Türkiye, saç ekimi alanında gelişen sağlık altyapısı ve uzman kadrolarıyla uluslararası ölçekte tercih edilen ülkeler arasında yer alıyor. İstanbul’da faaliyet gösteren Medhair Clinic, saç ekimi uygulamalarında kişiye özel planlama yaklaşımıyla öne çıkan merkezlerden biri olarak gösteriliyor.
Uzmanlara göre saç ekimi, basit bir estetik müdahale değil; ciddi planlama gerektiren cerrahi bir süreç. Donör alanın korunması, saç çizgisinin yüz hatlarıyla uyumlu şekilde tasarlanması ve ekim açıları, işlemin doğal görünümünü belirleyen temel unsurlar arasında yer alıyor. Bu nedenle her hastanın saç yapısı ve dökülme tipi ayrı ayrı değerlendiriliyor.

Medhair Clinic’te süreç, saçlı deri ve saç köklerinin detaylı analiziyle başlıyor. Dökülmenin seyri, donör alan kapasitesi ve ileride oluşabilecek olası kayıplar göz önünde bulundurularak uzun vadeli bir planlama yapılıyor. Amaç, yalnızca mevcut açıklıkları kapatmak değil, zaman içinde doğal görünümü koruyacak bir sonuç elde etmek.
Uygulamalarda en sık tercih edilen yöntemler arasında FUE ve DHI teknikleri bulunuyor. FUE yönteminde saç kökleri mikro cerrahi yöntemlerle alınıp ekim alanına yerleştiriliyor. DHI tekniğinde ise kökler özel kalemler aracılığıyla doğrudan ekiliyor ve özellikle saç çizgisi gibi hassas bölgelerde kullanılıyor. Bazı vakalarda bu yöntemler birlikte uygulanabiliyor.
İşlem genellikle lokal anestezi altında yapılıyor ve aynı gün tamamlanıyor. İyileşme sürecinde ilk günlerde kızarıklık ve kabuklanmalar görülebiliyor. Ekilen saçların nihai görünümünün ise genellikle 9 ila 12 ay içinde ortaya çıktığı belirtiliyor.
Uzmanlar, saç ekiminde başarının doğru aday seçimi ve kişiye özel planlamayla doğrudan ilişkili olduğunu vurguluyor. Donör alanın yeterliliği ve genel sağlık durumu, tedavi kararında belirleyici faktörler arasında yer alıyor.
