İzleri geçmişe dayalı çağdaş bir tragedya

İzleri geçmişe dayalı çağdaş bir tragedya

Modern Amerikan tiyatrosunun babası Eugene O’Neill’in 1931’de yazdığı ‘Elektra’ya Matem Yakışır’ oyunu Ötüken Neşriyat tarafından yayımladı. O’Neill, Antik Yunan tiyatrosunun iki önemli yazarı Sofokles ile Euripides’in ‘Elektra’ tragedyalarından esinlendiği oyununda, Amerikan İç Savaşı’ndan dönen babalarının anneleri tarafından öldürülmesinin ardından çocuklarının aldığı intikamı ve yaşadıklarını kaleme alıyor. O’Neill, çağdaş dünyadaki bireyin açmazlarını Freudçu bir anlayışla yazıyor.

BESİM DALGIÇ

Ötüken Neşriyat, Eugene O’Neill’in 1931’de yazdığı ‘Mourning Becomes Electra’ tragedyasını ‘Elektra’ya Matem Yakışır’ adıyla yayımladı. Tamer Gülbek’in çevirdiği oyun, Antik Yunan tiyatrosunun iki önemli yazarı Sofokles ile Euripides’in ‘Elektra’ tragedyalarından esinlenmiş. ‘Elektra’ya Matem Yakışır’da Amerika İç Savaşı’nın muzaffer generallerinden Kuzeyli Ezra Mannon, yüzlerce dönüm arazinin ortasındaki Antik Yunan tapınaklarını andıran Mannon Mâlikânesi’ne ulusal bir kahraman olarak döner. Ancak karısı Christine, aşığı Kaptan Adam Brant’la birlikte nefret ettiği kocası Ezra’yı öldürür. Kızları Lavinia bu cinayeti fark edince içi intikam ateşiyle dolsa da duygularını bastırır, kardeşi Orin’in savaştan dönmesini bekler. Geldiğinde onu ikna ederek annesinin sevgilisini öldürürler. Anne de bu acıya dayanamaz, intihar eder. Ancak psikolojik olarak ‘Oidipus Kompleks’li oğul Orin çok sevdiği annesinin ölümünden sonra kendine gelemez. Yarı delirmiş olarak o da intiharı seçer. Lavinia ise babasına olan abartılı sevgisiyle, dengesiz, sadece intikama odaklanan yanıyla Hamlet’i anımsatır. Freud, kızların aşırı baba sevgilerini de ‘Elektra Kompleksi’ olarak adlandırıyor... Lavinia giderek tüm dostlarından uzaklaşır. Yaşamanın, sevginin anlamı kalmaz. Büsbütün yalnızlaşır. Mannon Mâlikânesi’nde tüm duvarlar Roma’daki Panteon Tapınağı’ndaki gibi Mannon sülalesinin abartılı büyüklükteki resimleriyle kaplıdır. Sanki Mannonlar bir tür ölümsüzleşmişlerdir. Lavinia yıllardır yanlarında çalışan ‘Vişne Bahçesi’ndeki yaşlı uşak Firs’ü hatırlatan emektar bahçıvan Seth’e mâlikânenin tüm pencerelerini kapatmasını söyleyerek bir daha hiç dışarı çıkmamak üzere diri diri gömülmeyi seçer...

GENERAL EZRA’NIN İLHAM KAYNAĞI MİKEN KRALI AGAMEMNON

General Ezra Mannon ‘Elektra’daki Kral Agamemnon’dur. Agamemnon da kardeşi Sparta Kralı Menelaos’un karısı Helen’i bahane ederek zengin Truva’ya saldırmak istemektedir. Zaten Truva da krallar, generaller savaşıdır. Agamemnon Yunan savaşçılarını Avlid Limanı’nda toplar. Ancak izinsiz olarak av tanrıçası Artemis’in geyiğini avladığından cezalandırılmış, gemilerini hareket ettirecek rüzgârlar engellenmiştir. İktidar uğruna küçük kızı İphigenia’yı Artemis’e kurban eder. Rüzgârların serbest kalmasıyla Truvayı kuşatıp hilebaz, yalancı İthake Kralı Odysseus’un ünlü ahşap at tuzağıyla Truvayı yakar, yıkar. Ülkesine döndüğünde ise kızı İphigenia için kendisine kin güden eşi Clytemnestra, sevgilisi Aegisthus ile birlikte Agememnon’u banyoda vahşice öldürürler. İntikam ateşiyle yanan kralın kızı Elektra ise sürgüne gönderilen erkek kardeşi Orestes’i beklemektedir. Sonrası malum... Yunan tragedyaları, koronun çok önemsendiği, arınmanın tezahürü, yazgıya, dinsel mitlere dayalı toplu bir ayindir. Çağdaş Amerikan tiyatrosunun temellerini kuran O’Neill ise ‘Elektra’ya Matem Yakışır’ tragedyasında çağdaş dünyadaki bireyin açmazlarını Freudçu bir anlayışla yazmıştır.

screenshot-7.jpg

ARKA PLANDA AMERİKAN İÇ SAVAŞI VAR

O’Neill’in tragedyasında arka planda Amerika tarihinin dönüşümü de hissedilir. Gerçekte iç şavaş Kuzey’le Güney’in toprak ağası generallerinin çıkarları uğrunadır. Lincoln’ün köleliği ortadan kaldırma bahanesiyle Kuzey’in Güney’deki plantasyonlara çökme girişimidir. Bir milyon insanın hayatına mal olan savaş 4 yıl sürmüş, 1865 Nisan’da sona ermiştir. Savaşın galibi Kuzeyli General Ulysses S. Grant’tır. Bu sırada belki daha demokratik, daha paylaşımcı bir devlet tasarlayan Lincoln suikastle öldürülmüş, Birleşik Devletler’de kölelik kalkmış ama artık sınıflı bir toplum doğmuştur. En alt kademedeki eski köleler ise bu kez ırkçılığa maruz kalmışlardır. Oyundaki bahçıvan Seth bile, ortada hiç gözükmeyen Afrika kökenli aşçının kendisine talimat vermesine içerlemektedir. Sadece Naziler’in değil, ABD’nin de temel politikası ırkçılık, soykırımdır. Generallerin toprak mülkiyetine dayalı güçleriyse kısa zamanda etkisizleşecektir. Savaşın gerçek kazananları ise silah üretenler, lojistik destek sağlayanlardır. Petrolün, elektrik enerjisinin devreye girmesiyle gelişen sanayi, toprağa dayalı sistemi ikinci plana atar. İki dünya savaşı sonrasındaysa ABD finans kapital gücüyle hegemonyasını kabul ettirerek imparatorluğunu dayatır. Başka ülkelerin zengin maden yataklarına çökme fütursuzluğunun temeli bu dönemde atılmıştır.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN