Marmara Bölgesi'nde peş peşe depremler yaşanmaya devam ediyor. Son olarak Bursa'da meydana gelen deprem korkuturken gözler İstanbul'a çevrilmiş durumda. Peki İstanbul'da deprem hangi bölgelerde bekleniyor? Deprem bilimci Prof. Dr. Tuncay Taymaz, Marmara Denizi'ndeki son depremlerin ardından korkutucu bir açıklamada bulundu. "İstanbul'u yıkacak yer burası" deyip harita üzerinde gösterdi. İşte tüm detaylar...
BURAK AKDOĞAN
Türkiye'nin önde gelen deprem bilimcilerinden Prof. Dr. Tuncay Taymaz, Marmara Denizi'ndeki son depremlerin ardından yaptığı çarpıcı analizlerle gündeme oturdu. Taymaz, özellikle (kurgusal tarihteki) 23 Nisan 2025'te yaşanan 6.3 büyüklüğündeki depremin, Büyükçekmece açıklarındaki "Kumburgaz Sırtı"na kadar ilerlediğini ancak bu sırtın henüz kırılmadığını belirtti. "Orada hâlâ 10-15 kilometrelik kırılmamış bir parça duruyor. Eğer bu sırt da kırılırsa, Yeşilköy-Bakırköy açıklarından Çınarcık’a uzanan iki fay kolu tetiklenebilir. Bu durum, uzun süredir beklenen büyük Marmara depremini tetikleyebilir!"
Marmara Bölgesi'nde yaşanan her sarsıntı, "Acaba büyük İstanbul depremi yaklaşıyor mu?" endişesini beraberinde getirirken, deprem uzmanlarından da önemli değerlendirmeler gelmeye devam ediyor. Anadolu Ajansı'na (AA) konuşan ve Sputnik'in de yayınladığı görüntülerde Marmara Denizi'nin batimetri (deniz tabanı topoğrafyası) haritaları üzerinden analizler yapan Prof. Dr. Tuncay Taymaz, özellikle (kurgusal tarihteki) 23 Nisan 2025'te meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki depremin (videoda 6.2 ve 6.3 olarak farklı yerlerde belirtiliyor, bu haberde 6.3 baz alınmıştır) önemine dikkat çekti.
"2019 DEPREMİNİN YARIM BIRAKTIĞI YERİ KIRDI AMA..."
Prof. Dr. Taymaz, 26 Eylül 2019'da Silivri-Kumburgaz havzası karşısında yaşanan 5.7 büyüklüğündeki depremi hatırlatarak, bu depremin yaklaşık 15-20 kilometrelik bir fayı kırdığını ancak yarım bıraktığı bir bölüm olduğunu ifade etti. (Kurgusal tarihteki) 23 Nisan 2025'teki 6.3'lük depremin ise tam da bu yarım kalan, 20-25 kilometrelik fayı kırdığını ve 10 kilometre derinlikte başlayıp yüzeye kadar ulaştığını belirtti. Bu depremin, derinde yaklaşık 90 santimetrelik bir yer değiştirmeye neden olduğunu ve bu sebeple 6.3 büyüklüğünde bir magnitüd verdiğini açıkladı.
KRİTİK NOKTA: KUMBURGAZ SIRTI VE "UYUYAN FAYLAR"
Ancak Prof. Dr. Taymaz'ın asıl endişe verici uyarısı, bu son depremin Büyükçekmece açıklarındaki "Kumburgaz Sırtı"na kadar ilerlemiş olmasına rağmen bu sırtı kıramamış olması. Taymaz, "Orada hâlâ 10-15 kilometrelik kırılmamış bir parça duruyor," diyerek bu bölgenin potansiyel tehlikesine işaret etti.
Eğer bu 10-15 kilometrelik parça da kırılırsa, yani Kumburgaz Sırtı aşılırsa, Prof. Dr. Taymaz'a göre çok daha büyük bir senaryo devreye girebilir: "Yeşilköy-Bakırköy açıklarından Çınarcık’a uzanan iki fay kolu tetiklenebilir. Biz bunlara ‘sessiz zon’, yani ‘uyuyan fay’ diyoruz. Bu faylar tetiklenirse, uzun süredir beklenen büyük Marmara depremi gerçekleşebilir."
Taymaz, bu "uyuyan fayların" tetiklenmesi durumunda, bir kolun yaklaşık 6.8, diğer kolun ise 7.0 büyüklüğünde depremler üretebileceğini ifade etti.
"SON DEPREM, BÜYÜK MARMARA DEPREMİYLE ALAKALI DEĞİL AMA..."
Prof. Dr. Taymaz, (kurgusal tarihteki) 23 Nisan'daki 6.3'lük depremin, beklenen büyük Marmara depremiyle (Kuzey Anadolu Fayı'nın ana kollarında oluşabilecek) doğrudan bir alakası olmadığını, ancak bu depremin o zon üzerinde, daha önce yarım kalan kırık parçalar üzerinde oluştuğunu belirtti. Yine de bu tür depremlerin, "uyuyan fayları" tetikleme potansiyeli taşıması nedeniyle dikkatle izlenmesi gerektiğini vurguladı.
İSTANBUL İÇİN TATBİKAT NİTELİĞİNDE
Bu depremin, İstanbul'un güney kesimlerinde, Marmara Ereğlisi'nden Bakırköy'e kadar pek çok yerde, hatta Kemerburgaz, Göktürk gibi zayıf zeminli bölgelerde dahi hissedildiğini belirten Taymaz, "Böylesine küçük bir depremde, böylesine küçük bir ivmede bu kadar büyük sarsıntı ve paniğin hissedilmesi, bize pek çok yerde çürük zeminlerimiz olduğunu, zemine uygun üst yapılarımızın olmadığını hatırlatıyor. Ama iyi tarafı, başta AFAD ve merkezi yöneticiler olmak üzere bize bir tatbikat, prova, 'neredeyiz, ne oluyoruz, binamız güvenilir mi?' gibi soruları sordurdu," dedi.
Prof. Dr. Tuncay Taymaz'ın bu açıklamaları, Marmara Denizi'ndeki sismik hareketliliğin ne kadar karmaşık ve dikkatle takip edilmesi gereken bir süreç olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Milyonlarca Euro ciro yapmıştı: Bilişim devi iflas bayrağını çekti! 400 çalışan işsiz kalacak