İstanbul 3. İdare Mahkemesi, İstanbul Valiliği’nin 19–23 Mart tarihleri arasında il genelini kapsayacak şekilde ilan ettiği toplantı, gösteri ve basın açıklaması yasağını iptal etti. Mahkeme, yasak kararının hukuki dayanağının bulunmadığına ve temel haklara orantısız müdahale niteliği taşıdığına hükmetti.
Karar, İstanbul Barosu’nun açtığı dava sonucunda verildi.
GEREKÇE: İL GENELİNİ KAPSAYAN YASAK HUKUKA AYKIRI
T24’ün haberine göre mahkeme kararında, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’na atıf yapılarak, valiliklerin ancak belirli yer, zaman ve koşullarla sınırlı yasaklama getirebileceği hatırlatıldı. İl genelini kapsayan, coğrafi sınır içermeyen ve tüm toplantı türlerini toptan yasaklayan kararların bu kapsamda değerlendirilemeyeceği belirtildi.
Gerekçede, Valiliğin kamu düzeni ve güvenliği gerekçesiyle aldığı kararın,
“demokratik toplum düzeni için gerekli nitelikte olmadığı, temel haklara en az müdahaleyi esas alan ölçülü bir sınırlama oluşturmadığı ve kamu yararı amacı taşımadığı” ifade edildi.
METRO VE YOL KISITLAMALARI DA HUKUKA AYKIRI BULUNDU
Mahkeme, yasakla bağlantılı olarak alınan bazı idari tedbirleri de değerlendirdi. Buna göre, metro seferlerinin durdurulması ve bazı yolların trafiğe kapatılmasına ilişkin kararların da aynı gerekçelerle hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldı.
İMAMOĞLU PROTESTOLARI SONRASI YASAK GETİRİLMİŞTİ
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınması ve 23 Mart’ta tutuklanmasının ardından, başta Saraçhane olmak üzere üniversite kampüsleri ve kentin farklı noktalarında protesto eylemleri düzenlenmişti. Bu süreçte çok sayıda kişi gözaltına alınmış, yüzlerce yurttaş hakkında adli işlem yapılmıştı.
Valilik ise bu gelişmelerin ardından 19–23 Mart tarihleri arasında İstanbul genelinde her türlü toplantı, gösteri ve basın açıklamasını yasaklamıştı.
İSTANBUL BAROSU: OLAĞANÜSTÜ HAL UYGULAMASI GİBİ
Kararın ardından açıklama yapan İstanbul Barosu, söz konusu yasaklamanın kenti fiilen olağanüstü hâl koşullarına sürüklediğini savundu. Baro açıklamasında, mahkeme kararının yalnızca yasaklama işlemini değil, bu süreçte gerçekleştirilen çok sayıda gözaltı ve müdahalenin de hukuka aykırılığını ortaya koyduğunu belirtti.
İstanbul Barosu, temel hak ve özgürlüklere yönelik müdahalelere karşı hukuki mücadelenin sürdürüleceğini duyurdu.
