İzmir'de iki gün önce 6 kişinin ölümüne neden olan vinç faciasına yaralanan işçi yaşadığı dehşet dolu anları anlattı. Van'dan çalışmak için İzmir'e gidenn Hacı Kent, olayda ihmal olduğunu öne sürerek, "Burada çalışan kişiler, herkes, onlara (yöneticilere) anlatıyordu, 'Bu inşaatın, vincin altına konteyner konulmaz' diye kaç kez söylediler" ifadelerini kaydetti.
İzmir'in Bornova ilçesindeki Kamil Tunca Caddesi'nde yapımı süren 32 katlı bir rezidans inşaatında kurulu vinç, 30 Aralık Cuma günü akşam saatlerinde 19. kat seviyesinde kırılarak yıkılmıştı. Vinç parçalarının işçilerin kaldığı konteynerin üzerine düşmesi sonucu 6 kişi yaşamını yitirmiş, 2 kişi de yaralanmıştı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında projenin müteahhidi E.Y, şantiye şefi M.F.Y, iş güvenliği uzmanı F.M.A. ve vinç firması sahibi İ.K. tutuklanmıştı.
Kırılan vinç parçalarının düştüğü konteynerde yaralanan iki işçiden biri olan Hacı Kent, tedavisinin ardından taburcu edildi. Bornova ilçesindeki yakınlarının evinde kalmaya başlayan 4 çocuk babası Kent, AA muhabirine, Van'da yaşadığını, çalışmak için 5 ay önce İzmir'e geldiğini, inşaatta boya ve alçı işi yaptığını söyledi.
''VİNCİN ALTINA KONTEYNER KONULMAZ' DİYE KAÇ KEZ SÖYLEDİLER'
İnşaat alanında işçilerin iki katlı bir konteynerde barındığını dile getiren Kent, olayda ihmal olduğunu öne sürerek, "Burada çalışan kişiler, herkes, onlara (yöneticilere) anlatıyordu, 'Bu inşaatın, vincin altına konteyner konulmaz' diye kaç kez söylediler." ifadelerini kullandı.
Kendisinin olay anında 4 kişiyle birlikte üst kattaki konteynerde bulunduğunu ifade eden Kent, olayı şöyle anlattı:
"Benim kayınçom, o da bu inşaatta çalışıyor, 4 kişi yukarıdaydık. Saat 17.00'den sonra geldik, konteynerde uzandık. Biz yine orada aramızda konuşuyorduk, 'Bu vinci ekliyorlar, bu vinç düşer. Üzerimizden briketler, tuğla, demir geçiyor' diye. Önce küçük parçalar düştü. Sonra büyük bir parça, ne oluyor derken bir anda çöktü. İki konteyner bir oldu. Benim dizim demirin altında kaldı. Her iki konteyner bir oldu. Bağırdım bağırdım 'Beni kurtarın' diye. Benim kayınço da başka bir yerden çıktı. Daha sonra insanlar geldi. Demiri çıkardılar dizimin üzerinden. Zaten biliyordum, çöktüğü anda ben dedim, 'Hepimiz gittik'. İş güvenlikçileri neredeydi? Normal inşaatta kontrol etmeden iş güvenlikleri inşaatı terk etmez. Siz o saatte neredeydiniz?"
