Ağlarken neden boğazımızın düğümlenir? Nedeni herkesi meraklandırıyor

Ağlarken neden boğazımızın düğümlenir? Nedeni herkesi meraklandırıyor

Yoğun duygusal anlarda hepimizin yaşadığı "boğaz düğümlenmesi" hissi, yaygın kanının aksine psikolojik değil, tamamen fizyolojik bir tepkime olarak açıklandı. Bilim insanları, bu duruma neden olan sinir sistemi ve stres hormonlarının karmaşık işleyişini detaylandırdı.

Bazen büyük bir üzüntü, mutluluk ya da stres anında, sanki boğazımıza bir yumru oturmuş gibi hissederiz, ne yutkunabilir ne de rahatça nefes alabiliriz. Halk arasında duygusal bir yüklenme olarak yorumlanan bu durumun ardında, aslında vücudun son derece otomatik ve karmaşık bir fizyolojik mekanizması yatıyor. Uzmanlar, ağlama sırasında yaşanan bu hissin, otonom sinir sisteminin doğal bir sonucu olduğunu belirtiyor. İşte otonom sinir sistemi ve hormonların devreye girmesiyle oluşan "boğaz düğümlenmesi"nin bilimsel ve detaylı açıklaması…

VAGUS SİNİRİ VE OTONOM SİSTEMİN ROLÜ

Yoğun duygusal baskı, stres ve derin üzüntü anlarında vücudumuz otomatik olarak tepki vermeye başlar. Bu tepkileri yöneten temel unsur ise vagus siniridir. Beyin ile kalp, akciğerler ve sindirim sistemi gibi hayati organlar arasında iletişim sağlayan bu sinir, duygusal yüklenme sırasında hızla aktifleşir.

Vagus sinirinin etkinleşmesiyle birlikte, boğaz çevresindeki kas grupları aniden kasılmaya başlar. Bu kasılma, bireyde yutkunma güçlüğü ve boğazda bir kitle ya da yumru varmış hissine yol açar.

aglarken-neden-bogaz-dugumlenir.jpg

HORMONLARIN 'SAVAŞ YA DA KAÇ' UYARISI

Boğaz düğümlenmesi, sadece sinir sisteminin değil, aynı zamanda stres hormonlarının da etkisiyle güçlenir. Ağlama ve yoğun stresle eş zamanlı olarak vücut, stres hormonları olan adrenalin ve kortizolü hızla salgılar. Bu hormonlar, atalarımızdan kalan ilkel bir tepki olan "Savaş ya da Kaç" mekanizmasını tetikler. Bu mekanizma, vücudu potansiyel tehlikeye hazırlar ve boğaz kaslarının kasılma şiddetini artırır. Duygusal yoğunluk arttıkça, boğazdaki sıkışma ve düğümlenme hissi de buna paralel olarak belirginleşir.

aglamak.jpg

DÜZENSİZ NEFES RİTMİNİN ETKİSİ

Ağlama eyleminin kendisi de bu fizyolojik hissi pekiştirir. Ağlama sırasında yaşanan düzensiz ve derin nefes alma atakları, hıçkırıklar ve solunum ritminin bozulması, boğazdaki kasların sürekli olarak gerilip gevşemesine neden olur. Bu durum, zaten kasılmış olan kasların yorulmasına ve düğümlenme hissinin daha kalıcı hissedilmesine sebep olur. Ayrıca yutkunma refleksinin kendisi, kasılmış boğazda geçici bir tıkanma hissi yaratabilir.

Bilimsel değerlendirmelere göre, ağlarken yaşanan boğaz düğümlenmesi hissi, kişinin duygusal durumuyla ilgili bir zayıflık değil, tamamen doğal ve otomatik bir fizyolojik tepkidir. Uzmanlar, bu durumun duyguların bedensel bir yansıması olduğunu ve vücudun karmaşık iç dengesinin bir sonucu olarak ortaya çıktığını belirtiyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN