Mustafa Karaalioğlu: Erdoğan kimseye böyle kefil olmadı | Ortak Akıl

Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu, günün en çok konuşulan konularını KARAR TV'de yayınlanan Ortak Akıl programında ele aldı. Erdoğan'ın Süleyman Soylu hakkında yaptığı destek açıklaması ile ilgili Karaalioğlu, "Dün sayın Cumhurbaşkanı dedi ki, 'Geçmişte de bugün de yarın da bakanımızın yanındayız.' Bu bir çalışma arkadaşına, bir bakanına, bir partilisine Erdoğan'ın verdiği en büyük paye, hatta tek paye. Cumhurbaşkanı kimseye böyle kefil olmadı" dedi.

KARAR TV, gündemin nabzını tutmaya devam ediyor. Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu, Ortak Akıl'da gündemin öne çıkan başlıklarını masaya yatırdı. Cumhurbaşkanından Süleyman Soylu'ya destek açıklaması ele alındı ve Kutlu Adalı cinayeti üzerinde duruldu.

"ERDOĞAN'IN VERDİĞİ TEK PAYE"

Cumhurbaşkanı Erdoğan dün yaptığı açıklamada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu için, 'Suç örgütleriyle mücadelede İçişleri Bakanımızın yanında olduk, yanındayız ve yanında olacağız' şeklinde açıklama yapmıştı. Uzun zaman sonra Erdoğan'ın yaptığı bu açıklamanın ne anlama geldiği ve gerçek bir destek olup olmadığı ile ilgili tartışmalar ortaya çıktı. Karaalioğlu bu açıklamaya şöyle baktı:

"Süleyman Soylu'nun istifa edip 6-7 saat kaybolduğu gece de Cumhurbaşkanı onu geri döndürmek için Sayın Soylu'ya, müthiş payeler vermişti. FETÖ ile mücadele, terör ile mücadele.. Erdoğan'dan bugüne kadar herhangi bir çalışma arkadaşı hakkında duymadığımız övgüler duyduk. Genel de icraatları konusunda sayın Cumhurbaşkanı kıskançtır , kimseyle paylaşmaz. O icraatların başarısını Soylu'ya hediye eden, onun başarısıdır diyen bir açıklamayla, Soylu'yu geri çağırmıştı ve Soylu istifasını geri almıştı. Dün sayın Cumhurbaşkanı dedi ki, 'Geçmişte de bugün de yarın da bakanımızın yanındayız.' Bu bir çalışma arkadaşına, bir bakanına, bir partilisine Erdoğan'ın verdiği en büyük paye, hatta tek paye. Cumhurbaşkanı kimseye böyle kefil olmadı."

Sedat Peker'in iddiaları karşısında araştırma başlatılmamasını eleştiren Karaalioğlu, "Araştırmak bir yetkiydi, bu yetkiyi Cumhurbaşkanı kullanmayarak, kamuoyunun zihinlerine devretti" dedi ve bugünlerde yaşananları Susurluk dönemi ile şöyle karşılaştırdı:

"Susurluk yeterince araştırılmadı ama bir araştırma vardı. Bugün şüpheler daha ağır. İddialar daha sert. Binde biri felaket."

Karaalioğlu Sedat Peker ile ilgili çıkarılan yakalama kararına ilişkin ise şunları ekledi:

"Sedat Peker'e yakalama kararı çıkmış. Gel de bunu yorumlama. Peker'in videoları 50-60 milyon izlendikten sonra bu karar çıkmış."

"KUTLU ADALI CİNAYETİ BİR SAVCININ DOKUNUŞUNA KALDI"

Suç örgütü lideri Sedat Peker'in internet üzerinden yayınladığı videosuyla tekrar gündeme düşen 'Kutlu Adalı' cinayeti hakkında Karaalioğlu şöyle konuştu:

"Önemli iddialar var. Genel olarak şöyle bir yaklaşımımız var: Değil Sedat Peker'in söyledikleri, herhangi birinin söyledikleri tabi ki doğru kabul edilemez. Ama yakın zamanda hükümet çevreleriyle ilişkilerinin iyi olduğu, onlar adına racon kesen bir kişi olduğu için de söylediklerinin değeri artıyor. Kulak kabartma ihtiyacı artıyor. İçişleri Bakanını suçluyor. 1996 yılındaki Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı cinayetini anlatıyor. Onunla ilgili önemli gelişmeler var. İddialarının tarafı olan Galip Mendi, Korkut Eken ve Sedat Peker'in kardeşi Atilla Peker, olayın bir parçasını doğruladılar. Hepsi olaydan haberdar ama biz yapmadık ya da yapamadık diyorlar. Dolayısıyla söylediklerinin dikkate, ciddiye alınmasını sağlayan böyle gelişmeler de oluyor. Bugün Korkut Eken, 'ben Kıbrıs'a gittim ama cinayeti ben işlemedim' diyor. Ama cinayeti zaten Kokut Eken işledi diyen yok. 'İşletti' diyorlar, iddia ediliyor falan. Puzzle parçaları da kendi kendine oluşuyor. Artık Kutlu Adalı cinayeti bir savcının dokunuşuna kalmış durumda. O cinayet, ciddi bir savcı o işi kolaylıkla çözebilir noktasına gelmiş."

Ele alınan diğer başlıklar şöyle:

Mustafa Karaalioğlu: (Erdoğan'dan Akşener çıkışı) 2021 olmuş. Geldik gidiyoruz. Hep bu konular mı? Türkiye hep bu konuları mı konuşacak?

Kendi yetkilerinden feragat etmeyen hiçbir değişim, değişim değildir, kendi yetkilerinden feragat edeceği hiçbir öneriyi de Sayın Erdoğan kabul etmez.

Taha Akyol: Cumhurbaşkanı hükümet sisteminde hem iktidarın hem de gidişten endişe duyan bizlerin, yeniden düşünmesi gerekiyor: Ülke bu sistemde nereye getirildi?

Cumhurbaşkanının her şeyden önce getirdiği Cumhurbaşkanlığı sistemindeki büyük aksamaları görmesi lazım.

Türkiye'de parlamenter sisteme yönelme ihtiyacı giderek artıyor.

Cumhurbaşkanı, 'biz sadece millete hesap veririz' diyor. Hukuk devletinde millete hesap vermenin anlamı seçimden ibarettir. Demokrasi seçimden ibaret olabilir mi?

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN