinden halk, haklı olarak yakınmakta, ayrıca sorgulamakta. Oysa ekte verilen 2005’de yaptığım haritamda Tuz Gölü Kırığı kırmızı ile görülüyor. MTA haritasında da kırık görülüyor. Deprem haritası yapılırken, deprem bilimci olan yerfizikçileri ile kırıkçı olan yerbilimcilere yeterince yer verilseydi bu yadırgamalar olmazdı."
Bu sözler, resmi deprem haritalarının hazırlanma sürecindeki olası eksikliklere ve uzman görüşlerinin yeterince dikkate alınmadığı iddialarına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Ercan'ın 2005 yılında hazırladığı ve Tuz Gölü Kırığı'nı net bir şekilde gösteren haritası, deprem sonrası sosyal medyada büyük ilgi gördü.
DEPREMİN TEKNİK DETAYLARI VE ANKARA'NIN SARSILMASI
Prof. Dr. Ercan, depremin teknik detaylarına da değinerek, "Konya’nın Kulu ilçesinden geçen, Kulu-Tavşancalı Kırığı üzerinde olan M5,2’lik küçük deprem, Kulu ile dolayda olan depremin kaynağıdır. Kulu-Tavşancalı Kırığı, Tuz Gölü Kırık Kuşağı’nın bir parçasıdır. Kırık Ankara’ya doğru uzandığı, odağı sığ olduğundan Ankara sarsılmıştır. Daha büyük deprem beklemiyorum" açıklamasında bulundu. Bu bilgi, depremin neden Ankara'da da güçlü bir şekilde hissedildiğini ortaya koyuyor.
TUZ GÖLÜ FAY ZONU AKTİF VE POTANSİYEL TEHLİKE BARINDIRIYOR!
Prof. Dr. Ercan'ın açıklamaları, Tuz Gölü Fay Zonu'nun aktif bir tektonik yapı olduğuna ve deprem üretme potansiyeline sahip olduğuna bir kez daha dikkat çekiyor. Uzmanlar, Tuz Gölü Fay Zonu'nun yaklaşık 180 kilometre uzunluğunda olduğunu ve 5 ayrı segmentten oluştuğunu belirtiyor. Fay zonunun yıllık kayma hızının 0.05 mm/yıl olduğu ve bu fay hattının 6.5 ile 7.1 büyüklüğünde depremler üretebileceği, bu tür büyük depremlerin ise 5 bin ila 10 bin yıl aralığında tekrarlanabileceği ifade ediliyor.
Son depremin, fay zonunun en kuzeybatıdaki Büyükkışla Segmenti üzerinde meydana geldiği belirtilirken, aynı bölgede 2020 ve 2023 yıllarında da sırasıyla 5.1 ve 5.3 büyüklüğünde depremlerin yaşandığı hatırlatıldı. Bu durum, bölgedeki sismik aktivitenin devam ettiğini ve dikkatli olunması gerektiğini gösteriyor.
"UZMAN GÖRÜŞLERİNE DAHA FAZLA YER VERİLMELİ!"
Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın bu son çıkışı, deprem haritalarının hazırlanması ve risk analizlerinin yapılmasında farklı disiplinlerden uzmanların (yerfizikçiler ve yerbilimciler) görüşlerine daha fazla yer verilmesi gerektiği tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Uzman, bu tür eksikliklerin halkta güvensizliğe ve bilgi kirliliğine yol açabileceğini vurguluyor.
Yaşanan son deprem, Türkiye'nin deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatırken, kamuoyunun deprem riskine karşı daha şeffaf, doğru ve kapsamlı bir şekilde bilgilendirilmesi talebi de giderek artıyor.