Pandemi sürecinde görülmeyen üst solunum yolu enfeksiyonlarının maske kuralının gevşemesiyle yeniden ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Faruk Aydın “Üst solunum yolu enfeksiyonu geçirdiğimizde bağışıklık sistemi antikor ve hücre oluşturuyordu. Maske sayesinde bunları geçiremediğimiz için şu an daha hassas durumdayız. Soğuk havada maske kuralına dikkat edelim” dedi.
EDA SANĞU
Maske kuralının gevşemesiyle son iki yıldır görülmeyen üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış yaşandığını söyleyen Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, “Herhangi bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirdiğimizde bağışıklık sistemi buna karşı antikor ve hücre oluşturuyordu. Maske sayesinde bunları geçiremediğimiz için şu an daha hassas durumdayız” dedi.
Prof. Dr. Aydın, koronavirüs dışında bulaşıcı solunum yolu hastalıklarının da aşılarının yapılmasını önerdi. Prof. Dr. Aydın sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle bugünlerde Türkiye’de havaların soğuması nedeniyle insanlar sokaktan daha çok kapalı alanlarda bir araya geliyor ve kalabalıklar oluşturuyor. Artık filyasyon ekipleri de semptomatik olanların dışında kimseden örnek almadığı için toplum içinde virüsün daha kolay bulaşabileceğini de öngörmek lazım. Bu nedenle kapalı alanlarda fazla vakit geçirdiğimiz için, bu soğuk havalarda maske kuralına daha fazla uymamız gerektiğini düşünüyorum. Son 2 yıldır üst solunum yolu enfeksiyonları neredeyse yoktu. Bunun sebebini de maskeye bağlıyorduk. Herhangi bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirdiğimizde bağışıklık sistemi buna karşı antikor ve hücre oluşturuyordu. Maske sayesinde bunları geçiremediğimiz için şu an daha hassas durumdayız. Kovid-19 dışında diğer virüslerle enfekte olduğumuzda, geçmişten biraz daha şiddetli hasta olunabileceği göz önünde bulundurulmalı.”
Vatandaşların iki hastalığı birbirinden ayırmasının mümkün olmadığını. Söyleyen Prof. Dr. Aydın, şu uyarıları yaptı: “Semptomları olanların mutlaka bir hekime başvurmasını öneriyorum. Mesela ‘Grip oldum, üşüttüm, dondurma yedim, cereyanda kaldım’ gibi bahanelerle hekime başvurmaktan vazgeçmeyin. Havalar ısınıncaya kadar da kapalı alanlarda durduğumuz sürece, maske kuralını mümkün mertebe uygulamaya devam edelim. Ne zaman açık havaya çıkarız? Havalar biraz daha düzelir, insanlar arası mesafe biraz daha artar; işte o zaman biraz daha özgür yaşayabiliriz. Ama bu soğuk havalarda özellikle maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edelim.”
SALGINDA REKOR DERECEDE DÜŞÜŞ GÖRÜLDÜ
Pandemi sürecinde üst solunum yolu enfeksiyonları ve Kovid semptomlarının benzerliği sık sık gündeme geldi. Kovid belirtilerinin yüksek ateş, vücut ağrıları, halsizlik, kırgınlık, öksürük, balgam, nefes darlığı, boğaz ağrısı, koku almada bozukluk, ağızda tat bozukluğu, ishal, bulantı, kusma, hapşırır ve burun kaşıntısı olarak duyuruldu. Kovid’in grip, nezle ve alerji gibi diğer üst solunum yolu hastalıkları ile arasındaki farklar ise sık sık hatırlatıldı. Basit soğuk algınlığı, nezle virüslerinin hafif kırgınlık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, hapşırık belirtileri gösterdiği kaydedildi. Alerjik nezlede hapşırık, burun kaşıntısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, geniz kaşıntısı, göz kaşıntısı, gözlerde sulanma olduğu, ateş görülmediği vurgulandı. Gribin de kas ağrıları, halsizlik, baş ağrısı, öksürük, ateş, titreme, ürperme gibi belirtileri olduğu ifade edildi. Uzmanlar, salgında mevsimsel grip vakalarının rekor derecede azaldığına dikkati çekerek, milyonları yatağa düşüren hastalığın fiilen ortadan kalktığını açıkladı. DSÖ Grip Komisyonu’ndan Norio Sugaya, “İnanılması güç, tarihi bir durum yaşıyoruz” dedi. DSÖ, gribin yayılmasını Kovid’in yayılmasını önlemek için alınan önlemlerin engellediğini belirtti.
