CHP İstanbul'dan 39 ilçede eş zamanlı saha hamlesi: Kapı kapı dolaşıp gerçekleri anlatacağız

CHP İstanbul'dan 39 ilçede eş zamanlı saha hamlesi: Kapı kapı dolaşıp gerçekleri anlatacağız

CHP İstanbul örgütü, “Gerçekleri Bilmeye Hakkınız Var” kampanyasıyla sahaya indi. 39 ilçede eş zamanlı başlatılan çalışmayla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik davaların arka planı ve CHP’nin yeni dönem vizyonu vatandaşlara anlatılacak. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, meydanlardan pazarlara, kapı kapı dolaşarak hem İBB davasının gerçek amacını hem de partinin demokratik hukuk devleti, adil ekonomi ve güçlü sosyal devlet hedeflerini kamuoyuyla paylaşacaklarını vurguladı.

CHP İstanbul örgütü, “Gerçekleri Bilmeye Hakkınız Var” kampanyası kapsamında İstanbul’un 39 ilçesinde eş zamanlı saha çalışması başlattı. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, kampanyayla İBB davası sürecini ve partinin gelecek vizyonunu yurttaşlara anlatacaklarını söyledi.

Bakırköy Özgürlük Meydanı’ndaki açıklamada, “İmamoğlu’na özgürlük” ve “TRT duruşmayı canlı yayınla” yazılı dövizler taşındı. Burada konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a İçişleri Bakanlığı tarafından verilen soruşturma iznine “Ankara’da tanıdık bir senaryo devreye sokuldu. Aynı müfettiş, aynı bilirkişi marifetiyle Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne İçişleri Bakanlığı soruşturma izni verdi. Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş, hizmetleriyle milletin teveccühü kazanmış, çok kıymetli bir yol arkadaşımızdır. Talan düzenini bitirdiği için Mansur Yavaş Başkanımız hedef alınmaktadır” sözleriyle tepki gösterdi.

'HALKIMIZ KADERİNE TERK EDİLMİŞTİR'

Türkiye’nin bugün çoklu krizlerin pençesinde ve belirsizliklerin gölgesinde olduğuna vurgu yapan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ülkemizde demokrasinin kurumsal temelleri tahrip edilmiş, iktidar kişiselleştirilmiştir. 19 Mart darbesiyle cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu ve seçilmiş belediye başkanlarımız tutuklanmış, milli irade yok sayılmıştır. Hukukun üstünlüğü zayıflatılmış, adalet yok edilmiştir. Kutuplaştırıcı politikalarla çoğulculuk baskılanmış, kayırmacılık kök salmıştır. Hayat pahalılığı ve alım gücündeki erime sosyal bir krize dönüşmüş, gelir adaleti tamamen bozulmuştur. Ekonomi adaletsiz bir sömürü düzenine dönüşmüş, işsizlik ve güvencesizlik derinleşmiştir. Yurttaşlarımız barınma, eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılayamaz hâle gelmiştir. Kadınlar dışlanmış, gençler göz ardı edilmiştir. Doğa ve çevre rant uğruna tahrip edilmiştir. İstikrarsızlaştırılan dış politika ülkemize ağır bedeller ödetmiştir. Sınırlar düzensiz göçe, sokaklar çetelere teslim edilmiştir. Depremler, yangınlar ve seller karşısında halkımız kaderine terk edilmiştir. İşte biz, tam da bu düzene itiraz ediyoruz.

'DÜZENİ DEĞİŞTİRMEYE GELİYORUZ'

Bu kara düzeni düzeltmeye değil, kökünden değiştirmeye geliyoruz. Bu aşamadan itibaren yeni parti programımızla somut çözümleri temel alan ortak bir geleceği hep birlikte kurmayı amaçlıyoruz. 2025 programımızla güçlü yurttaşlığı, güvenli geleceği ve kazanan Türkiye’yi kurmayı hedefliyoruz. Toplumumuza dört temel başlık altında açık taahhütlerde bulunuyoruz. Demokratik hukuk devletini hep birlikte yeniden ayağa kaldıracağız. Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını güvence altına alacağız. Herkesin eşit yurttaş olduğu, devlete güven duyduğu bir yönetim anlayışını kalıcı hâle getireceğiz. Kutuplaşmayı sonlandırarak toplumsal barışı tesis edeceğiz. Üreten, paylaşan ve büyürken adil olan bir ekonomi kuracağız. Sanayiyi, tarımı ve teknolojiyi destekleyerek emeğin karşılığını aldığı, gençlerin geleceğe umutla baktığı bir kalkınma yolunu birlikte açacağız. Sosyal devleti güçlendirerek kimseyi yalnız bırakmayacağız. Eğitimden sağlığa, barınmadan sosyal güvenliğe kadar kamusal hizmetleri herkes için erişilebilir ve nitelikli hâle getireceğiz. Kadınların, gençlerin, çocukların ve emeklilerin kendini güvende hissettiği bir toplumsal düzeni hep birlikte kuracağız.

'İMAMOĞLU'NUN SUÇU 4 KEZ SEÇİM KAZANMAKTIR'

Dış politikada barışı, diyaloğu ve iş birliğini esas alacağız. Türkiye’yi yalnızlaştıran değil, dünyayla güçlü bağlar kuran bir anlayışı hayata geçireceğiz. Güvenliğini yalnızca askeri değil, ekonomik ve toplumsal gücüyle de sağlayan, krizlere karşı dirençli bir ülkeyi ortak akılla inşa edeceğiz. Şunu da açıkça söylüyoruz. Ekmek ve özgürlük mücadelesi birdir. Halkımızın ekmek mücadelesiyle o ekmeği büyütecek özgürlük mücadelesi birbirinden ayrılamaz. Bu nedenle herkes için ekmek, herkes için özgürlük diyoruz. Tam da bu nedenle gerçekleri bilmeye hakkınız var diyoruz. Siyasetin kalemiyle yazılmış, itirafçıların yalanlarına dayalı iddianamelerle halkımızın 15,5 milyon oyuyla cumhurbaşkanı adayı olmuş Ekrem İmamoğlu’na, onlarca belediye başkanımıza ve yol arkadaşlarımıza yönelik kurulan kumpas yalnızca adaleti yok etmiyor, halkımızı da sefalete sürüklüyor. Bu nedenle iddianamelerde kanıt yerine nelerin yer aldığını milletimizin bilmeye hakkı vardır. Buradan açıkça ilan ediyoruz. İddianameye göre Ekrem İmamoğlu’nun suçu, iktidar partisine karşı dört kez seçim kazanmış olmak, cumhurbaşkanı adayı olmak ve parti içi seçimlerde Genel Başkanımız Özgür Özel’i desteklemektir.

'BELEDİYE HİZMETLERİ KRİMİNALİZE EDİLMİŞTİR'

İddianamelerin hedefi Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını engellemek ve CHP’yi susturmaktır. İddianamelerde somut deliller yerine gizli tanık ve iftiracı ifadeleri kullanılmıştır. ‘Duydum’, ‘olabilir’, ‘söylendi’ gibi ifadeler iddianamelerde binlerce kez yer almaktadır. Avukat Mehmet Pehlivan hakkında ‘Müvekkilinin lehine savunma yaptı’ denilerek savunma hakkı kriminalize edilmiştir. ‘Para dolu bavullar’ diye servis edilen görüntülerde jammer bulunduğu iddianamede kabul edilmiştir. ‘560 milyar yolsuzluk’ denilmiş, iddianameye 160 milyar yazılmış, aradaki 400 milyar yok olmuştur. Kreş bağışları suç sayılmıştır. Aynı ifadeler farklı kişilerce noktasına virgülüne kadar tekrar edilmiştir. ‘Parkelerin altında 2 milyon dolar çıktı’ haberleri iddianamede yer almamıştır. Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat’ın dosyasında aşevi yardımı suç sayılmıştır. Belediye hizmetleri kriminalize edilmiştir. Tüm bu gerçekleri milletimizin bilmeye hakkı vardır. Çünkü adalet olmadan demokrasi olmaz. Demokrasi olmadan refah olmaz. Refah olmadan barış olmaz.

'YARGILAMALAR TUTUKSUZ YAPILMALIDIR'

İddianameler siyasi sebeplerle geciktirilmekte, duruşmalar ileri tarihlere bırakılmaktadır. Uzun tutukluluk süreleriyle arkadaşlarımız yargılama yapılmadan cezalandırılmaktadır. Avcılar, Beylikdüzü, Beyoğlu, Büyükçekmece, Bayrampaşa, Gaziosmanpaşa, Şile ve Şişli belediyelerinin iddianameleri derhal yazılmalıdır. Yargılamalar tutuksuz yapılmalıdır. Tüm duruşmalar TRT’den canlı yayınlanmalıdır. Hakim sürgünlerine son verilmelidir. Tutsak ailelerine yönelik baskılar derhal bitirilmelidir. Buradan, İstanbul’un 39 ilçesinden ilan ediyoruz. Bu ülke karanlığa mahkûm değildir. Bu halk umutsuzluğa teslim olmaz. Biz bu toprakların umuduyuz. Biz adaletin, özgürlüğün ve eşitliğin tarafındayız. Biliyoruz ki haklı olan mutlaka kazanır. Bu yürüyüş durmayacak. Bu mücadele yarım kalmayacak. Bu ülke, bu halk, bu demokrasi mutlaka kazanacak. CHP olarak Genel Başkanımız Özgür Özel öncülüğünde gerçeği söylemekten vazgeçmeyeceğiz, halkın iradesini savunmaktan geri durmayacağız, umudu büyütmeye devam edeceğiz. Bu karanlık bitecek. Bu düzen değişecek. Türkiye mutlaka kazanacak.”

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN