CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun devamlı Oy ve Ötesi’ni hedef göstermesine ve sandıklardan uzak tutulması yönünde talimat verdiği iddiasına ilişkin "Sen kimsin? Sen, bu ülkedeki yasalardan, millet iradesinden büyük müsün? Utanmaz adam. Bu ülkede 1950’lerden beri seçimlerin yürütülmesindeki temel ilke, Anayasa’da da belirtildiği gibi ‘gizli oy, açık tasnif’ yöntemidir. Sen, insanların sandığı denetlemesini nasıl engelleyebilirsin" ifadelerini kullandı.
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, bugün yaptığı açıklamada, 28 Mayıs Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasından Oy ve Ötesi gönüllülerinin sandıklardan uzak tutulması yönünde talimat verdiği öne sürülen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya tepki gösterdi.
Başarır, şunları söyledi:
“Süleyman Soylu denen hadsiz, hukuksuz, sözde seçimlerin güvenliğinden sorumlu İçişleri Bakanı demiş ki ‘Emniyet müdürlerine talimat verdim. Oy ve Ötesi’ni sandıklara yaklaştırmayacaklar’. Sen kimsin? Sen, bu ülkedeki yasalardan, millet iradesinden büyük müsün? Utanmaz adam. Bu ülkede 1950’lerden beri seçimlerin yürütülmesindeki temel ilke, Anayasa’da da belirtildiği gibi ‘gizli oy, açık tasnif’ yöntemidir. Sen, insanların sandığı denetlemesini nasıl engelleyebilirsin?
'SEN BU İNSANLARI SANDIKTAN MI ÇIKARTACAKSIN?'
Cumhurbaşkanı ve milletvekilliği seçim kanunlarının 2. maddesi, ‘Oyların sayımı, dökümü ve tutanaklara bağlanması açık olarak yapılır’ demiştir. Sen nasıl bunu söyleyebilirsin? Ayrıca tüm partiler, müşahit olarak tüm vatandaşları görevlendirebilir. Sen, bu insanları sandıktan mı çıkartacaksın? Ben, tüm yurttaşlarıma sesleniyorum. Oy ve Ötesi’ne, sandığa sahip çıkın.
'SON OY KESİNLEŞENE KADAR SANDIĞA SAHİP ÇIKACAĞIM'
Şunu herkes bilsin; bu seçimde 85 milyon, oylarına sahip çıkacak. Ben, Mersin milletvekiliyim ama bugün Şanlıurfa’ya gidiyorum ve son oy kesinleşene kadar da orada sandığa sahip çıkacağım. Tüm yurttaşlarımızı da sandığa sahip çıkmaya davet ediyorum. Süleyman Soylu gibi, Bekir Bozdağ gibi adamlara, Ulaştırma Bakanlığı’ndaki gibi zatlara asla güvenmeyin. Biz, kendi irademize kendimiz sahip çıkacağız.”
