Kılıçdaroğlu'ndan 15 Temmuz çıkışı: Adil Öksüz yakalanmadan aydınlanmaz

Kılıçdaroğlu'ndan 15 Temmuz çıkışı: Adil Öksüz yakalanmadan aydınlanmaz

Partisine yönelik kayyum eleştirilerine cevap veren CHP lideri Kılıçdaroğlu "Bizim gibi düşünmeyenler için de demokrasiyi savunmak zorundayız, kayyum atamalarını bu bağlamda eleştirdik" dedi. 15 Temmuz için de konuşan Kılıçdaroğlu "Neredeyse tüm ailesini buldukları Adil Öksüz'ü bir türlü bulamadılar. 15 Temmuz darbe girişimi Adil Öksüz yakalanmadan açıklığa kavuşamaz. Adil Öksüz'ü kaçıranların tamamı serbest, ama Hava Harp Okulu öğrencileri hapiste. Bu mudur adalet?" ifadelerini kullandı.

Kayyum eleştirilerine cevap veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Bizim gibi düşünmeyenler için de demokrasiyi savunmak zorundayız, kayyum atamalarını bu bağlamda eleştirdik" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

"Eren Erdem aramızda. 490 gün hapiste kaldı ama bugünkü düzende yadırganacak bir şey değil. Yargı bağımsız değil, ülkede demokrasi yok. Her türlü baskı var, gizli tanıklarla istedikleri kişiyi tutuklayabiliyorlar, beyefendinin arzusuna göre de serbest bırakıyorlar. Bütün bunlara rağmen adaleti sağlamak için mücadelemizi vereceğiz.

Yargı bağımsız değil, ülkede demokrasi yok. Her türlü baskı var, gizli tanıklarla istedikleri kişiyi tutuklayabiliyorlar, beyefendinin arzusuna göre de serbest bırakıyorlar. Bütün bunlara rağmen adaleti sağlamak için mücadelemizi vereceğiz.

"ADALET VARSA DEMOKRASİ VAR DEMEKTİR"

Bizim gibi düşünmeyenler için de demokrasiyi savunmak zorundayız, kayyum atamalarını bu bağlamda eleştirdik. Sonuçta hep birlikte bu ülkenin çıkarları için mücadele ediyoruz. Ankara, Balıkesir, Bursa Büyükşehir Belediye başkanları görevden alındığında da demokrasiye darbe olduğunu söyledik.Yerlerine kayyum atanan belediye başkanlarının kelepçelenip, 10 saat bekletilerek hücrelere gönderilmeleri doğru değildir. Farklı düşüncelerde olsak da demokrasiyi herkes için istiyoruz. Adalet varsa demokrasi var demektir.

"AHLAKSIZCA PARA ALIYORLAR"

"Her partiden milletvekili sayısına göre RTÜK'e üye seçilir. Bizim de 2 üyemiz var. Biri Faruk Bildirici. Bildirici, RTÜK başkanının yasalara aykırı gelir sağladığını gördü. İstifa etmesi gerektiğini söyledi. Bir yolsuzluk olayını dillendirdi. Bunu yaptığı için oturup RTÜK yönetiminden 6 kişi Faruk Bildirici'nin üyeliğini düşürüyorlar. Bildirici'yi kim seçmişti. TBMM seçmişti. Kaç milletvekil seçmişti. 650 milletvekili. Kim düşürdü, 6 kişi. Parlamentonun üstündeki bu gücü görüyor musunuz. Kendi kendilerine çalıyor, kendi kendilerine oynuyorlar. Bu zat TÜRKSAT Yönetim Kurulu üyeliğine atanıyor. Doğrudan RTÜK'le ilişkili. Ahlaksızca para alıyor buradan.

Neredeyse tüm ailesini buldukları Adil Öksüz'ü bir türlü bulamadılar. 15 Temmuz darbe girişimi Adil Öksüz yakalanmadan açıklığa kavuşamaz. Adil Öksüz'ü kaçıranların tamamı serbest, ama Hava Harp Okulu öğrencileri hapiste. Bu mudur adalet?"

YURT DIŞINDAN PATATES GETİREN ADAMA OY VERİLİR Mİ?

Çiftçi kardeşim unutma; Saray gitti, Sudan'da pamuk ekmek, yağlı tohum ekmek için arazi kiraladı. Faturasını sen ödeyeceksin. Yurt dışından patates getiren adama oy mu verilir?

Damat 26.02.2019'da açıklıyor; ‘Belirlediğimiz stratejiler doğrultusunda çalışıyoruz 2019'da 2.5 milyon kişiye iş bulacağız. İstihdamda devrim yaşıyoruz’.' Bugün, işsiz sayımız 8 milyon kişi. Normal demokrasilerde o Bakanı orada bir saniye tutmazlar. Seçimden önce süt üreticilerine 25 kuruş destek verdiler. Seçim bitti, bu desteği 10 kuruşa düşürdüler. Süt üreticilerimize sesleniyorum; bunlara sandıkta ders vermezseniz sizi bir daha bir daha kandırırlar. Vatandaşa sesleniyorum bu tablo vatandaşın kaldıracağı tablo değil. Zam geldikçe enflasyon düşüyor. Nasıl oluyor bu? Dünyada yeni bir model geliştirdik herhalde. Vatandaşlarımıza sesleniyorum. Bu tabloyu ortaya çıkaranlara destek vermek bu tabloyu savunmak demektir.

SEN MEKTUP TAŞIYICISI MISIN?

Suriye politikası bir bataklık alanına dönüşmüştür ve bu bataklıktan en büyük zararı Türkiye görmüştür. Trump'tan bir mektup geldi. Erdoğan ABD'ye giderken mektubu götürecek. Sen mektup taşıyıcısı mısın? O mektup sana nasıl geldi? Mektubu vereceksen çok basit aynı karşılıklılık ilkesine göre vereceksin mektubu. 'Bu mektup bizim şanımıza, şerefimize uymuyor' deyip büyükelçiye vereceksin.
ABD 'Mal varlığınla ilgili araştırma yapacağız' dedi. Bizimki paniğe kapıldı. Neden paniğe kapılıyorsun? Şunu diyeceksin; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın mal varlığını araştırmazsan namertsin.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN