DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Esenyurt'ta düzenlenen "Özgürlük İçin Barış" mitinginde, Abdullah Öcalan’ın mesajlarını aktararak, barış sürecinin toplumsal dinamiklerle birlikte yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Hatimoğulları, "Barışı Ankara’da, İstanbul’da, Amed’te konuşmalıyız" diyerek, hükümetin tecriti kaldırarak somut adımlar atmasını talep etti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlediği "Özgürlük İçin Barış" mitinginde toplandı. Mitinge, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş katıldı. Mitingde, ülke genelinde adalet ve barış taleplerinin dile getirildi.
'BARİKATLAR BARIŞA KARŞI KURULAN BARİKATLAR'
Mitingde konuşan Tülay Hatimoğulları, Türkiye’de adaletin ve barışın eksikliğine dikkat çekerek, “Bugün buraya Türkiye’de eseri kalmayan adaleti talep etmeye geldik, barışı talep etmeye geldik. Toplanmamızı engellemek için ellerinden geleni yaptılar. Resmen barikatlarla odacıklar oluşturmuşlar. Bu barikatlar, barışa karşı kurulan barikattır. Ancak biz bu barikatları çoktan yıktık" dedi. Hatimoğulları, iktidarın engellemelerine rağmen, halkların barış için mücadelesini sürdüreceğini ve tüm zorluklara rağmen bu süreçte geri adım atılmayacağını vurguladı.
Hatimoğulları, konuşmasında İmralı’daki görüşmelere de değindi. Türkiye’nin dört bir yanındaki halkların, İmralı'daki görüşmelerin nasıl geçtiğini ve sonuçlarının ne olacağını büyük bir merakla beklediğini belirterek, “Sayın Abdullah Öcalan’ın sağlık durumu oldukça iyi ve size selamlarını iletiyorum. Sayın Öcalan'ın siz değerli halkımıza mesajı şudur; Türkiye’yi demokratikleştikçe Kürt sorunu barışçıl ve demokratik yöntemle çözülecek" ifadelerini kullandı.
Öcalan’ın mesajlarını halkla paylaşan Hatimoğulları, "Barışın toplumsallaşması için sadece iktidar ve DEM Parti değil, Türkiye'deki bütün siyasi partiler, bütün muhalefet partileri, bütün gruplar, bütün toplumsal dinamikler mutlaka ve mutlaka bu sürecin bir parçası, yürütücüsü olmalıdır. Yürütücüsü olmalıdır ki kalıcı bir barışı hep beraber sağlayalım" diyerek, barış sürecinin yalnızca bir partinin ya da hükümetin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğu olduğunu belirtti.
'BARIŞI ANKARA'DA, İSTANBUL'DA, AMED’TE KONUŞMALIYIZ'
Hatimoğulları, Öcalan’ın barış için atılacak adımların her şehirde ve her kesimde konuşulması gerektiğini söylediğini vurguladı. Hatimoğulları, “Sayın Öcalan diyor ki, ‘Barışı Ankara’da, İstanbul’da, Amed’te konuşmalıyız’ diyor. Bu barışı hep birlikte konuşarak, tartışarak, üzerimize düşeni yaparak, sağlıklı bir şekilde çözüme kavuşturmalıyız” ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları, DEM Parti’nin, bir diyalog ve müzakere partisi olarak barış sürecinde üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu belirtirken, hükümete yönelik eleştirilerde de bulundu. “Sayın Öcalan bir adım attı, DEM Parti bir diyalog ve müzakere partisi olarak üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu söyledi. Ama devlete ve iktidara düşen görev konusunda henüz somut adımlar atılmamıştır” dedi.
'TECRİT KALKMALI'
Hatimoğulları, Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasının barış sürecinin önündeki en büyük engel olduğunu da dile getirerek, "Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kalkmadan bu sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi mümkün değildir" ifadelerini kullandı. Hatimoğulları, bu süreçte devletin atması gereken somut adımların önemine işaret etti ve barışın kalıcı olabilmesi için hükümetin de diyalog sürecine katılması gerektiğini vurguladı.
