Her şey, emekli imam Ali Ural'ın 40 yıl önce, o zamanlar tek bir meyve ağacının bile yetişmediği Dağdibi köyüne ağaç dikme hayaliyle başladı. O günleri anlatan Ural, "İlk başladığım zaman tabii köyde dikili ağaç yoktu. Çam olsun, ladin olsun, meyve ağacı olsun, hamı da yoktu, hası da yoktu. Tabii ilk sene bayağı bir tereddüt yaşadım. Dikmeden önce komşulara sorduğum zaman, komşular dediler ki burada hiç boşuna uğraşma bu zamana kadar burada ne meyve olur, ne çam olur. Fakat ben inat ettim ve dikmeye karar verdim. İlk sene aşağı yukarı 50-60 tane çamla, meyveyle başladım. Tabii meyvede bayağı uğraştık ama hüsrana uğradık. Aldığımız meyveler ziraattan olduğu için burada randıman vermedi, meyvesi yetişmedi." dedi. İlk denemelerinde acemilikler yaşadı; rüzgâr çam fidanlarını yaktı, yanlış seçtiği meyve ağaçları tutmadı. Ama o pes etmedi.

40 YILLIK SABIR VE 50 BİNDEN FAZLA AĞAÇ
Ali Ural, zamanla toprağı, iklimi ve araziyi keşfetti. Rüzgâr almayan kuytu yerleri, kar yığmayan sırtları öğrendi. Kendi parasıyla fidanlıklardan aldığı fidanları, her ilkbahar ve sonbaharda aylarca süren bir mesaiyle tek tek toprakla buluşturdu. Bu süreçte zaman zaman Torul Orman İşletme Müdürlüğü'nden teknik destek alsa da, fidanların büyük çoğunluğunu kendi imkanlarıyla temin etti. 40 yılın sonunda diktiği çam, ladin, akçaağaç ve meyve ağaçlarının sayısı 50 bini aştı.

BOZKIR KÖYÜ ŞİMDİ YEMYEŞİL BİR VAHA
Ali Ural'ın inadı ve emeği sayesinde, o bir zamanların çıplak arazisi, bugün hayvanların gölgelendiği, fırtınadan korunduğu yemyeşil bir ormana dönüştü. "Affedersiniz, hayvanlar yayılırken bile kışın sığınacak, yazın gölgelenecek bir yer yoktu. Arazi çıplaktı. Rüzgâr vurduğunda hayvanların kaçacak yeri yoktu. Ama şimdi öyle değil. Rüzgâr olduğunda hayvanlar ağacın altına girip serinleyebiliyor, soğuktan korunabiliyor" diyen Ural, yarattığı değişimin mutluluğunu yaşıyor. Köy halkı da, geçmişte tek bir ağaç dahi bulunmayan köylerinin bugün ormanlarla çevrili olmasının gururunu taşıyor.

"KIYAMET KOPACAĞINI BİLSENİZ BİLE FİDAN DİKİN"
40 yılını bu işe adayan Ali Ural, bu işin zoraki değil, içten gelen bir sevgi ve fedakarlıkla yapılabileceğini söyledi. Herkese bir çağrıda bulundu:
"Vatandaşlar boş durmasın, diksinler. Peygamberimiz buyuruyor ki: "Kıyamet kopacağını bilseniz bile elinizde bir fidan varsa dikin." Bizim burada daha çok ihtiyaç var. Belki sahil kesiminde ormana ihtiyaç yok ama bizim buralarda, 1900-2000 rakımlarda ormana çok ihtiyacımız var."
