TUNACAN ATALAY
Yerfizikçi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, kamuoyunda büyük bir endişeyle beklenen olası İstanbul depremiyle ilgili yeni bir bilimsel değerlendirme ve tarih kestirimi paylaştı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Ercan, depremin yakın bir gelecekte beklenmediğini ve panik havasının yersiz olduğunu savundu. Ercan'a göre, Kuzey Marmara'da beklenen yıkıcı depremin büyüklüğünün 7,2'yi geçmesi beklenmiyor ve en olası gerçekleşme yılı 2075.

BİLİMSEL GEREKÇE: "6 MİLYAR GİGA TON GÜÇ BİRİKMEDİ"
Prof. Dr. Ercan, deprem kestirimini tarihsel verilere ve jeofizik hesaplamalara dayandırdığını belirtti. Açıklamasında, "Doğrusal dış değer bulma yöntemine göre 0 (sıfır) yılından beri olan 16 yıkıcı depremi kullanarak, elde edilen doğrusal ilişkiye göre, 9. depremin olduğu 1344 yılı depreminden 1999 M7,5'luk depreme kadar olan 16. depreme kadar geçen 655 yıllık sürede; deprem oluşum sırası-deprem yılı arasında doğrusal bir ilişki vardır" ifadelerini kullandı. Ercan, Marmara'da 28-31 km kalınlığındaki yer kabuğunun kırılması için gereken 6 milyar giga tonluk gücün henüz birikmediğini vurgulayarak, "Bu güç birikmediğine göre, depremin her an olma olasılığı bundan önce olmadığı gibi gelen 50 yıl içinde de olmayacaktır" dedi.

DEPREM EN ÇOK AVRUPA YAKASINI ETKİLEYECEK
Prof. Dr. Ercan, olası depremin etkilerine de değinerek bir hasar dağılım öngörüsü paylaştı. Yapısal olarak daha dayanımsız olduğunu belirttiği Avrupa yakasının, depremden %65 oranında etkileneceğini tahmin etti. Göreceli olarak daha dayanıklı bir zemine sahip olan Asya yakasının ise depremi %35 oranında hissedeceğini öngördü. Ercan, ayrıca deprem davranışında bir değişim olması durumunda, beklenen sarsıntının 2100 yılını dahi aşmasının şaşırtıcı olmayacağını ekledi.
Ankara'da büyük deprem riski var mı? Dünkü depremin ardından Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan açıklama
"ÇARE KENTSEL DÖNÜŞÜM DEĞİL, YETKİN YÖNETİM"
Açıklamasının son bölümünde kentsel sorunlara ve çözüm önerilerine odaklanan Ercan, İstanbul'un nüfus yoğunluğunun artırılmasının deprem riskini büyüteceği uyarısında bulundu. Mevcut ekonomik koşullarda kentsel dönüşümün dahi yapılmasının güçleştiğini belirten Ercan, çözümün yetkin bir yönetimden geçtiğini ifade etti:
"Yeni yatırımlarla, ayrıca göçü güdüleyerek İstanbul'un km2 nüfus yoğunluğu 3000 kişi üzerine çıkartmak, depremin etkilerini arttıracaktır. Bu kadar yoğun yerleşmiş, yeşil alanlarını yapılarla doldurmuş, dar gelirli, düşük eğitimli, yazgıcı kişilerin çoğunlukta olduğu İstanbul'da, bankaların borç vermediği, yapı m2 çıkışlarının 30 bin TL'ye vardığı İstanbul'da bırakın kentsel dönüşümü, yapısal dönüşüm bile yapılması gün geçtikçe güçleşmektedir. Çare; bilimsel yaklaşım, düzelmiş ekonomi, düşürülen yaşam pahalılığı, geçim sıkıntısının giderilmesi, kısacası siyaset ile yönetim erkinin yetkinliğinden geçer."

