Elazığ'ın merkeze bağlı Alatarla köyünde, bundan sadece dört yıl öncesine kadar ekilmeyen boş araziler, şimdilerde hummalı bir hasat faaliyetine sahne oluyor. Girişimci Mehmet Sait Çetinkaya'nın "Daha önce buralar bozkırdı, ekim adına bir şey yoktu" diyerek özetlediği 6 bin dönümlük arazi, artık mercimek, buğday, arpa, mısır ve özellikle de kurutmalık domates tarlalarıyla kaplı.
Şu sıralar, Şanlıurfa'dan gelen yaklaşık 300 tarım işçisinin çalıştığı 2 bin dönümlük alanda domates hasadı yapılıyor. Tarlalardan toplanan tonlarca domates, makinelerle ikiye bölünüp kuruması için güneşin altına seriliyor ve işçiler tarafından tuzlanıyor.

ELAZIĞ'DAN AMERİKA VE AVRUPA'YA UZANAN LEZZET
Bu büyük yatırımın meyveleri, hem yurt içinde hem de yurt dışında sofralara ulaşıyor. Girişimci Çetinkaya, bu yıl yaklaşık 15 bin ton yaş domates rekoltesi beklediklerini belirterek satış stratejilerini şöyle anlattı: "Bu yıl 15 bin ton civarında yaş domates bekliyoruz. Yıllara göre domateslerimizin yüzde 30-40'ını İzmir'den gelen firmalar aracılığıyla kurutmalık olarak ihracata gönderiyoruz. Kurutulmuş domateslerimiz Amerika ile Fransa, İngiltere, Almanya gibi Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Üretimimizin yüzde 60-70'ini de İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep ve diğer illere gönderiyoruz."

BAŞARILARI DİĞERLERİNE DE ÖRNEK OLDU
İki arkadaşın bu cesur girişimi ve elde ettikleri başarı, bölgede yeni bir tarım hamlesine de ilham verdi. Onları örnek alarak Şanlıurfa'dan gelip aynı bölgede 200 dönüm arazi kiralayarak domates üretimine başlayan Adem Koşut, "Gururluyuz, mutluyuz. Ekonomiye, millete katkımız oluyor" diyerek duygularını ifade etti. Misafirlikle başlayan bir hikayenin, hem atıl arazileri canlandıran, hem yüzlerce kişiye iş imkanı sunan hem de ülkeye döviz kazandıran bir başarı öyküsüne dönüşmesi, bölge için de bir umut kaynağı oldu.

