CHP lideri Kılıçdaroğlu, genel seçimlerin ardından özeleştiride bulundu. Kılıçdaroğlu, partisi tarafından herkese açık bir özeleştiri sürecinin yürütülmemesini bir 'eksiklik' olarak nitelendirirken, "Aslında parti kademelerinde bunu yaptık. Ama açıktan herkesi bilgilendirici bir değerlendirme yapmamış olmamız bir eksiklik" dedi.
14 Mayıs ve 28 Mayıs Seçimleri ile ilgili olarak açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kamuoyu önünde özeleştiri yapmamalarını bir eksiklik olduğunu ifade etti. “Seçimden birkaç gün sonra kamuoyu önüne ekibimle birlikte çıkıp hesap vermeyi, bir özeleştiri yapmayı gerçekleştirebilirdik" ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, "Aslında parti kademelerinde bunu yaptık. Ama açıktan herkesi bilgilendirici bir değerlendirme yapmamış olmamız bir eksiklik" şeklinde konuştu.
Serbestiyet yazarı Oral Çalışlar'a konuşan Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı bileşenleriyle de benzer bir açıklama yapılabileceğini söyleyerek, "Onlar adına konuşmak doğru olmaz. Üzerimizde seçim sonrası ağır bir baskı oluştu. Partiyi dağıtacak kadar sert bir baskı. Bu hâlâ sürüyor" ifadelerini kullandı.
'PARTİMİZ İÇİNDE SERT VE ÖFKELİ TEPKİLER ÖRGÜTLENDİ'
Seçimlerde ittifak bileşeni parti üyelerinin CHP listelerinden aday gösterilmelerine yönelik eleştirilere yanıt veren Kılıçdaroğlu,
"Diğer partilerle oluşturduğumuz milletvekili aday listelerine yönelik eleştiriler haksızdır. Yüzde 25 oyumuz var, yüzde 50’ye ulaşmak için müttefiklere muhtacız. Bu listeleri bahane ederek partimiz içinde sert ve öfkeli tepkiler örgütlendi. ‘Parti sağa kayıyor’ haksız değerlendirmeleri yapıldı. Bazı ulusalcı seçmenler bu propagandanın da etkisiyle aşırı milliyetçi seçenekleri tercih etti. Bu partilerle yapılan ittifakın belgeleri olan ortak Protokol ve Anayasa değişiklik taslağı okunduğunda gelişmiş bir demokrasi programı hazırlandığı görülebilir."
Kılıçdaroğlu, iktidardan kopuş eğiliminde olan muhafazakar kitlenin sonucu tayin ettiğini belirterek, "Bu aday listelerine gösterilen aşırı tepkilerden, söz konusu kitle olumsuz yönde etkilendi. Kararsız muhafazakârlar, ‘Ulusalcılar iktidara gelirse yeniden eski günlere dönebiliriz korkusu’ ile oylarını dönüp tekrar Erdoğan’a verdiler" dedi.
