TUTUKLULUĞUMUN NEDENİ BU TABLO
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu'nun diploma usulsüzlüğü iddasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması Silivri Cezaevi'nde görüldü. Duruşmaya CHP Lideri Özel, çok sayıda partili, İmamoğlu'nun üniversiteden arkadaşları, ailesi ve kalabalık vatandaş grubu katıldı. Savunması sık sık alkışlarla kesilen İmamoğlu, İstanbul'un yerel seçim sonuçlarını gösteren bir haritayı göstererek "Benim içeride olmamın nedeni işte bu tablo. Sırf cumhurbaşkanlığı adaylığına erişemeyeyim diye beni içeri aldılar" dedi.
SAVUNMAYI TUTUKLU AVUKAT YAPTI
Bu iddianameyi bir sonraki seçimde kendisini yeneceğimi bilen bir kişi yazdırdı” diyen İmamoğlu, “ Ona karşı 4 seçim kazandığımı ve sonraki seçimi de kazanacağımı bildiği için buradayım. Üniversiteden arkadaşlarım burada. Bazılarının tavla oynayacak arkadaşı yok” dedi. İmamoğlu avukatı Pehlivan’ın tutuklu olduğunu hatırlatınca hâkim, Pehlivan’ın duruşmaya katılmasını isteyip istemediğini sordu. İmamoğlu onay verince Pehlivan duruşmaya görüntülü bağlandı. Bu durum ‘yargı tarihinde bir ilk’ olarak kayıtlara geçti.

İDDİANAMEYİ KENDİSİNİ YENECEĞİM KİŞİ YAZDIRDI
İBB Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu, iptal edilen diploması için ilk kez hakim karşısına çıktı. Silivri’deki duruşma salonuna alkışlar eşliğinde giren İmamoğlu ‘İddianameyi bir sonraki seçimde kendisini yeneceğimi bilen bir kişi yazdırdı. Bu davanın varlığı bile yüz karası bir durumdur’ dedi. Savunmasının devamında ise İstanbul’un yerel seçim sonuçlarını gösteren bir haritayı tutarak ekledi: İçeride olmamın nedeni işte bu tablo. Yaydığı korku nedeniyle buradayım.
Tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması yapıldı. İddianamede; İmamoğlu hakkında ‘zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik’ suçundan 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis istemi ve TCK’nın 53. maddesinde yer alan belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılması (siyasi yasak) talep ediliyor. Verilecek bir ceza veya olası siyasi yasak İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığını engelleyebilir. Jandarma eşliğinde duruşma salonuna getirilen İmamoğlu, izleyiciler tarafından alkışlarla karşılandı. Salondakiler ‘Hak, hukuk, adalet’, ‘Cumhurbaşkanı İmamoğlu’, ‘Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz’ sloganları attı. İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi’nden okul arkadaşları da duruşmaya katıldı. Duruşmayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve parti kurmayları da izledi.
NASIL YAPMIŞIM HAYRETLE DİNLİYORUM
İmamoğlu, iddianamenin özetlenmesi üzerine şu ifadeleri kullandı: “Umarım o da dinliyordur, elinde belge olmayan o kişi... Uzun uzun okuyorsunuz, niyetinizi anlamadım. Ben 18 yaşındaydım. Nasıl yapmışım bunları hayretle dinliyorum.” Bir başka aşamada ise hâkimin “Diploması iptal edilen diğer kişilerle ilgili de bazı ifadeler var” sözleri üzerine İmamoğlu “Evet, hemen bana dava açtılar, benimle ilgili aceleleri var” yanıtını verdi.
BU DAVANIN VARLIĞI BİLE YÜZ KARASI
Savunmasını sürdüren İmamoğlu “Bu iddianameyi, bir sonraki seçimde kendisini yeneceğini bildiği kişi yazdırdı. Bu davanın varlığı bile yüz karası bir durumdur. Bugün 12 Eylül. 12 Eylül Türk toplumunun hafızasında net olarak darbeyi hatırlatır. Askeri olsun, sivil olsun, siyasi olsun, iktidar eliyle olsun ya da iktidar eliyle beslenen bir cemaat tarafından yapılmış olsun. Tüm darbeleri, darbeyi yapanları, alkışlayanları, pohpohlayanları, destekleyenleri ve onlara aparat olanları en yüksek seviyede kınıyorum Ülkemizin bu tür darbelerle karşılaşmamasını diliyorum ama ne yazık ki şu anda da bir darbe sürecinin içerisinde olduğumuzun altını çizmek isterim. Karar verenlerin ve bu sürece alet olanların, topluma ve milletin geleceğine çok büyük bir bedel ödettiğini yine altını net olarak çizmek istiyorum.
CUMHURBAŞKANI OLACAĞIMI ANLAMIŞLAR
Bir komploya gittim ben. Nasıl bir komplo? Ta o yıllarda 35 yıl önce benim cumhurbaşkanı olacağımı o günden anlamışlar. Şimdiki adı Girne Amerikan Üniversitesi’ni kurmuşlar. Orada bir şebekeyi kurmuşlar. Dekan vardı, kör müydü galiba değil mi? Ondan sonra bir heyet hazırlamışlar. Yetinmemiş İstanbul Üniversitesi’nde bir heyet kurmuşlar. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde profesörler, hocalar, kurullar hatta YÖK’te kurmuşlar çünkü YÖK kabul etmiş bunu, şebekeye bak, kocaman bir şebeke. Bu şebeke çalışmış. Ya 17 yaşında anlamışlar. Ekrem İmamoğlu’ndan cumhurbaşkanı olacak Gerçekten şunu düşünmeden duramıyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’ni lanet etmeyi bile göze alırlar yani. Hani bu diplomayı iptal etmek için ‘KKTC diye bir devlet yoktur’ Yapabilir” dedi.
YSK’DA KULLANMAM GEREKİNCE ZIRT DEDİ
Ceketini çıkarıp kollarını sıvayarak savunmasını sürdüren İmamoğlu şu ifadeleri kullandı: “İnsan bu davaya isim bulmakta zorlanıyor. Konusu tamamen saçmalık. İstanbul Üniversitesi görevi olmayan bir saçmalığa imza atması başka kurulda Hukuk Fakültesi’nden kimsenin olmaması başka boyutta. Ben bu diplomaları her yerde kullanmışım. Yüksek Seçim Kurulu’nda kullanmam gerekeceği zaman zurna zırt dedi adeta.
Bunu yazdıran kişinin nasıl bir kötülük peşinde koştuğunu ben çok iyi biliyorum. Bu davanın iki kere mağduruyum. Diplomam iptal edildi. Gençliğimin en önemli dönemler yok sayıldı. Gerçekten bunu tekrardan hatırlatıyorum; anacığımın ak sütü kadar temiz diplomamı. Kul hakkı yemekten çekinmeyen bir şebeke ile karşı karşıyayız. Bunu yapan, akıl tapunuzu, işinizi geçmişinizi bile elinizden alır. Tereddüt etmeden... Sırf cumhurbaşkanlığı adaylığına erişemeyeyim diye beni içeri aldılar. Yargı iktidarın elinde bir sopa hâline düşerse, devasa bir beka sorununa döner.”
BURADA YARGISIZ İNFAZ YAPILIYOR
İmamoğlu savunmasının devamında kürsüye vurarak şöyle seslendi: “Burada yargısız infaz yapılıyor. Burada korku üretmeye çalışıyorlar. Bizi zannediyorlar ki zindanlarda susturabilirler. Ne kadar çok isteseler de susturamayacaklar. Yargıyı milletten kaçıramazsınız. Toplumun buraya ilgisini binaların etrafına bariyerler çekerek söndüremezsiniz. Ben milletimizin adalet terazisine güveniyorum, hep güvendim. Her gün vatandaşına hizmet eden biri oldum. Ben kendimi her yönüyle sorumlu kabul etmiş bir insanım. Bizi bir diplomayla engellemek isteyenler asla başarılı olamayacak. Biz sırtımızı bu ülkenin adaletine yaslamak zorundayız.”
SAVUNMA TARİHİNDE İLKİ YAŞIYORUZ
İmamoğlu’nun ardından, avukatlarından tutuklu Mehmet Pehlivan, uzaktan bağlantı yoluyla davaya katılımına izin verildi. Pehlivan “Belki yargı tarihinde bir ilki yaşıyoruz. Tutuklu avukat olarak üzerimde cübbem bile olmadan müdafii olarak hazır edildim. Üzerimde cübbemin olmaması savunmadan geri duracağım düşünmesine neden olmamalı. Biz özgürlüğümüzden bile olabiliriz. Ben görevini yaparken tutuklanan bir avukat olarak burada bulunuyorum. Benim tutuklu olarak karşınızda olmamın tutanaklara geçmesi gerekiyor. Bu durum adil yargılanma ilkelerinin çoğunun ihlali anlamına geliyor. Ben müvekkilim ile görüştürülmeden, salonda olmadan, üzerimde cübbem olmadan savunma yapmayı reddediyorum. Bir sonraki duruşmada gerekli şartların sağlanmasıyla salonda savunma yapmayı talep ediyorum” dedi.
KILIÇDAROĞLU GİBİ BEN DE SESSİZLİĞİMİ KORUYORUM
İmamoğlu, duruşmaya verilen arada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu ve butlan sorusuna yanıt verdi. CHP Lideri Özel’in düzenlendiği mitingleri şöyle değerlendirdi: “Ben şöyle söyleyeyim tarih yazan bir genel başkan gördüm bir dostluk bir yoldaşlık bir adanmışlık bir örnek dünyaya... Yaşadığımız olayın dünyada örneği yok.” Gürsel Tekin’in CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanması hakkındaki soruya İmamoğul şöyle yanıt verdi: “Ülkenin sandığına geleceğine müdahale içim yanarak izledim. Ülkenin düzeni adına tehdittir. Bu CHP meselesi değildir. AKP’de siyaset yapmış insanlar dahil dur denmesi şarttır. Herkesi bu işe karşı durmaya davet ediyorum.” 15 Eylül’deki Kurultay Davası’na ilişkin İmamoğlu şöyle konuştu: “En azından genel başkanımız muazzam mücadeleyi örgütlüyor. Bu CHP meselesi değil AKP’de siyaset mücadelesi vermiş insanların da meselesidir. Sandığın gelip gelmeyeceği meselesidir. Umut ederim ki o gün bu iş bu defter kapanır. Bu ülke bir günlük diyalog zeminine sahip olsun her şey değişir. Bu kavgayı isteyen aklın nasıl bir siyaset muhasebesi var anlaşılır bir şey değil.” Eski CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun günlerden beri süren suskunlıu hakkında İmamoğlu “Ben de suskunluğumu koruyorum bu konuda umarım kendisi için doğru bir karar verir” dedi. MHP Lideri Bahçeli’nin iddiamalerin ekimde yazılsın çağrısı ve değerlendirmeleri için İmamoğlu şunları dile getirdi: Biz niye hapisteyiz niye tutukluyuz? Devlet tutsak alır mı rehin tutar mı? Millet dört gözle nefes nefese sandık bekliyor. Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel’in istifa etmesi ve AK Parti’ye geçecek iddiası hakkında İmamoğlu şöyle konuştu: “Çok acı bir durum çok utanacak... Bana yazdı görevimden istifa edeceğim diye ben mektup yazdım ona bak acele etme inşallah arkadaşımız serbest kalır konuşursunuz... Sonra ne olduysa böyle bir duruma düştü. Yazık etti kendine kızımız dediğimiz biri.”
