Korku ve merak, turizmde yeni bir trendin kapılarını aralıyor. Tuhaf tarihi, ürkütücü mimarisi ve paranormal hikayeleriyle öne çıkan destinasyonlar, sıradan tatillerden sıkılan maceraperestlerin ilgi odağı haline geliyor. İşte küresel medyada en çok konuşulan, hikayeleriyle tüyleri diken diken eden ve ziyaretçilerine unutulmaz bir dehşet deneyimi yaşatan o ilginç yerlerden bazıları.
DÜNYANIN EN ÜRKÜTÜCÜ YERLERİ
SEDLEC KEMİKLİĞİ – ÇEKYA: Çekya’nın Sedlec kasabasında yer alan bu küçük Katolik şapeli, yaklaşık 40 bin insanın iskelet kalıntılarını sanatsal düzenlemelerle sergiliyor. Şapelin ortasında insan kemiklerinden yapılmış devasa avize, en dikkat çekici ve ürkütücü unsur. Kemikler, 1278'de Kudüs'ten getirilen kutsal toprakla karışmış mezarlığa gömülmek isteyen dindar Katoliklere ait.

PARİS YERALTI MEZARLIĞI (CATACOMBS) – FRANSA: 18. yüzyılda Paris’teki mezarlıklardaki aşırı doluluk nedeniyle, altı milyondan fazla insanın kalıntıları şehrin altındaki eski taş ocağı tünellerine taşındı. Kafa tasları ve kemiklerin düzenli dizilimi, ziyaretçilere ürkütücü bir deneyim sunuyor.
HAÇ TEPESİ – LİTVANYA: 14. yüzyıldan beri haçların dikildiği bu tepe, Sovyet işgali sırasında üç kez yıkılmasına rağmen inanç ve direnişin sembolü olarak her seferinde yeniden inşa edildi. Rüzgarda birbirine çarpan 100 binden fazla haç, ürkütücü rüzgâr çanları sesi yaratıyor.
SAVAŞ GEMİSİ ADASI (HASHİMA) – JAPONYA: Nagasaki kıyılarında, savaş gemisini andıran silüetiyle bilinen Hashima, 1974’te kömür madenleri kapanınca terk edildi. Bir zamanlar 5 bin kişinin yaşadığı bu ada, günümüzde rüzgârın ve zamanın harabeye çevirdiği binalarıyla sessiz bir hayalet şehirdir. Ada, 2012 yapımı James Bond filmi Skyfall'da kötü karakterin gizli üssü olarak kullanılmıştır.

ÇERNOBİL EĞLENCE PARKI – UKRAYNA: Pripyat şehrinde bulunan bu eğlence parkı, 26 Nisan 1986'daki Çernobil Felaketi nedeniyle açılışından kısa süre önce kaderine terk edildi. Paslanmış dönme dolabı ve çarpışan arabalarıyla burası, nükleer felaketin dokunulmaz ve ürkütücü bir anıtıdır.
CENTRALIA – PENSİLVENYA / ABD: Bir madenci kasabasıyken, 1962'de başlayan yeraltı kömür damarı yangınları nedeniyle terk edildi. Günümüzde çatlak kaldırımlarından ve yıkılmış binalar arasından yükselen duman, yangınların 250 yıl daha süreceği tahmin edilen bu hayalet kasabanın neden boş kaldığını hatırlatıyor.
MEKSİKA BEBEK ADASI (ISLA DE LAS MUÑECAS) – MEKSİKA: 50 yıl münzevi yaşayan Don Julian Santana'nın, boğularak ölen küçük bir kızın ruhunu yatıştırmak için adanın dört bir yanındaki ağaçlara astığı binlerce parçalanmış bebekten oluşur. Ziyaretçilerin getirdiği bebeklerle sürekli büyüyen bu ürpertici koleksiyon, adanın efsanevi yönünü güçlendirir.
YILAN ADASI – BREZİLYA: BBC'ye göre, insan etini eritebilen hızlı etkili zehre sahip 4 bin zehirli Bothrops insularis yılanına ev sahipliği yapar. Brezilya donanması tarafından 1920'lerde hem yılanları hem de insanları korumak amacıyla kapatılmıştır.

KARNİ MATA TAPINAĞI – HİNDİSTAN: Dünyada farelerin kutsal kabul edildiği ve korunduğu tek yer. Efsaneye göre, tapınaktaki fareler Karni Mata soyundan gelenlerin ruhlarını taşır. Ziyaretçiler farelerin arasında yalın ayak dolaşır; beyaz fare görmek ise büyük şans sayılır.
AKODESSEWA PAZARI – TOGO: Dünyanın en büyük vudu pazarlarından biridir. Burada, ritüellerde kullanılmak üzere hayvan başları, kafatasları, kurutulmuş kuşlar ve vudu bebekleri gibi çeşitli malzemeler satılır.
YUNGAS YOLU – BOLİVYA: 1990'larda dünyanın en tehlikeli yolu olarak tanımlanmıştır, meydana gelen sayısız kaza nedeniyle burası "Ölüm Yolu" adıyla anılır.
AOKİGAHARA ORMANI – JAPONYA: Fuji Dağı eteklerindeki bu yoğun orman, Japon mitolojisindeki iblislerle ilişkilendirilmiştir ve sesi bastıran ağaç yoğunluğuyla ürkütücü bir atmosfere sahiptir.

POVEGLİA ADASI – İTALYA: Kara Veba sırasında binlerce kişinin karantinada öldüğü, toprağının %50'sinin insan külü olduğu söylenen, 1920'lerde akıl hastanesi kurulduktan sonra çığlık ve fısıltı sesleri duyulduğu iddia edilen lanetli bir ada.
PALYAÇO MOTEL – NEVADA / ABD: Yüzlerce palyaço figüründen oluşan bir koleksiyona ev sahipliği yapan ve bir mezarlığın yanında konumlanan otel, korku filmlerinin etkisiyle popüler bir ürkütücü destinasyon haline gelmiştir.
